“Halka Arz Büyümeyi Kolaylaştırıyor”

Akdeniz Güvenlik Yönetim Kurulu Başkanı Necmeddin Şimşek ile yapılan röportaj...

<ımg class="yeniImg" border="0" src="https://image.hurimg.com/i/hurriyet/75/0x0/66cf505b601c04688fbd6530.jpg">

Akdeniz Güvenlik Yönetim Kurulu Başkanı Necmeddin Şimşek ile yapılan röportaj...

1. Halka arz gerçekleştirmek ve Borsa İstanbul’da işlem görmek konusunda sizleri motive eden faktörler neler oldu? Diğer bir ifade ile şirketler paylarını neden halka arz etmeliler, halka arzın şirketlere faydaları nelerdir?

Şirketimiz, kurulduğu günden bugüne kadar gerek istihdam gücü, gerek büyüme gerekse karlılık artışı performansında gösterdiği başarısıyla sektörünün lideri konumuna gelmiş bir şirkettir. Ülkemizin gerçeği olan patron veya aile şirketi kavramı bizim şirketimiz içinde geçerli bir yapıydı. Öncelikle halka arz sürecinden beklediğimiz fayda, şirketimizin geleceğe yönelik vizyonunu, hedeflerini ve iş planlarını yeniden belirleyip yönetsel disiplini artırarak kurumsal bir yapıya kavuşturmak, aile şirketi hüviyetten sıyrılmak ve elde edilen başarıyı sınırlı ömür tabirinden çıkarabilmekti.

Temeli insan kaynağına dayanan Fiziki Güvenlik sektöründe, başarının çalışanlarınızın performansına dayalı olması sebebiyle çalışan motivasyonu büyük önem arz ediyor.  Halka arz projesi ilk düşünüldüğünde çalışanlarımızın şirketimize ortak olma fikrinin aidiyet olgusunun da artacak olmasıyla  başarıyı peşinden getireceğini biliyorduk. Ayrıca grubumuzun amiral gemisi olan Akdeniz Güvenlik, Türkiye’de en güvenilir platform olan Borsa İstanbul’da işlem görerek, Borsadaki büyük ve küçük çok sayıda yatırımcı ile hem tanınırlığını artıracak hem de sektöründe bir ilki gerçekleştirerek lider konumunu perçinleyecekti.

2. Finansman temini yöntemlerinden biri olarak halka arz hakkındaki değerlendirmeleriniz nelerdir?

Şirketlerin dış finansman olarak borçlanarak büyümesi, özellikle gelişmekte olan ülkelerde faaliyet gösteren şirketler için maliyetli bir yöntem. Dolayısıyla bir finansman yöntemi olarak kısa vadede dönemsel bir geri ödemesinin olmaması, şirkete özkaynak girişi olduğundan mali yapının güçlenmesi, aktifin finansmanında borçlarının payının azalması firmalar açısından halka arzı cazip hale getiriyor.

Bu kaynağı da karlı yatırımlarla değerlendirebilen şirketler büyüme sağlarken şirketin hisselerine yatırım yapan yatırımcılar da bu kardan pay alarak iki taraflı karşılıklı kazanç elde etmiş oluyorlar. Diğer taraftan şirket, piyasa fiyatı belli olması sebebiyle borsada işlem gören hisse senetlerini teminat olarak gösterip kredi kullanabiliyor. Bu da şirketin finansal döngüsünde firmaların elini rahatlatan bir durum.

3. Halka arzdan sağladığınız fonları hangi alanlarda değerlendirdiniz?

Halka arzdan elde edilen gelirle öncelikle şirket merkezimizdeki poligon yatırımımız tamamlanmış olup, tamamlanan poligon yatırımımız ile birlikte Türkiye’de eğitim kurumu ve atış poligonu aynı bina içerisinde bulunan tek ve ilk kurum olduk. Ayrıca fiziki güvenlikte büyüyen bir şirket olarak şirketimizi bir üst platforma taşıyacak olan teknolojik güvenlikte de pay sahibi olmamız gerektiğini düşündük. Bu sebeple yüzde 51 oranında Akdeniz Teknoloji firmamıza iştirak ederek ileri teknolojiye yönelik yatırımları da yine halka arzdan elde ettiğimiz finansmanla gerçekleştirdik. Ayrıca şirketin kısa vadeli finansal borçlarını kapatarak saydığımız yatırım faaliyetlerimize de hız verme imkânı bulduk. Yangın, hırsızlık önleme sistemleri, kameralı kent güvenlik sistemleri, araç zırh kaplamaları gibi giderek savunma sanayine yönelen yatırımlarımızı bu çerçevede gerçekleştirdik. Burada AR-GE aşaması biten ve devam eden ürünlerimiz var.
 
Akdeniz Teknoloji olarak da stratejimizi şöyle belirledik; insanla yapılan güvenlik hizmetlerinin yanında ayrıca teknolojiyle bu hizmetleri birleştirip savunma sanayinde yerli diyebileceğimiz en azından her yıl bir tane ürünü portföyümüze katarak içinde bulunduğumuz bölgenin büyük oyuncularından biri olmayı hedefliyoruz. Halka arz sürecinden sağladığımız fonlar bu hedeflerimize faydası yadsınamayacak bir kaynak oluşturmuş oldu.

4. Halka arzın ve Borsa İstanbul’da işlem görmenin şirketinizin kurumsallaşma düzeyine olan etkileri hakkındaki görüşleriniz nelerdir, şirketinizin sonraki nesillere sağlıklı bir biçimde aktarılması hususunda halka arzın önemli bir araç olduğu fikrine katılıyor musunuz?

Demokratik yönetim ve katılım anlayışının benimsenmesi ile kurum yöneticilerinin doğru kararlar alabilmesi, alınan karar ve gerçekleştirilen uygulamaların menfaat sahiplerince (yatırımcılar, çalışanlar, tüketici) denetlenebilmesi, şirketlerin keyfi uygulamalar yerine hukuka, kurallara bağlı ve şeffaf biçimde yönetilmesi olarak değerlendirilebileceğimiz kurumsallaşma süreci halka arz döneminde başlayıp, Borsada işlem görme sebebiyle bugün dahi devam eden bir süreçtir. 

Bizim gibi uluslararası hizmet veren şirketler nezdinde dünya ile rekabete girişmek ve varlığını sürdürmek için açık ve şeffaf politikalar belirleyip uygulamak kaçınılmazdır. Bununda halka arz sürecinin en önemli katkılarından biri olduğu şüphesizdir.

5. Halka arzın şirket ortaklarına faydaları nelerdir?

Her şeyden önce açık ve şeffaf bir piyasada belirlenen hisse değerleri ile şirket ortakları da oluşan değeri görebiliyor. Özellikle sermaye artırımı yoluyla halka arz şirkete güçlü bir nakit akışı sağladığı için yeni yatırımlarla büyümeyi kolaylaştırıyor. Bu da en başta şirket ortakları için hisselerinin daha da değerlenmesi anlamına geliyor.
 
Ayrıca şirket ortakları şeffaf mali veriler sayesinde en az beş yıllık bir perspektifte yatırımlarını değerlendirme olanağı buluyor. Ortak için sermaye koyduğu şirketin artık uluslararası platformda tanınan ve bilinen bir şirket haline gelmesiyle yeni ortaklıklar kurabilmesi, mevcut yatırımlarını büyütme imkânı veriyorken, bir diğer taraftan da ortağın piyasada arz ve talebe göre belirlenmiş bir fiyat üzerinden istediği zaman hissesini alıp satabilme imkânına kavuşması, şirket ortaklarının hisselerine de likidite kazandırmış oluyor.

6. Borsa İstanbul’da işlem görmenin şirketinizin tanınırlığı ve kredibilitesine olumlu etkileri olduğunu düşünüyor musunuz?

Borsa İstanbul'da işlem gören ilk ve tek güvenlik şirketi olan Akdeniz Güvenlik, her zaman bunun gururunu yaşıyor. Halka kapalı bir şirketken sektörünüzün öncülerinden olsanız dahi tanınırlığınız sizin sektörünüzle ilgilenen ve bu sektörü bilen bir kesimle sınırlı kalıyorken artık ulusal / uluslararası her yatırımcının ortak bir platform üzerinden bilgilerinize kolaylıkla ulaşabileceği, dolayısı ile de daha çok tanınan bir şirket oluyorsunuz. Bu da şirketinizin marka değerine pozitif katkı yapan bir durum.

Diğer taraftan Borsa İstanbul'da işlem gören bir şirket olmak güvenlik gibi bir alanda bizim kurumsallığımızı gösteren, önemli bir avantaj. Sadece bu nedenle sektördeki diğer oyuncuların halka arz için çalışmalar yaptığını duyuyoruz ve bu bize ne kadar doğru bir yolda olduğumuzu bir kez daha gösteriyor. Açık ve şeffaf hisse değeri mali teminat gerektiren sözleşmelerde elbette bizim bir adım ileride olmamızı sağlıyor. Hem kreditörler, hem de yatırımcılar nezdinde tanınırlığı artmış, mali performansı denetlenen güven duyulan bir şirket olmak şirket kredibilitesini pozitif yönde etkiliyor tabii ki, Bunun dışında bölge ülkelerine açılan bir şirket olarak Borsa İstanbul'da işlem görüyor olmak, partnerlerimiz açısından önemli bir faktör.

7. Halka açık olmanın iş süreçleriniz ve karar alma mekanizmalarınız üzerinde olumsuz etkileri oldu mu?

Halka açılmanın getirdiği kurumsallaşma, iletişim ve bilgi akışı karar mekanizmalarımızı denetim ve gözetim zorunluluğu sebebiyle biraz ağırlaştırsa da özünde daha şeffaf ve sağlıklı hale getirdi.

8. Halka arzı ve Borsa İstanbul’da işlem görmeyi düşünebilecek şirketlere bu konuda neler söylemek istersiniz?

Borsa İstanbul'da yer almak bir şirketin kurumsallığını, mali performansını, büyümesini doğrudan etkileyebilecek bir faktör. Ciddi büyüyen, yatırım yapan ve performansını artırmak isteyen her şirket mutlaka sermayesinin bir bölümünü halka arz ederek, hem nakit finansman olanağını artırmalı, hem de kurumsallığın gerektirdiği disiplin içinde büyümeyi öğrenmeli. Diğer yandan bu sürecin maliyet kalemlerini de göz önüne alarak fayda maliyet analizi yapıp ona göre kararlarını vermeleri yerinde olacaktır.

9. Şirketler halka arz karar vermeleri durumunda, halka arza nasıl hazırlanmaları gerekir?

Bu süreçte iş ortaklığı yapılacak alanlarda partnerler (bağımsız denetim şirketi, aracı kuruluş, hukuk danışmanı vb.) doğru seçilip halka arz zincirinin her bir halkası özenle oluşturulup şirket profilini, hisselerini halka arz ederek ne elde edeceklerini, bunu nasıl yatırıma dönüştüreceklerini bütün ayrıntılarıyla paylaştıkları projeksiyonlarında doğru anlatıp Borsa İstanbul vitrinine öyle çıkmaları gerekir.

Benim şahsi görüşüm; İnsanların kişisel servet biriktirmesini son derece tehlikeli ve yanlış bulurum. Ancak tüzel kişilerin sermaye biriktirmesini de bir o kadar zorunlu buluyorum. Sermaye biriktirmenin, bunu yatırımlara dönüştürmenin ve bu yatırımların da Türkiye’nin bir varlığı haline gelmesini hedefliyorsak uygun konjonktür ve zamanda şirketlere halka açılmanın artılarından faydalanmalarını öneriyorum.