Açığa Satış Etkin Piyasalara Nasıl Katkı Sağlar?
Borsa İstanbul Araştırma ve İş Geliştirme Bölümü’nün hazırladığı çalışma açığa satışın, temel değerlerinden uzaklaşarak aşırı değerlenen hisselerdeki yanlış fiyatlamayı düzelten ve etkin piyasaların oluşmasına katkı sağlayan bir araç olduğunu gösteriyor
Kesitsel veriye dayanan çeşitli çalışmalar; açığa satış işlemlerine getirilen kısıtlar ya da yasakların, pesimistlerin piyasaya katılımının engellenmesi sebebiyle pay senetlerinde aşırı değerlenmeye yol açtığını göstermektedir. Bunun yanında söz konusu uygulamaların geçerli olduğu dönemlerde yasaklara/kısıtlamalara maruz kalan pay senetlerinde likiditenin azaldığı ve volatilitenin arttığı görülmektedir.
Bu konuda Borsa İstanbul Araştırma ve İş Geliştirme Bölümü tarafından gerçekleştirilen önemli çalışmalardan biri de alanındaki en önemli dergilerden olan “Journal of Financial Stability” de yayımlanmıştır. Söz konusu analizde literatürdeki pek çok çalışmadan farklı olarak kesitsel analiz yerine açığa satış ve piyasa değişkenleri arasındaki ilişki eş zamanlı olarak incelenmiştir. Çalışmayı diğerlerinden ayıran önemli bir faktör, Borsa İstanbul’da çoğu borsadan farklı olarak 2008 krizi döneminde açığa satışa dair herhangi bir kısıtlayıcı düzenlemeye gidilmemesidir.
2005-2012 arası döneme ait günlük verilerin incelendiği bu çalışmada; açığa satış aktivitesinin piyasa değişkenleri üzerinde olumlu etki yarattığı, volatiliteyi düşürüp, likiditeyi arttırdığı, aynı zamanda açığa satışçıların “contrarian trader” oldukları, yani piyasanın tersine pozisyon alma eğiliminde oldukları gösterilmektedir. Bu sayede, Türkiye’de pay senetlerinin çok pahalı hale geldiği dönemlerde açığa satışların artmasının piyasanın etkin şekilde işlemesine katkı sağladığı ortaya konulmaktadır. Aynı şekilde piyasaların düşüşe geçtiği dönemlerde açığa satışın azalması, popüler görüşün aksine bu işlemleri gerçekleştiren yatırımcıların finansal istikrar üzerinde olumsuz bir etkilerinin olmadığını göstermektedir.
AÇIĞA SATIŞ araştırması:
• Araştırmada 3 Ocak 2005 ve 31 Aralık 2012 dönemini kapsayan 8 yıllık periyottaki İMKB 100 VE BIST 100 pay senetleri verileri kullanılmıştır.
• Pay senetlerindeki açığa satış işlem miktarının toplam işlem miktarı içindeki oranı piyasa değeri ile ağırlıklandırılarak açığa satış oranı oluşturulmuştur.
• Oluşturulan oran ile piyasa getirileri, likidite ve volatilite arasındaki ilişki incelenmiştir.
• Açığa satış oranlarının kriz öncesi çok düşük seviyelerde olduğu, krizden sonraki dönemde ise daha yüksek bir ortalama seviyeye sahip olduğu tespit edilmiştir.
• Krizin en yoğun olduğu dönemlerde gün içerisinde açığa satış işleminin pay piyasası toplam işlem hacmi içerisinde ulaştığı en yüksek oran %15 olarak tespit edilmiştir.
• Kriz dışındaki dönemlere göre azalma gösterse bile, kriz döneminde de açığa satışçıların contrarian özelliklerini korudukları ve açığa satış aktivitesinin volatilite üzerinde hala düşürücü etki yarattığı gözlenmiştir.
• Açığa Satış İle Volatilite Arasındaki Korelasyon; Kriz Öncesi 0,062. Kriz Sonrası 0,255
• SONUÇ: Kriz döneminde açığa satışın likidite üzerindeki olumlu etkisinin ortadan kalktığı ama en azından olumsuz etki yaratmadığı bulunmuştur.
• Açığa Satış İle Likidite Arasındaki Korelasyon; Kriz Öncesi 0,166, Kriz Sonrası 0,186
• SONUÇ: Kriz döneminde açığa satışı kısıtlayıcı bir düzenlemenin getirilmemesinin Borsa İstanbul özelinde faydalı olduğu gözlemlenmiştir.
- BIST
- DOLAR
- EURO
- ALTIN
- Şirketler Borsa İstanbul'un sunduğu olanakları kullanarak nasıl fon temin edebilir?
- Pay halka arzı ile borçlanma aracı ihracı arasındaki temel fark nedir?
- Halka açılan şirketler kâr payı dağıtmak zoruda mı?
- Kamuya aydınlatmada şirketler ticari sırlarını koruyabilir mi?
- Halka açılma sonrasında şirket kontrolünün kaybı söz konusu olur mu?
- Şirketlerin kendi isteği ile Borsa kotundan/kaydından çıkması mümkün mü?
- Halka arzda hangi yöntem daha çok uygulanıyor, ortak satışı mı, sermaye artırımı mı?
- Halka arzda tahsisler nasıl yapılıyor?
- Halka Arz Maliyetleri ne kadardır?