Yatırım Stratejileri
Yatırımcılara 5 Altın Öğüt Bir gayri menkul portföyü oluşturmak ve takip etmek oldukça uğraştırıcı ve zaman alıcıdır. Burda size yatırım yapmayı biraz daha kolay – ve potansiyel olarak daha başarılı – kılmakta başarılı olacak 5 basit tavsiye sunuyoruz.
- 1. Yatırımcılara 5 Altın Öğüt
- 2. Kaçınılması Gereken Yaygın Yatırım Hataları
- 3. Tahvil ve Bono Mu? Yoksa Tahvil Yatırım Fonları Mı?
- 4. Yatırımcılar İçin 10 Altın Kural
- 5. Yatırımlarınız İçin En Önce Kendiniz Analiz Yapın
1- Reel getiriler çerçevesinde düşünün Yatırım yaparken önemli olan enflasyon sonrası – ya da reel – gelirinizdir çünlü bu sizin satın alma gücünüzün ne kadar arttığını ya da azaldığını belirler.
Eğer yatırım yaptığınız hisseler yüzde 90lük bir gelir ürettiyse ve tahvilleriniz de yüzde 45lik bir gelir getirirse, hisse gelirleriniz tahvil gelirlerinizin iki katıdır, değil mi? Enflasyondan sonra değil
Eğer enflasyon yüzde 30 ise, hisse senetlerinin reel geliri yüzde 60 (90-30) – tahvillerin yüzde 15 gelirinin 4 katı (45-30) – olur. Yüzde 40lik bir enflasyonda, hisselerin geliri, tahvillerin yüzde 5lik (45-40) gelirine karşılık yüzde 50 (90-40) – 10 katı – olur. Zamanla bu fark daha da büyük bir miktara katlanır.
2 - 72 Kuralı Eğer paranızın ne kadar büyüyebileceğini çabukçahesaplamak istiyorsanız, 72 Kuralını kullanmayı deneyin.Bu kurala göre paranızı ikiye katlamak için yıl olarakgereken zaman 72 bölü elde ettiğiniz sermayenin gelir oranına eşittir.
Örneğin, yılda reel olarak yüzde 12 gelir elde eden bir yatırım altı yılda (72/12=6) reel bazda iki katına çıkacaktır. Bunun gibi, eğer bir yatırım yüzde 8 kazanıyorsa, ikiye katlanması dokuz yıl (72/8=9) alacaktır.
3 - Risklere adapte olun Tarihsel gelirleri karşılaştırmak size bir hissenin nasıl bir başarım gösterdiğine dair bir anlayış sunabilir, ama gelirler hikayenin sadece yarısını anlatırlar. Tarihsel dalgalanmaların – standart sapma veya beta ile ölçülür – miktarı size menkul değerin gelecekteki dalgalanmalarını tahmin etmeniz için yardımcı olabilir.
Örneğin farzedin ki, gelirleri benzer olan iki hisseyi dikkate alıyorsunuz. Eğer biri diğerine oranla yeteri kadar düşük bir betaya sahipse – ve böylece daha az tarihsel dalgalanma – bu hisseyi seçmeye daha eğilimli olabilirsiniz.
4 - Ne kazandığınız değil neyi koruduğunuz önemlidir Verginin zayıflatıcı etkisine saygı duyun. Eğer vergilerinizi planlamakta başarısız olursanız,gerçekleşmiş sermaye karlarınızın yüzde 20si genellikle vergiler tarafından yutulduğu için karlarınızdan Vergi Dairesi kazançlı çıkabilir.
Hisse alım satımı yaparken sermaye kazançları vergisini en ufak hale getirmek için, bunun yatırım hedeflerinizle aynı doğrultuda olduğunu varsayarak bir al-ve-sat yöntemi benimseyin. Hisseler – özünde – onları satana kadar hiçbir vergi ödemediğiniz için ertelenmiş-vergi yatırımlarıdır.
Eğer bir menkul kıymetler yatırım fonu yatırımcısıysanız, fonun devir hızına bakın. Daha yüksek devir hızı olan fonlar genellikle daha büyük sermaye kazançları üretirler ve böylece daha yüksek sermaye kazancı vergisine yol açarlar. Düşük devir hızlı fonları seçmek – örneğin, endeks fonları gibi – vergiyi ufaltmanıza yardımcı olabilir.
5 - Maliyetler önemlidir Menkul kıymetler yatırım fonu masraf oranları oldukça çeşitlidir. Masraflar daha yüksek oldukça genellikle net geliriniz daha düşük olacaktır. Her ikisi de masraflardan önce ortalama yıllık yüzde 10 gelir getiren iki varsayımsal fonu ele alalım. A fonunun masraf oranı yüzde 1ken, B fonunun masraf oranı yüzde 2dir. Eğer her iki fona da 10 bin dolarlık yatırım yaparsanız, 20 yıl içinde A fonundan elde edeceğiniz gelir, B fonundan elde edeceğiniz 47000 dolardan az gelire karşılık 56000 dolardan fazla olacaktır. Satış giderleri veya yükü de gelirlerinizi azaltabilir.
Eğer bireysel menkul değerlere yatırım yaparsanız, daha düşük hisse ve tahvil alım satım maliyetleri olan aracıları tercih edin.