Supramar güç kazanma hedefinde

Supramar, zor pazarlarla güç kazanma hedefinde

Proje taşımacılığına çok uygun bir zemine sahip olduklarını söyleyen Supramar GM Tonguç, global lojistik firmalarına gemi kiralama ve brokerlik hizmeti de verdiklerini aktardı.

Gemi kiralama konusunda uzmanlaşmış firmalardan biri olan Supramar’ın ana faaliyet konusunu, proje taşımacılığı oluşturuyor. Proje taşımacılığına çok uygun bir zemine sahip olduklarını söyleyen Supramar Genel Müdürü Bahadır Tonguç, global lojistik firmalarına gemi kiralama ve brokerlik hizmeti de verdiklerini aktardı. kobiden.com`un haberine göre; Tonguç, proje taşımacılığının son zamanlarda ülkemizde daha fazla duyulmaya başlanana bir kavram olduğunu ifade eden Tonguç, “Oysa proje taşımacılığı şirketimizin son 10 senedir ana faaliyet konusunu oluşturuyor. Firma olarak dünyanın her yerine proje taşımacılığı yapıyoruz fakat asıl faaliyetimizi Afrika, Basra Körfezi ve Bağımsız Devletler Topluluğu ülkeleri oluşturuyor diyebilirim. Özellikli donanımlar ve tecrübe gerektiren zorlu bölgeler bizi çekiyor. Böylece rekabetten sıyrılabiliyoruz. Önümüzdeki sene de bu bölgelere ağırlık vermeyi ve daha fazla güç kazanmayı planlıyoruz” diye konuştu.

Firma olarak butik çalışmayı ve nispeten seçici olmayı tercih ettiklerini ifade eden Tonguç, “Böylece hizmet kalitemizi yüksek tutabiliyoruz. Özellikle son senelerde ciddi projelere imza attık. Proje taşımacılığı faaliyetlerimizin yanında diğer kontratlarımız da devam ediyor. 2013 senesi ilk dokuz ayına baktığımızda sadece proje olarak 50 metreküp deniz ağırlıklı kombine taşıma yapıldığını söyleyebilirim” dedi.

Kiralık gemi filosunu genişletmeyi planlıyor

2014 yılında kiralık gemi filolarını genişletmeyi ve dolayısıyla daha geniş bir bölgede hizmet verebilmeyi hedeflediklerini aktaran Tonguç, “Böylece navlun piyasasının muhtemel yükselişlerinden faydalanabilmeyi planlıyoruz” dedi.

“Yatırımlara değinecek olursak, risk yönetimine çok vakit harcayan bir işletme olarak belirsiz piyasalarda yatırım yapma taraftarı değiliz” diyen Bahadır Tonguç, şunları söyledi : “Özellikle kriz piyasalarında finansman gücü çok önemli. Dolayısıyla operasyonel bütçeyi sağlam tutmak, bence en faydalı yatırımdır. Biz de bunun gücünü kullanıyoruz. Çok fazla rastladığımız bir örnek, firmaların iç finansmanı olmadan, alacakla borca girmeleri. Eğer navlun alıp satıyorsanız finansal gücünüz buna elverişli olmalıdır. ‘Ben alacağımı tahsil edemedim bu nedenle navlunu ödeyemiyorum’ gibi cümleleri çok işitir olduk. Hatta son iki senedir milyonlarca dolar navlun ödenemedi veya çalındı.”

“Çıtayı yüksek tutuyoruz”

2013 yılının çok hareketli geçmediğini söyleyen Tonguç, “Fakat bunlar rölatif kavramlar. Bize düşük gelen iş hacmi, başka bir firma için çok tatmin edici olabilir. Çıtayı yüksek tuttuğumuz için tatmin olma odaklı çalışmıyoruz. Bizim için önemli olan parametreleri dikkate alarak, hedeflerimizin ne kadarlık kısmını gerçekleştirebildiğimiz ve tahminlerimizin ne kadar tutarlı olduğu ile ilgileniyoruz. Para kazanmanın yüzlerce yolu var; fakat daha önemli olan şirketinizin piyasa değerini yükseltiyor olmanız ve müşterilerinizin vermiş olduğunuz hizmetlerden tatmin olmalarıdır” şeklinde konuştu.

“Ülkemizde proje taşımacılığı layıkıyla yapılıyor dersek Houston, Anvers gibi merkezlere haksızlık etmiş oluruz” yorumunu yapan Bahadır Tonguç, bununla birlikte Türkiye’nin ciddi bir potansiyel taşıdığını söyledi. Türkiye’nin transit anlamda da stratejik önem taşıdığını vurgulayan Tonguç, “Tek eksiğimiz yatırım ve oyuncuların kendilerini hızla yetiştirebilmesi. Son dönemlerde altyapı, liman, ekipman yatırımları son hız devam ediyor. Hükümetin de bu konudaki politikaları destekleyici nitelikte. Etik değerlere bağlı kalınıp çok çalışılırsa sonuç alınacaktır” dedi.

Proje taşımacılığında en önemli sorunların niteliksiz işgücünden kaynaklandığını ifade eden Tonguç, “Lojistik bir takım işi ve her zaman en zayıf halka kopuyor” diye konuştu.  Tonguç, sözlerini şöyle sürdürdü: “Proje taşımacılığının diğer navlun piyasalarından farkı, nihai ürünlerle muhatap olmanız ve bu ürünlerin bazen uzun bir üretim sürecinden geçiyor olmasıdır. Proje yükü dediğimiz şey, zaten normalden büyük, ağır, maddi değeri yüksek ve bir bütünü oluşturmaya yönelik kritik parçalardır. Örneğin bir şantiyenin trafo merkezinin taşınması gibi. Taşıma esnasında müşterinin transformatörlerine zarar verirseniz, yeniden üretilmesi aylar alır ve proje tesliminin gecikmesine yol açar. Bu nedenle doğru taşeronla ve doğru iş ortakları ile çalışılması gerekir.”

Bahadır Tonguç, müşterilerin öncelikle hizmet alacağı işletmeye ait bazı özellikleri değerlendirmesi gerektiğini dile getirerek, “İşletmenin finansal yapısı, ekip yeterliliği, sigorta kapsamı, tecrübesi ve referansları gibi unsurlar göz önünde bulundurulmalı. Proje taşıması yaptıran büyük firmalar, hizmet alacağı şirketin bilançosundan tutun, kalite politikalarına ve yöneticilerin niteliklerine kadar sorgular. Bu sorgulamanın tabana inmesi ve yetkili makamlarca ve yönetmeliklerle desteklenmesi gerekiyor” diye onuştu.