MHP, Transfer Konusu Dedikodu
ANKARA (A.A) - 24.10.2000 - MHP Genel Başkanı, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli, Meclis Başkanı seçimi sürecinde ortaya atılan ``transfer ve pazarlık dedikodularının ciddiye alınacak hiçbir tarafı olmadığını`` söyledi. Bahçeli, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, Meclis Başkanı seçimi sürecinde, ``her fırsatta partilerine yönelik husumetlerini sergilemekten geri durmayan bazı siyasi çevrelerin, yine bilinen tavırlarını sergilediğini`` kaydetti. Bahçeli, şöyle konuştu: ``Bütün hesaplarını, partilerinden aday olan milletvekillerinin seçimi kazanmasından çok MHP`li bir milletvekilinin kazanmaması üzerine yapmışlardır. Seçim sürecindeki gayretleri de sürekli bu yönde olmuştur. Bu önemli makam için yapılan yarış bazan da şahsileştirilmeye, seviyesizleştirilmeye çalışılmıştır. Ancak, seçim sürecinde ortaya koydukları tezlerin hepsi, çarpık siyasi zihniyetlerinin yeni örneklerini ortaya koymaktan başka bir sonuç doğurmamıştır.
` Devlet Bahçeli, seçim sürecinde ``asıl vahim`` olan bir başka durum olduğunu ifade ederek, ``Vahim olan, mevcut durumlarının yeterince farkında olmamaları ve siyasi pişkinlik yoluyla günü kurrtarmaya çalışmalarıdır`` dedi. ``Transfer ve pazarlık dedikodularının ciddiye alınacak hiçbir tarafı yoktur`` diyen Bahçeli, şöyle devam etti: ``Bizler siyasete ilke ve seviye kazandırmaya özen gösteren, böyle bir anlayışı hakim kılmaya çalışan bir partiyiz. Bu sebeple pazarlık ve transferlere endeksli bir siyasi başarı partimizin gelişme yöntemi olamaz. Bizler her türlü siyasi gelişmeye ülkemizin çıkarları ve geleceği ile demokrasimizin sağlığı açısından yaklaşırız.``
ERMENİ İDDİALARI;
Bahçeli, ABD Temsilciler Meclisi`nde gündeme getirilen Ermeni iddialarına da değinerek, ``ABD yönetiminin etkin bir şekilde devreye girmesiyle önlenen tarih ve akıl dışı teşebbüsün ileride tekrarlanma ihtimali bulunmaktadır`` dedi. Bahçeli, şöyle konuştu: ``Bunun için bütün kurum ve kuruluşların böyle bir duruma bugünden hazırlıklı olması büyük önem taşımaktadır. Osmanlı arşivlerinin bütün araştırmacılara sürekli açık tutulması, uluslararası konferans ve araştırmaların teşvik edilmesi gerekir. Yine, Türkiye`nin Amerikan devlet kademeleri nezdinde girişimlerle yetinmemesi, bu ülke ve dünya kamuoylarını aydınlatıcı çabaları planlaması şarttır. Bunlar kadar önemli olan bir başka husus da Türkiye`yi tarihin yükünden kurtarmayı öğütleyenlerin, aslında olmayan bir tarih altında ezilmemizi isteyenler olduğu gerçeğidir. Üzülerek ifade ediyorum ki sınırlı da olsa ülkemizde böyle bir bakış açısına sahip olanlar vardır.`` (Sürecek)
- BIST
- DOLAR
- EURO
- ALTIN