60 parlamenter aranıyor

TÜSİAD ile Fransız İşverenler ve Sanayiciler Konfederasyonu MEDEF, Ermeni yasasının Anayasa Mahkemesi`nde iptali konusunda bir hafta içinde 60 parlamenterin imzasını toplamaya çalışıyor.


`Türk - Fransız ilişkilerini düzeltmek için bize 60 Fransız parlamenterin imzası ve bir hafta gerekiyor` diyor Aldo Kaslowski. Bu zamanı verirken, Fransız Parlamentosu`ndan 18 Ocak`ta çıkan sözde Ermeni soykırım yasasının 15 gün içinde yani, son gün olan 2 Şubat`tan önce, Resmi Gazete`de yayınlanma süresi bitmeden, Anayasa Mahkemesi`nde iptalinin söz konusu olması için gerekli süreyi ve bu iptal için zorunlu olan 60 milletvekilinin gönül birliğinden söz ediyor.
Türk - Fransız İş Konseyi Başkanı ve TÜSİAD Başkan Yardımcısı Kaslowski, bu 60 milletvekilinin imzasını vermesi durumunda, yasanın Fransa Anayasa Mahkemesi`nde iptali için başvurulmasının mümkün olabileceğinin altını çiziyor. Bu konudaki girişimler için de etkili Fransız işadamlarından destek bekleyen Kaslowski,e her dakika onlarla telefon trafiğini ve temaslarını sürdürüyor.


Anlayacağınız, Kaslowski`nin kulağı telefonda, gözü ise Fransız televizyonlarında.
TÜSİAD, bu konuda Kaslowski`ye en büyük sorumluluğu verdi ve bugün de yönetim kurulunu toplama kararını aldı. Kaslowski, `İlişkiler, bu noktaya geldiği için işlerimiz çok zor. Hükümet, daha önce bizden yardım ve güçbirliği istemediği için işler yangına dönüşünce `itfaiyeci` rolünü üstlenmek ve alevleri, en az zararla söndürmek durumunda kalıyoruz` diyor.

Fransızlarla hangi noktadayız? Yasa`nın iptali sözkonusu olabilir mi?

Sayın Cem`in tepkileri heyecan yarattı. Ekonomik vetolar da bizim gibi Fransız meslekdaşlarımızı da kaygılandırıyor. Fransız Parlamentosu`ndan çıkan yasadan, Fransız halkının haberi yok. Tabii ki, bizde kınıyoruz olayı. Fransa, sadece lafla değil, fiilen de destek vermiş ve Türkiye`deki en büyük yabancı sermaye yatırımcısı ülke olmuştur. Birkaç günden beri, çıkan yasanın Anayasa Mahkemesi`nde iptalinin mümkün olup olmayacağını ve Chirach`ın vetosunu kullanıp kullanmayacağını konuşuyoruz Fransız işadamlarıyla. 18 Ocak`ta çıkan yasanın Fransız Resmi Gazetesi`nde yayınlanması için 15 gün geçmesi lazım. İşte, şimdi, bu sürede neler yaparız onu tartışıyoruz. TÜSİAD`ın eş değeri olan Fransız İşverenler ve Sanayiciler Federasyonu (MEDEF)`in Başkanı Mösyö Ernest - Antonie de Sellier ile biraz önce görüştüm.

Başkan Sellier, size neler anlattı?

Çok üzgünler. Mösyö Sellier ve MEDEF İnternational`ın eski Başkanı Françoise Perigot ile de konuştum. Tepkilerden çok büyük kaygılar duyuyorlar. İkisi de, Fransız Parlamentosu`ndan geçen yasanın, Anayasa Mahkemesi`nde iptali için gerekli olan 60 milletvekilinin imzasını toplayabilmek için teşebbüse geçtiklerini söylediler. Eğer, bu 60 parlamenter ikna edilebilirse, hemen metin hazırlama girişiminde bulunacaklar ve bu metni imzaya açacaklar. Hazırlanacak metni, bize de göndereceklerini bildirdiler.

Siz, TÜSİAD olarak hangi girişimlerde bulunuyorsunuz?

Ankara`dan çıkan sesler iyi değil. Bereket ki, Başbakan Bülent Ecevit, hala daha sakin ve heyecanlanmıyor. TÜSİAD Yönetim Kurulu, yarın (bugün) toplanarak, konuyu ele alacak. Fransız meslektaşlarımızla daha sıkı işbirliği için kararlar gündeme getirilecek sanıyorum.

Paris`e gidecek misiniz?

Çeşitli girişimler olabilir. Gerekirse, Paris`e hareket için de karar alabiliriz. Ermeni diyasparasının olumsuz girişimlerini önlemek için bana göre başrolü `tarihçiler`e vererek, halen gayriresmi şekilde Ermenistan`la yürüyen siyasi ve ekonomik ilişkileri de açmak lazım.


Ekonomik yaptırımların, ticari anlamdaki zarar boyutları ne olur?

Çok büyük olur. Türkiye ile Fransa`nın ticaret rakamları, 4.6 milyar dolardır. Bu rakamın 1.5 milyar doları bize, 3 milyar dolar civarı ise Fransa`ya aittir. En büyük yatırımcı olan ve turist gönderen bu ülke ile ambargolar, ticareti, benzerini İtalya ile yaşadığımızdan daha kötü bir noktaya getirir. Düşünün, Türkiye`den en çok ihracat yapan bir Renault`un durumunu. İşler, korkunç bir noktaya gelir.


Ecevit: Fransa yerine kendimizi cezalandırmayalım:

Başbakan Bülent Ecevit, Fransa`ya tepkilerin Fransız halkını muhatap almaması gerektiğini belirterek, ``Fransa`yı uyarırken kendimize zarar verecek, kendi ekonomimizi zayıf düşürecek girişimlerden kaçınmalıyız`` dedi. Ecevit, DSP Grup toplantısında yaptığı konuşmada, Türk Ulusu`nun tarihinde soykırım örneği, ırk ayrımcılığı olmadığını, her zaman mazlumlara kucak açıldığını, o nedenle de bu haksızlığı içlerine sindiremediklerini söyledi. Ecevit, bu yasa yürürlükte kaldığı sürece Türkiye ile Fransa arasında tarihten kaynaklanan ve her alanda var olan derin ilişkilerin ağır zarar göreceğini vurgulayarak, şöyle konuştu: ``Halkımızın tepkisini yansıtmak üzere alacağımız uyarıcı önlemleri Dışişleri Bakanlığımız ve öteki ilgili kurumlarımız belirlemişlerdir. Bu bağlamda iki noktaya dikkat etmek gerektiğine inanıyorum: Birincisi Fransa`yı uyarırken kendimize zarar verecek, kendi ekonomimizi zayıf düşürecek girişimlerden kaçınmalıyız. İkincisi, alınacak önlemler Fransız halkını muhatap almamalıdır. Fransız halkı genel olarak dosttur. Ülkemize turist olarak gelenlerin başında Fransızlar da bulunmaktadır. Alacağımız önlemler Fransız halkına karşı değil, bazı sorumsuz politikacılara dönük olmalıdır.``


İlaç ve aşı da almayacağız:

Ankara - Sağlık Bakanı Osman Durmuş, Fransa Meclisi`nde kabul edilen ve Cumhurbaşkanı`nın onayı beklenen Sözde Ermeni Soykırımı Yasası`nın geri çekilmemesi durumunda Fransa`ya ilaç ve aşı ambargosu uygulanacağını bildirdi. Doktor Sami Ulus Çocuk Hastanesi`nde hemodiyaliz ünitesinin açılış töreninin ardından gazetecilerin, Ermeni soykırımı yasası karşısında Sağlık Bakanlığı`nın Fransa`ya yaptırımı olup olmayacağı sorusunu yanıtlayan Bakan Durmuş, `Sağlık Bakanlığı meseleyi soğukkanlı görüyor. Fransız Cumhurbaşkanı ve devlet yetkililerinin kararı değiştirmesini bekliyorum. Karar değiştirilmezse Sağlık Bakanlığı`nın kararları çok daha göze batıcıdır. Fransız ilaçları, aşıları Türkiye`ye giremez` yanıtını verdi. Konuyla ilgili Dünya Sağlık Örgütü Avrupa Bölge Başkanı Danzon`a da mektup yazacağını bildiren Durmuş, `Onun da bu konuda sağduyunun hakim kılınması için girişimde bulunmasını isteyeceğim` dedi.


Fransa`ya `yasa`lı misilleme:

Ankara - ANAP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Bülent Akarcalı, Fransa`nın gerçekleştirdiği mezalim ve soykırımların tanınması için yasa teklifi verdi. Akarcalı`nın TBMM Başkanlığı`na verdiği 4 maddelik teklifin 1. maddesi, ``TBMM, Fransa`nın 1954 - 1962 arasında Cezayir`de gerçekleştirdiği soykırımı, Vietnam`daki mezalimi, Ruanda`daki soykırıma katkısını tanır ve kınar`` hükmünü içeriyor. Teklif, tarihi gerçeklerin dünya kamuoyunda tartışılması için hükümete tedbir alma yükümlülüğü getiren teklifin gerekçesinde, ``Kendi geçmişini sorgulamaktan aciz Fransa`ya, onun hükümet, parlamento ve senatosuna yardımcı olmak amacıyla bu kanun teklifi hazırlanmıştır`` denildi. FP Adıyaman Milletvekili Mahmut Göksu ve 41 arkadaşı da, Fransa`nın Cezayir`de gerçekleştirdiği soykırımın Türkiye tarafından resmen tanınmasını içeren yasa teklifini önceki gün TBMM Başkanlığı`na vermişti.