TEAŞ’ın Avukatı kime çalışacak?

Hem TEAŞ’ın hem de ihaleye katılan şirketlerin avukatlığını yapan White&Case’in , soruşturma aşamasında kimi savunacağı merak konusu...

“Beyaz Enerji operasyonu” adıyla enerji özelleştirmeleri konusunda açılan soruşturmalar iş dünyasında fırtınalar estiriyor. Her gün yeni birisoruşturmayadahil oluyor.Savcu Talat Şalk’ın açıklamalarına göre , bu işin ucu ya bir holdıngin üst düzey yöneticisine ya da bir müsteşar yardımcısına dayanıyor. “Bu nedenle hiç de sakin olamıyorum” diyor savcı Şalk..

“Enerji sektöründeki operasyon yeni başladı ama, bugün soruşturmanın can alıcı tarafını oluşturan bazı noktalar çok önceden biliniyordu” yorumu piyasa uzmanlarına ait. Peki soruşturma neden daha önce değil de şimdi başladı? Son günlerde moda deyimiyle uzmanlar “Biri düğmeye bastı” seklinde yanıt veriyorlar.


SORUŞTURMA TELAŞI:

Soruşturmanın yöne ne olursa olsun kabul edilen bir şey daha var, o da enerji alanında her şeyin birbirine girmiş olduğu. İşte buna iki örnek...
Edinilen bilgilere göre TEAŞ’ın müşaviri White&Case , aynı zamanda TEAŞ ihalesine giren firmalarınhukuk danışmanlığını da yapıyor. Hukukçulara göre öncelikle bu durum yasaya aykırı. Şimdi uzmanlar her iki tarafında danışmanlığını yapan bu firmanın herhangi bir dava sırasında TEAŞ’ın mı yoksa şirketlerin tarafını mı tutacağı merakla bekliyorlar. İş bu kararla da bitmiyor. Enerji Bakanlığı’nın Dünya Bankası’nın desteğiyle çıkarılan “Elektrik yasası”nı Deloitte&Touch adlı mali müşavirlik ve muhasebe firmasına hazırlattığı söyleniyor. Hukukçular, bir mali müşavirlik ve muhasebe firmasına hazırlattığı söyleniyor. Hukukçular, bir mali müşavirlik ve muhasebe firmasının bir kanun metnini nasıl hazırlayabileceğinin merak konusu olduğunu belirtiyorlar.

Türkiye’de elektrik piyasasıyla ilgili düzenlemelerin çok büyük hatalarla dolu olduğunu belirten uzmanlara göre, 1998 yılından beri yönetimde olan siyasilerin dile getirilen hataları hiçbir şekilde dikkate almadıkları gibi hata üstüne hata yaptılar. Dünyadaki uygulamaların aksineTürkiye TEAŞ ihalelerinde hatları devretmek yerine kiralama yoluna gidiyor. Dünya da ise Devlet elektrik hatlarının tamamını dağıtıcı firmaya devrediyor. Dünya Bankası’nın da kiralama nedeniyle Türkiye’yi eleştirdiği, kiralama yerine devir yapması gerektiğini önerdiği belirtiliyor. Kiralama yerine tamamen hatların mülkiyetinin devredilmesinin kamuya dönük iki faydası olduğuna dikkat çeken uzmanlar, “Mülkiyetin devri nedeniyle işletmeyi yürüten firmalardan bir takım kamusal garantiler isteniyor. İletim sisteminin sürekli yenilenmesi, herhangi bir çökme anında kullanıma hazır hale getirilmesi gerekiyor. Hatların bakım ve onarım işleri de firmaya bırakılıyor” yorumunu yapıyorlar. Peki dünyada böyle bir uygulama varken neden Türkiye’de iletim sistemleri tamamen devredilmek yerine kiralanıyor? Çünkü, diyor uzmanlar, “Siyasiler her yerde olduğu gibi burada da politik nüfusunu sürdürmek istiyorlar”...

Öte yandan başlatılan “Beyaz Enerji Operasyonu” enerji sektörünü harekete geçirdi. Kulağımıza gelenlere göre soruşturmanın ardından bir çok enerji şirketi yöneticisi- yabancılar da dahil olmak üzere- hukuk firmalarına akın ediyor. Şirket yöneticileri sözleşmelerin hukuka aykırı olup olmadığını öğrenmek üzere hukuk firmalarını başvuru da bulunuyorlar.