Ersümer: Biz Tedbirlerimizi Alıyoruz
-Eğer Biz Minimum Kotlara Düşer de Barajlarımızda Elektrik Üretimini Durdurursak, Bizim İrademizin Dışında Durursa, Türkiye`de Sistem Çöker -2 Milyon Abonede Kayıp Kaçak Taraması Yapıldı. 211 Bin Kaçak Kullanım Yakalandı, 24 Trilyon Lrialık Tahakkuk Yapıldı, 15 Bin Vatandaş Savcılığa Verildi -Şimdi Biz Bu İhtiyacımızı (Kısıntı) Yine Dile Getirdik. Bir Büyüğümüz Geçmiş Dönemlerde... Petrol Sıkıntısı Nedeniyle (Bu Petrolü Ben Mi İçtim) Demiş... (Suyu) İdareli Kullanıyoruz, Günlük Değil Saatlik Takip Ediyoruz -Enerji Yönetiminde Bir Kaos Yok
ANKARA (A.A) - 30.10.2000 - Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Cumhur Ersümer, kuraklık nedeniyle barajlarda azalan su miktarına değinirken, ``Eğer biz minimum kotlara düşer de barajlarımızda elektrik üretimini durdurursak, bizim irademizin dışında durursa, Türkiye`de sistem çöker. Aynen Ağustos depreminde yaşadığımızı yaşarız. O nedenle biz tedbirlerimizi alıyoruz`` dedi. Ankara Sanayi Odası`nda konuşan Ersümer, hidrolik kaynakların 75 yılda ancak yüzde 30`unun kullanılabildiğini, bunun Türkiye`nin kalkınma hızına, çağdaşlaşma çabasına yetmeyeceğini söyledi. Şu anda 99 barajın yapımının devam ettiğini, 2000 yılında bu barajlar için talep ettikleri yatırım miktarının ancak yüzde 13`ünü alabildiklerini anlatan Ersümer, parasızlık nedeniyle bunların bitiminin 8-10 hatta 14 yılı bulduğunu kaydetti. Özkaynakların değerlendirilmediği yönünde eleştiriler aldıklarını hatırlatan Ersümer, ``Nasıl değerlendireceğiz? Hadi gelin yapalım. Bulalım bu kaynakları da yapalım. Biz görmemezliğe mi geliyoruz? Yok mu sayıyoruz Türkiye`nin su kaynaklarını? Hayır. Biz bir damla suyun bile ziyan olmaması için tedbir alma çabası içindeyiz`` dedi. Karkamış Barajı`nın ikili anlaşmalarla yapılan, tamamı kredili anahtar teslimi bir baraj örneği olduğunu, şu anda bu durumda 28 baraj bulunduğunu anlatan Ersümer, bunların toplam kapasitesinin 7 bin 500 megawatı bulduğunu, bunun da Türkiye`nin toplam gücünün yüzde 10`una denk geldiğini belirtti. Bu barajlar için 10 milyar dolarlık bir yatırım gerektiğini, Türkiye`nin ise böyle bir imkanı bulunmadığını kaydeden Ersümer, ``Ucuzdur, pahalıdır. Bu tartışmaya girmiyorum ama bir kararlılıktır. Burada bize söylenen (Siz Türkiye`nin dış borç portföyündeki yükünü artırıyorsunuz) Doğrudur... Ama şunun hesaplanması gerekir diye düşünüyorum. Bizim bu dış borç portföyüne artırarak verdiğimiz yük neyse, zarar neyse onu bir hesaplayalım. Bir de şu barajların hesabını yapalım. Aradaki farkı görelim diye düşünüyorum. Burada yapılması gereken hesabın çeşitli değerlendirmeleri var. Verimlilik mi diyeceksiniz, fayda-maliyet ilişkisi mi diyeceksiniz... Ama birileri çıksın, bunun hesabını yapsın, oradaki fark neyse onu söylesin, Türkiye bu yöne yürüsün.``
-RÜZGAR SANTRALLERİ-
Türkiye`nin rüzgar kaynağının da gözardı edilmemesi gerektiğini söyleyen Ersümer, bununla ilgili de çalışmalar yaptıklarını, cumhuriyetin kuruluşundan bu yana ilk rüzgar santralinin iznini kendisinin verdiğini kaydetti. Rüzgarın destekledikleri bir enerji kaynağı olduğunu söyleyen Ersümer, buna karşılık Türkiye`nin enerji sorununu rüzgar santralleri ile çözmesinin mümkün olmadığının altını çizdi.
-ELEKTRİKTE KAYIP-KAÇAK-
Elektrik kullanımında kayıp ve kaçaklara da değinen Bakan Ersümer, 2 milyon abonede kayıp-kaçak taraması yaptıklarını, 211 bin kaçak kullanım yakaladıklarını ve 24 trilyon liralık tahakkuk yaptıklarını anlattı ve 15 bin vatandaşın savcılığa verildiğini kaydetti. Bunun bir hırsızlık olduğu yönündeki savların doğru olduğunu belirten Ersümer, ancak kayıp ve kaçaklarla da Türkiye`nin enerji sorununu çözemeyeceği görüşünü dile getirdi. Ersümer, arz ve talebin kötü yönetildiği iddialarına karşılık da ``Çok iyi yönetildiği iddiasında değilim ama çok kötü de yönetmiyoruz. Onu açıkca ifade etmek istiyorum`` dedi.
-KURAKLIK VE SU SIKINTISI-
Kuraklığın yarattığı su sıkıntısına da değinen Bakan Ersümer, geçen yıl elektrik kesintilerini açıkladığında (Nükleer santrala gerekçe hazırlıyor) yönünde eleştirilere maruz kaldığını hatırlatarak, ``Şimdi biz bu ihtiyacımızı yine dile getirdik. Dedik ki (su yok). Bir büyüğümüz geçmiş dönemlerde, petrol sıkıntısı nedeniyle (bu petrolü ben mi içtim) demişti... ama durum meydandadır... İdareli kullanıyoruz. Günlük değil saatlik takip ediyoruz`` dedi. Hidrolik kaynaklara fazla yüklenildiği yönünde eleştiriler olduğunu da kaydeden Cumhur Ersümer, ithal elektrik alınan ve yedeğin olmadığı bir dönemde kendi kaynaklarına yüklenmenin normal olduğunu belirtti. Ersümer, şöyle devam etti: ``Neticede en büyük endişemiz, eğer biz minimum kotlara düşer de bu barajlarımızda elektrik üretimini durdurursak, bizim irademizin dışında durursa, Türkiye`de sistem çöker. Aynen Ağustos depreminde yaşadığımızı yaşarız. O nedenle biz tedbirlerimizi alıyoruz. Mobil ve yüzer sanrallerle sorunun çözülmeye çalışıldığını, bunların da kalıcı çözümler olmadığını kaydeden Ersümer, ``Sorunun çözümü tabi ki santral yapmak, tabi ki özkaynakları kullanmak... Ama Türkiye`nin imkanlarını dabelirtemeden geçemeyeceğim.`` Enerji yönetiminde bir kaos olduğu iddialarına karşılık da Ersümer, ``Kaosa inanmıyorum. Enerji yönetiminde bir kaos yok`` dedi.
- BIST
- DOLAR
- EURO
- ALTIN