Bizi Onca Sene Oyaladı
(Ali İhsan Karacan) `Hadi başkan artışa izin ver. Yatırımlarımız gecikiyor.` `Son bir denetleme` dedi. 1 Mayıs 1997`de... Yaptılar... Bu arada 97 Mayıs- Haziran`da karışık bir dönem vardı ya. (Yeşil sermaye tehlikesi!) Bir gün başkan bütün uzmanlarını çağırıyor ve, `Kombassan`da işleri tersine çevirin` diyor.Türkiye`nin en tartışmalı şirketlerinden biri Kombassan Holding. Tartışma konusu holdingin faaliyetleri değil, ortaklık yapısı ve yönetenlerin siyasi görüşleri...
Özellikle son 5 yıldır Sermaye Piyasası Kurulu, holdingin ortaklık yapısının mevcut kanunlara göre şeffaf hale getirilmesi için bir dizi karar aldı. SPK, Kombassan yöneticileri hakkında çeşitli tarihlerde suç duyurusunda bulundu. Kombassan da SPK`yı yetkisiz olduğu konularda karar aldığı gerekçesiyle mahkemeye verdi. Mahkemeleşmeler halen devam ediyor. Kombassan bu süre içinde büyümeye devam etti. Son olarak SPK, Kombassan`ın yeni bir şirket kurarak kendilerinden izinsiz para toplandığını rapor ederek, yeni bir hukuki süreç başlattı.. Kombassan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Haşim Bayram yeni bir şirket kurduklarını ve ortak yaptıklarını inkar etmiyor. Ama Holdingin sermaye artışı için izin vermiyorlar. Ne yapacaktık? Yatırımlarımız için kaynak lazımdı, yeni bir şirket kurduk. Ve ortak sayısı da yasal noktaya gelince SPK`ya başvurduk. SPK inceleme başlattı ama şirketi daha kurul kaydına almadan, ihtiyatı tedbir kararı gibi yetkisiz bir süreç başlattı savunması yapıyor. Bu dönemde grubun ortak sayısı resmi belgelere göre 70 binin üzerine çıktı
ÖNCE OLUMLU YAKLAŞTILAR;
Bayram, SPK ile ilişkilerinin nasıl başladığını anlatırken, dönemin SPK Başkanı Ali İhsan Karacan`ın kendilerini oyaladığını ileri sürdü: Genel kurul yapabilmek için `Defalarca SPK`ya oydan yoksun hisse çıkaralım. Bu vekaletler basit vekaletler olsun` dedik. Öyle katı ki tutumları. Bir bize karşı değil tabii tüm yüzde yüz halka açık şirketler için...
Bayram, 1997 yılında SPK`ya kendilerinin başvurmalarını, dönemin başkanı Ali İhsan Karacan ile diyaloglarını ve SPK ilişkilerini şöyle özetledi:
Ali İhsan Karacan`a, `Başkan biz SPK kaydına girmek istiyoruz. Ortaklarımı tespit edip, size geliyorum` dedim. `Sakın ha. Bizim şartlarımız çok ağır. Sen kongre yapamazsın, kongre yapman gerekecek. Sizin tüzüğünüzün pek çok şeyini değiştireceğiz. Bir sürü vekalet lazım, konsolosluk, noter. Siz 100 kişiyi geçin, gelin. Biz kayda aldıktan sonra size kongre izni veririz. Gelecek yıl tedbirinizi alırsınız` dedi. Madem öyle biz de öyle yapalım dedik.
* 1996 yılı Mayıs ayı, sermayemiz 29 trilyon 980 milyar lira. (Halen de bu sermayede.) Karacan`a, `Sermayemizi arttırıp geleceğim` dedim. `Yok hocam. Sen sermayeyi arttırma. Siz bizim için ilk örneksiniz. Biz sizi sıhhatli büyütelim` dedi.
* Onlara dedim ki; Petlas`ı alacağım. Bir sürü akreditiflerim var. Benim bunlara para çıkarmam lazım. Sermaye artırmam lazım. O zamanda insanlar kuyrukta Kombassan`da. Ama hisse senedi yok. Herkes hisse senedi almak istiyor.
* Ondan sonra Ali İhsan Karacan, `Hocam iki ay dayanabilir misin? Sizin bütün işlemlerinizi iki ayda bitireceğiz` dedi. Tarih Mayıs 1996. Adam tutmamı bile istemediler. `Biz yollarız` dediler. 2-3 gün geçti, yok. 10 gün geçti, yok. 15 gün geçti, yok. Tekrar gittim, 11 sefer gittim. Ekim 1996`da 5 ay sonra adam yolladılar. Kasım`da kayıt altına aldılar bizi. 96 Kasım ayında girdik biz SPK kaydına.
MAKBUZ OLAYI FARKLIYDI;
* Bir süre sonra makbuz karşılığı para topladığımız iddiaları ortaya atıldı. Olay şuydu: SPK henüz izin vermediği için sermaye artıramıyorduk. `SPK iki ayda yapacağım` dedi, bir seneden fazla geçti. Bunun yolu ne? Uzmanlar, ortaklardan sermayeye mahsuben emanet depoya (ortaklar hesabına) konmak üzere para toplanacağını söylediler. Şirket yöneticileri bilir. Bu yasal bir durum. Biz de çok fazla olmamakla birlikte bunu yaptık ve bunu da SPK`ya bildirdik.
* Böylece 1997 yılının başına geldik. Sermayemiz aynı. Ortaklar hesabına giren para da var. Kimse bir şey demiyor. Biz yatırımlarımıza hızla devam ediyoruz. `Hadi Başkan` dedik. `Son bir denetleme` dedi. 1 Mayıs 1997`de... Yaptılar... Biz beklerken. Bu arada 97 Mayıs- Haziran`da karışık bir dönem vardı ya. Bir gün başkan geliyor uzmanlarını çağırıyor ve diyor ki, `Kombassan`ın şeylerini tersine çevirin.` Olumlu gidişi tersine çeviriyorlar.
* Ve bizim yürümekte olan işimiz 16 Haziran`da tedbir istemesiyle neticelendi. Hatırlarsanız o zamanlar 14 trilyonluk tedbir diye başlık atmıştı gazeteler. Bu 14 trilyon parayı nereden buldun diye soruyor SPK... Mutlaka benden habersiz senet bastın ve bu senetleri sattın. Ve ilanlar yaptılar ki işte bunu yapanlar gelsin paralarını alsın. Tabii tedbir hukuksuz, kanunsuz olduğu için biz hemen mahkemeye müracaat ettik ve kaldırttık. Şimdi o para neydi? O para, ortaklar hesabına aldığımız markların değer artışından, bir kısmı çeşitli villa satışlarından geldi. (YENİ BİNYIL)
- BIST
- DOLAR
- EURO
- ALTIN