"Konut faizleri makul seviyeye inmeli"

Gayrimenkul ve Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği (GYODER) Başkanı Feyzullah Yetgin, zaman zaman dalgalanmalar yaşayan gayrimenkul sektörünün 2018'de büyümesine katkı sağlayacak unsurların başında konut kredi faiz oranlarının makul seviyelere indirilmesinin geldiğini; ayrıca sektörü hareketlendirmek için bir dizi teşvik talepleri olduğunu söyledi.

GYODER tarafından düzenlenen 16. Gayrimenkul Zirvesi'nde konuşan Yetgin, "Gayrimenkul sektöründe zaman zaman yaşanan dalgalanmalara karşın güçlü bir talep var. Bazen arz taleple buluşamıyor, konut kredi faiz oranları da sektörü etkiliyor... Sektörün kendi iç dinamiği ve potansiyeline ek olarak teşviklerin devamı 2018'de gayrimenkul sektörünün büyümesine katkı sağlayacak etkenlerin başında geliyor" dedi ve ekledi:

"Kamunun yeni yönetmelikle sektöre yönelik iyileştirmeleri ve destekleri için sektör olarak müteşekkiriz. Fakat sektörün önemine binaen (2017'de sona eren) teşviklerin bir kısmının tekrarlanmasını talep etmekteyiz. KDV konusunda bazı uygulamaların tek KDV oranı üzerinden ortak hale getirilmesi gibi beklentimiz var."

##$$KONUTKREDIWIDGET##$$

Konut sektörünü canlandırmak için 150 metrekareden büyük konutlarda KDV oranı yüzde 18'den yüzde 8'e indirilmiş, tapu harcı da binde 20'den binde 15'e düşürülmüştü. Ancak bu teşvikler 30 Eylül 2017'de sona ermişti.

Sektörü hareketlendirecek çözüm yollarından birinin konut faiz oranlarının makul bir seviyeye getirilmesi olduğunu ifade eden Yetgin, "Gayrimenkul sektörü olarak yükselen konut kredi faizlerinden hem üretici hem tüketici olarak etkileniyoruz. Faizlerin yüksek seviyede olması konut sektöründe dönem bazlı durgunluğa neden olabiliyor. Faiz bedellerinin hem üreticinin hem tüketicinin maddi sınırlarını zorlamayacak sınırlara çekilmesi hem sektöre hem ülkeye kazandıracaktır" diye konuştu.

Sektör temsilcilerinin verdiği bilgiye göre, konut kredi faizleri yüzde 1.23 ile son 8.5 yılın zirvesinde seyrediyor.

Yetgin, konut kredi faizlerinin gelir vergisi matrahından indirilmesi yönünde de bir talepleri olduğunu söyledi.

Satışları artırmak için bir diğer beklentilerinin de gayrimenkul alan yabancılara vatandaşlık hakkı verilmesinde uygulanan yatırım alt sınırının aşağı çekilmesi olduğunu ifade eden Yetgin, "Vatandaşlıkla ilgili 1 milyon dolarlık rakamın 300,000 dolara indirilmesi taleplerimiz var. İlgili makamlara ilettik, olumlu baktılar. Bir an evvel hayata geçmesini bekliyoruz" dedi.

SEKTÖRDE SAĞLIKLI BÜYÜME İÇİN FİNANSMAN ÇEŞİTLİLİĞİ GEREK

Sektörde finansman ihtiyacına yönelik alternatif araçlara yönelinmesi ve gayrimenkule dayalı finansal ürünlerin yaygınlaştırılması gerektiğini belirten Yetgin, gerekli mevzuat alt yapısının hazır olmasına rağmen sektörden bu ürünlere fazla talep gelmediğine dikkat çekti.

Yetgin, "Gayrimenkul sektöründe sağlıklı büyümek için ürün ve finansman çeşitliliği gerek. Sermaye piyasalarında sektör için yeni bir finansla kaynak olarak gayrimenkul yatırım fonları, gayrimenkul sertifikaları, altyapı GYO'ları daha etkin şekilde değerlendirilmeli, sektörün ihtiyaç duyduğu yabancı fonların Türkiye'ye gelmesinin yolunu açmalıyız" dedi ve ekledi:

"Yalnızca konut üretip satmakla gayrimenkul sektörünü büyütmemiz mümkün değil. Gayrimenkul finansmanını çeşitlendirmeyi bir an evvel hayata geçirmeliyiz. Mevzuat olarak altyapı büyük ölçüde hazır. Cesaretle uygulamaları yapmamız gerekiyor."

Yetgin, İstanbul Finans Merkezi ile ilgili teşvik paketinin de bir an önce yasalaşması ve dünyaya tanıtılması gerektiğini vurguladı.

Konut sektörün mevcut durumu ile ilgili yaptığı değerlendirmede ise Yetgin, orta ve orta-alt gelir grubuna ait konut ihtiyacının yoğun şekilde sürdüğünü; ancak orta-üst segmentte talebin biraz yavaşladığını söyledi.

GYODER Başkan Yardımcısı Neşecan Çekici de yaptığı değerlendirmede, "Arz patlaması var. Ödeme odaklı kampanyalar her yerde. Satışlarda da zorluk çekmiyor değiliz" dedi ve ekledi:

"Gayrimenkul sektörü 2016'da hızlı tüketim ürünleri, bankacılık ve cep telefonu operatörlerinden çok daha fazla reklam vererek harcama şampiyonu oldu. Durum 2017'de de aynı şekilde devam etti. Akla gelen soru şu: İşler çok iyi gittiği için mi reklam veriyoruz? Yoksa birşeyler yolunda gitmediği için mi reklama başvuruyoruz?"

Etiketler

• Neşecan Çekici
Neşecan Çekici