Yargı, Keçili`yi Aklarsa TÜSİAD da Aklayacak
Kimse boşuna beklemesin. Patronlar Kulübü TÜSİAD, Egebank skandalına karışan reklamcı Nail Keçili`nin iş ahlakı ilkelerine ters davranışlar içinde bulunduğu için üyeliğine son vermeyecek.Yani Nihat Gökyiğit, Mehmet Şuhubi ve Şahap Kocatopçu`dan oluşan derneğin Haysiyet Divanı, yönetim kurulunun kendilerine havale ettiği Nail Keçili olayında yargının vereceği karardan önce hiçbir harekette bulunmama kararında. Nihat Gökyiğit`e, dernek üyesi bazı işadamlarının, konunun Haysiyet Divanı`na intikalinin üzerinden çok geçmesine rağmen neden bir karar verilmediğini sorduğunu illettim. Yani Divan, ne araştırması yapıyordu? İncelemeler tamamlanmamış mıydı? Daha fazla ne bekleyeceklerdi?
Gökyiğit, Haysiyet Divanı`nın görüşünü çok net bir şekilde aktardı. Biz yargı neticesini görmeden bir müzakerede bulunmayacağız. O nedenle bir araya gelip de bu konuyu görüşmüyoruz bile. Başka üyeler ne düşünür. Doğrusu Gökyiğit`in dediğine göre, Haysiyet Divanı pek de ilgilenmiyor. Gökyiğit, Niye mahkemeler var o zaman. Bir iddiaya bakarak karar vermek mümkün değil. Bu resmen yargısız infaz olur. Biz kendi aramızda telefonla görüştük. Yargıdan sonra karar konusunda anlaştık diyor. Bir dernek üyesi, daha önce Kamuran Çörtük olayında olduğu gibi, Keçili`nin üyeliğinin dondurulmasının da teklif edildiğini ancak kabul görmediğini, çünkü derneğin tüzüğünün buna imkan tanımadığını ifade etti.
Peki Haysiyet Divanı`nın bu görüşüne TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Bülent Eczacıbaşı ne diyor?
Eczacıbaşı, derneğin herzaman ille de yargıyı bekler diye bir hali olmadığını vurguluyor ancak son olayda hukuki iddiaların önem taşıdığına inanıyor. Yani TÜSİAD, kimi olayda sadece İş Ahlakı İlkeleri`ne bakarak bir işadamının üyeliğine son verebilir ama Haysiyet Divanı bir olay hakkında yargı kararını verebilir ve buna da müdahale olmaz.Eczacıbaşı, 10 gün kadar önce yaptığı bir başka açıklamada ise, TÜSİAD`ın konuya her zaman sadece yasalar açısından bakması diye birşeyin söz konusu olmadığını, bir insanın mahkum olması yada olmamasının önemli olduğu ancak Haysiyet Divanı`nın çalışması açısından tek faktör olmadığını vurgulamıştı. Eczacıbaşı, Derneğin iş ahlakı ilkeleri var. İş sadece mahkemede suçlu bulmakla sınırlı olsaydı Haysiyet Divanı`na gerçek olmazdı. Mahkum olanı atardınız. Aklananı da aklardınız. Olurdu biterdi demişti. Ancak, Gökyiğit`le konuşmamdan anlıyorum ki, Keçili mahkemede aklanınca dernekteki üyeliği de devam edecek. Bayraktar Holding`in sahibi Hüseyin Bayraktar`la ilgili üyesi olduğu TÜSİAD tarafından herhangi bir işlem ise yapılmıyor. Yani Bayraktar`ın üyeliği şu anda dernek yöneticileri tarafından tartışılmıyor bile. (YENİ BİNYIL)