Yalova: Sümer Holdıng Çalışanları Endişe Etmesin
Sümer Holding`E Ait Gayrimenkulleri Eğitime Hizmet İçin Tahsis Ederken, Hiç Bir Siyasi Yaklaşimim Yok -Basma Üreten Bir Mekanin, İnsan Kumaşi Üretmesi Çok Daha Önemli -Sümer Holding`E Ait İşletmelerde Çalişanlari Mağdur Etmeyeceğiz. Sosyal Devlet İlkelerini Uygulayacağiz. Çalişanlar Hiç Endişe Etmesin
İZMİR (A.A) - 24.11.2000 - Devlet Bakanı Yüksel Yalova, Sümer Holding`e ait gayrimenkulleri eğitime hizmet için tahsis ederken hiçbir siyasi yaklaşımı olmadığını söyledi. Yalova, İzmir Ticaret Odası`nda (İZTO) düzenlediği basın toplantısında, İZTO Eğitim ve Sağlık Vakfı`nın kuracağı İzmir Ekonomi Üniversitesi`ne tahsis edilecek Sümer Holding`e ait İzmir Basma Sanayi`nde çalışanların durumuna ilişkin rasyonel değerlendirmeler içinde olduklarını açıkladı. Özelleştirme uygulamalarından gelen kaynağın büyük bölümünün, bu kapsamdaki kuruluşlara verildiğini belirten Yalova, aktarılan kaynağın, zarardaki kuruluşlar tarafından maaş, idari gider, borç, hammadde temini gibi kalemlerde kullanıldığını anlattı. Yalova, bugüne dek Sümer Holding`e 1 milyar 425 milyon dolar, THY`ye 466 milyon dolar, EBK`ye 360 milyon dolar, ORÜS`e 247 milyon dolar, SEKA`ya 185 milyon dolar, Gemi Sanayii`ne 105 milyon dolar, İsdemir`e 120 milyon dolar, TZD A.Ş.`ye 78 milyon dolar, Turban`a 68 milyon dolar ve diğer kuruluşlarla beraber toplam 3.1 milyar dolar kaynak aktarıldığını bildirdi. Yalova, söz konusu kuruluşların 1999 yılı sonu itibariyle birikmiş zararlarının 9 milyar dolar, aynı kuruluşların rehabilitasyonu için gerekli kaynağın ise 3.5 milyon dolar olarak hesaplandığını kaydetti.
EN ÖNEMLİ SIKINTI, ZİHNİYET SORUNU;
Özelleştirmede karşılaştığı en önemli sıkıntının zihniyet sorunu olduğunu ifade eden Yalova, şöyle dedi: Türkiye`de işadamı olmak, üreten insan olmak, istihdam yaratmak zaman zaman suçmuş gibi algılanıyor. 1980`li yıllarda Margaret Teacher ile rahmetli Turgut Özal özelleştirme diye ortaya çıkmışlar. Aradan geçen yıllardan sonra İngiltere 120 milyar dolar özelleştirme geliri elde etmiş. Türkiye`nin 2000 yılı özelleştirme hedefi 10 milyar dolar. Bu rakam İngiltere`nin gerçekleştirdiğinin 10`da 1`i bile değil. Türk işadamı vatanseverliğiyle çırpınıyorsa, buna karşın (Bunlar sermaye kesimidir, okul arsası görünce talancıdır) diye suçlayan zihniyet varsa tepeden inmeci, devletten geçinici zihniyeti görmeden bizim bir yere gelmemiz mümkün değil. Telekom`un özelleştirilmesinde hisse oranı değil yönetimin devrinin önemli olduğunu dile getiren Yalova, 2003 yılında dünya telekom tekeli kalkıyor. Globalizasyon diyorsak şark kurnazlığından vazgeçmeliyiz. Çünkü zaman geçerse 2 yıl sonra Kemeraltı girişinde (hazır Telekom var) diye bağırsanız da kimse almaz diye konuştu.
İZMİR BASMA SANAYİ;
Yalova, İzmir Basma Sanayi işletmesinde 52`si memur toplam 735 çalışan olduğunu, bunlarla ilgili düzenleme yapılmadan gayrimenkulün devredilmeyeceğini bildirdi. Biz insan kumaşını tercih ettik diyen Yalova, söz konusu gayrimenkulün devrinden sonra burada basma yerine insan dokunacağını anlattı. Yalova, şöyle devam etti: Biz insan kumaşını tercih ettik. Bu tesiste üretilecek 3 metre kumaş başka yerlerden temin edilebilir. Bize bilgi üreten insanlara ihtiyaç var. İnsan kumaşı çok daha önem taşır. Mal üreten bir mekanın, bilgi üreten mekan olması bizim için çok daha mühim. Bu konuda toplumsal duyarlılığım ve bilincimle hareket ediyorum. İzmir Basma Sanayii`ni ele aldım son 5 yılda nominal değerlerle 5 trilyon lira zarar etmiş. Bu zarar eğitime aktarılsa çok önemli sonuçlar alınır. İzmir Basma Sanayii`ni İzmirli işadamlarına peşkeş çekmiş olmuyorum. İzmir`in yanı sıra Sümer Holding`e ait İstanbul, Bursa ve Aydın`da da tesislerin gayrimenkullerini eğitim hizmetleri için üniversitelere tahsis ediyoruz. İstanbul Beykoz`daki tesisi İstanbul Teknik Üniversitesi`ne, Merinos Yün Sanayi İşletmesi`ni Uludağ Üniversitesi`ne verdim. Sümer Holding`in zarar eden kuruluş olduğuna işaret eden Yüksel Yalova, bu zararda, çalışanların bir sorumluluğu bulunmadığını, özelleştirmeyle ortaya çıkacak sonuçtan da çalışanların mağduriyet yaşamaması için önlemler aldıklarını bildirdi.
Yalova, Sümer Holding`de çalışan işçilerin maaşlarıyla vali, hakim, öğretmen, öğretim üyesi gibi kamu görevlilerinin maaşlarını karşılaştırarak, şunları kaydetti: Dün yürüyen basma işçilerinin haklı olarak sorduğu soru (Peki biz ne olacağız)ı ben de düşündüm. Bugün gelinen sonuçta onların kusuru yok ve dolayısıyla sosyal devlet ilkeleri gereği neyse onu yapacağız. Çünkü bu insanların, işletmelerin zarar etmesinde suçu yok. Emekliliğini hak eden işçiye ayrıl diyeceğiz. Emekliliği dolmamışsa bunların bir kısmını devlet memuru yapacağız. Sümer Holding`den emekli olan 25 yıllık düz işçiye 16.5 milyar civarında para ödüyorum, helalı hoş olsun. Öte yandan bir öğretmen 7 milyar alıyor. Alın teri önünde saygıyla eğiliyoruz. Devredilen işletmelerde çalışanlarla ilgili düzenlemeler yapılıncaya kadar bu kuruluşta çalışacaklar.
BEN GÖREVİMİ YAPTIM
Yalova, İzmir Basma Sanayi arsasını İzmir Ekonomi Üniversitesi için devretmesinin ardından kendisine İzmir`e katkı ödülü verildiğini hatırlatarak, bunu yadırgadığını söyledi. Yalova, bakanların ülkeye hizmet etmelerinin görevleri olduğunu belirterek, Türkiye`de kavramlar alt üst oldu. İzmir`e bir bakan hizmet yaptığı için ödül verilmez aslında. Çünkü ben görevimi yaptım. Ben ülkenin üniversite gençliğini düşüneceğim. Her kim ki vatandaşın verdiği vergiyle karnını doyuruyorsa halka ve memlekete hizmet etmek zorunda diye konuştu.