"Merkez Bankamız güçlü tepki vermeye devam edecek"
Başbakan Yardımcısı Şimşek, Merkez Bankası'nın güçlü bir tepki verdiğini, vermeye devam edeceğini söyledi.
Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Türkiye'nin piyasalarla inatlaşmayacağını, Merkez Bankası'nın güçlü bir para politikası tepkisi verdiğini, gerekirse sadeleşme dahil ilave adımlar da atılabileceğini söyledi.
TL dolar karşısında son bir kaç haftada sert değer kayıpları yaşadı ve dolar/TL 4.9290 seviyesini test ederek tarihi zirvesini gördü. TCMB TL'de yılbaşından beri değer kaybının yüzde 20'yi aşması sonrası bir dizi döviz likiditesi rahatlatıcı önleminin yanında 300 baz puanlık faiz artışına gitti.
NTV televizyonunun canlı yayınında konuşan Şimşek, "TCMB para politikasında güçlü tepki verdi, vermeye devam edecek. TCMB'nin spekülatif saldırılara eli kolu bağlı değildir. Hükümetin tam desteğine sahiptir. TCMB ne gerekiyorsa yapacaktır" dedi.
Son dönemde piyasalarda yaşanan hareketlerin sadece Türkiye'ye özgü olmadığına da dikkat çeken Şimşek, doların tüm gelişmekte olan ülke para birimleri karşısında değer kazandığını, ABD faizlerinin "kritik bir eşik olan" yüzde 3'ü aştığına dikkat çekti. Şimşek, buna karşın Türkiye'ye özgü endişelerin de farkında olduklarını belirtti.
"TCMB çok güçlü bir tepkiyle, gerektiğinde devamı gelecek bir tepkiyle, bağımsız olduğunu gerektiğinde gerektiğini yapacağını ortaya koydu" diyen şimşek, "Bir aydan az sürede seçim aradan çıkacak ve Türkiye çok güçlü şekilde pozitif ayrışacak. İlave yeni dış kaynaklı birtakım hususlar ortaya çıkmaz ise 10 gün içinde atılan (faiz) adımı etkili oluyor. Geçmiş deneyim bunu gösteriyor" dedi.
TCMB'nin adımlarının ne zaman etkili olacağına yönelik bir soruya ise Şimşek, şöyle yanıt verdi:
"TCMB geç de olsa çok güçlü bir adım attı. Bu adım etkili oldu. Bazen hemen akabinde piyasanın normalleşmesi bekleniyor. Ancak öyle olmuyor. Arz talep dengesinin yeniden patikaya oturması zaman alıyor. Adım etkili. Adımın kısmen etkisini sınırlayan dün bir-iki gelişme var. Bir tanesi Halk Bankası'na ilişkin yalanlar... Halkbank bunu yalanladı...(Ceza olarak) 49 milyar dolardan bahsediliyor ki tamamen uydurma bir haber; ancak ister istemez etkili oluyor" dedi.
Şimşek, etkiyi sınırlayan bir diğer gelişmenin ise ABD'nin dün bazı İran şirket ve vatandaşlarına yönelik yaptırımlara Türk şirketlerinin ismini de eklemesi olduğunu belirtti.
LONDRA'DA ENDİŞELERİ GİDERECEĞİZ MESAJI VERİLECEK
Önümüzdeki hafta yapılacak Londra ziyaretinde verilecek mesajlara ilişkin bir soru üzerine ise Şimşek, "Türkiye piyasalarla inatlaşmayacak. Yatırımcıların tedirginliklerini anlıyoruz. Gerekli adımları atıyoruz, atmaya devam edeceğiz" dedi ve ekledi:
"Mesajımız çok net olacak. 'Endişeleri anlıyoruz, gidermek için para politikasında normalleşme, sadeleşme dahil olmak üzere süreç devam edecek.' Maliye politikasında Türkiye'nin güçlü duruşu var, bu devam edecek. Burada en ufak bir ödün vermeyeceğiz. Cari açığımız var; bütçe açığına ikiz açığa tolerans göstermeyeceğiz... Gündemimizde vergi artışı ve yeni vergi yok."
OHAL uygulamasının yatırım girişini kısmen etkilediğini belirten Şimşek, bunun terörle mücadele için bir gereklilik olduğunu ve bu sayede turizm sektöründeki toparlanmayı yaşandıklarını belirtti.
Firmalardan geri ödeme kapasitesi olanların döviz ile borçlanacağını belirten Şimşek, "KOBİ'lere ilişkin kısım devreye girdi, aynı şeyi büyük firmalara da yapacağız. Bu reform ortalık yatışınca başlı başına Türkiye'nin notunu iyileştirmeye ve kırılganlığı azaltmaya yeterlidir" dedi.
Bankacılık sektörünün bir şok etkisinde bile küresel benzerlilerinin iki katı olan yüzde 15 sermaye yeterlilik seviyesine sahip olabildiğine dikkat çeken Şimşek, "Şu anda problemli kredilerin oranı yüzde 2.9; bunun da yüzde 75'ine ilişkin genel karşılık var" dedi ve ekledi:
"Bankacılık sektörü sağlam olmaya devam ediyor, kamu maliyesi güçlü; gelişmelere bakınca gerçekten realiteden kopuk bir durumla karşı karşıya kalıyorsunuz. TL'nin reel efektif bazda geride kalması gerçeklikten kopuşu ifade ediyor."
"Maliye politikasındaki endişeleri gidermek için yatırımcılarla diyaloğa gireceğiz ve önümüzdeki 1-2 hafta içinde bunun da güçlü yansımasını göreceğiz" diyen Şimşek "Dalgalı kur rejiminde TCMB'nin bağımsızlığından, kurala dayalı piyasa ekonomisinden asla ve asla geri adım atılması gündeme gelmedi, tartışılmadı tartışılmayacak."
Şimşek mali disiplinden taviz verilmeyeceğini de sözlerine ekledi.