Kamu Bankaları Özelleştirmesine Destek
Kamu bankalarının özelleştirilmesine hem kamu, hem de özel sektör bankalarının yöneticileri tam destek verdi.
Türkiye Bankalar Birliği`nin üst düzey banka yöneticileri arasında gerçekleştirdiği anket, kamu bankalarının özelleştirilmesinin gerekliliği konusunda sektörde tam bir görüş birliği olduğunu ortaya koydu. Ankete katılan 120 yöneticiden 112`si bu bankaların özelleştirilmesinin şart olduğunu bildirirken, 7 banka yöneticisi çekimser kaldı, yalnızca bir banka yöneticisi ise özelleştirmeye karşı çıktı.
Kamu bankalarının genel durumu, özelleştirmeyi geciktiren ve engelleyen nedenler, özelleştirme süreci ve yöntemleri konularında kamu ve özel sektör bankacıları arasında önemli görüş farklılıkları olmadığı dikkati çekti. Ancak, bazı önerilerin benimsenme derecelerinde bankacı grupları arasında istatistiksel farklar olduğu görüldü.
Her iki bankacı grubu da kamu bankalarının özelleştirmelerinde yaşanan gecikmeyi, siyasi iktidarlar ile kredi, ihale ve reklam alanlar gibi kamu bankalarından yarar sağlayanların engelleyici tavrina bağlıyor. Bankacılar, özelleştirmenin önündeki en büyük engeli yeterli kararlılık göstermeyen siyasi otoriteler ve kamu bankalarından çıkar asğlayan gruplar olarak görüyorlar.
Özel sektör bankacıları, gecikmeden dolayı siyasi iktidarları daha fazla sorumlu tutuyor. Özel banka yöneticileri, kamu bankalarından çıkar asğlayanların sorumlu olduğu görüşünü de daha yüksek oranda destekliyor. Ancak kamu bankacılarının, bu bankaların özelleştirilmesindeki gecikmeler nedeniyle siyasileri ve çıkar gruplarını daha düşük oranda sorumlu tuttuğu dikkati çekiyor. Kamu bankalarının özelleştirilmesinin bu bankaların ölçek büyüklüğü nedeniyle geciktiği görüşü, kamu bankacılarında daha ağır basıyor.
Hukuksal altyapının eksikliği, ideolojik olarak banka özelleştirmelerine karşı çıkanlar, üst düzey bürokratların direnci ve sermaye piyasalarının yeterince gelişmemiş oluşu gibi görüşler ise gecikmenin nedeni olarak sınırlı destek gördü. Banka çalışanlarının direnci ve yeterli talebin olmaması gibi nedenle rde önemli olarak görülmedi.
Her iki bankacı grubu, alıcının bilinen ve saygın bir kurumsal kimliğinin bulunması, nihai teklif öncesi alıcıların ön elemeye tabi tutulmaları ve özelleştirme sonrası alıcının bankayı yeniden yapılandırmaya yetecek finansal güce sahip olması gerektiği konularında birleşiyorlar.
Özel banka yöneticileri, alıcının saygın ve bilinen bir kurumsal kimliğinin bulunması görüşüne, kamu bankacılarından daha fazla önem veriyor. İhale ile blok satışın geçerli bir yöntem olduğu ve çalışanlara bir kısım hisse verilmesi görüşleri de her iki bankacı grubundan kısmen destek görüyor.
Kamu bankalarının alacak grupların mesleki veya bölgesel bir ortak girişim olması gerektiği görüşüne, kamu bankacıları istatistiksel olarak anlamlı bir biçimde diğer gruba göre daha fazla destek veriyor.(ANKA)