İşte Türkiye’nin petrol kralı
<ımg hspace="10" vspace="5" align="right" src="https://image.hurimg.com/i/hurriyet/75/0x0/66cf6b2c601c04688fbe0ded.jpg">Adıyaman, Diyarbakır ve Adana’da günde ortalama bin varil petrol üreten Sayer Group’ta bin kişi çalışıyor. Yarısı yurtdışı sondaj müteahhitli-ğinden olmak üzere 100 milyon dolar ciroya ulaşan şirketin patronu Ecvet Sayer, şu anda Irak sınırına 700 metrede umutlu bir arama faaliyeti de sürdürüyor.
ımg>TÜRKİYE’de devlet ve yabancı sermaye dışında güçlü bir ‘yerli petrol arama sektörü’ yok. Birkaç yerli şirket bu alanda mücadeleye devam ediyor. Halen Adıyaman, Diyarbakır ve Adana’da petrol üreten Sayer Group’un patronu Ecvet Sayer, Irak sınırına 700 metre mesafede de arama yapıyor.
Hürriyet Gazetesi`nden Sadi Özdemir`in haberine göre; Sayer’in şirketlerinde bin kişi çalışıyor ve grup, yarısı yurtdışı sondaj müteahhitlik hizmetlerinden olmak üzere 100 milyon dolar ciroya ulaşmış durumda. Kendi kuyularında günlük bin varil petrol üretimine ulaşan (25-30 milyon dolarlık üretim) Ecvet Sayer şöyle konuşuyor:
BABADAN PETROLCÜ
Babam rahmetli Oyman Sayer 1950’lerin sonunda başlamış bu işlere. Bu yüzden de petrol arama ve üretiminde duayen isimlerdendi. ABD’li Alaaddin Middle East Ltd’de mali işlerde başlamış ve zamanla Genel Müdür, Mümessil ve ortak olmuş. Alaaddin Ltd., 1970 ve 1980’lerde çok ünlü bir şirketti. Petrol arama ve üretimi, sondaj müteahhitliği yapıyordu. Babam Alaaddin’de çok zorluklarla karşılaşmış çünkü o zamanlar bu işte özel sektör hiç yokmuş. Kendisi Güneydoğu’da çok çalıştı. Biz 8-9 ay babamızı görmezdik. ‘Babasız büyüdük’ diyebilirim. İlkokul bittikten sonra da her yaz sondaj kamplarına gider babamızla kalırdık. Ben ve kardeşim bu işe böyle bulaştık.
BİZ DE YAPABİLİRİZ
1998’de Alaaddin Ltd.’de ‘riski alan, sermayeyi koyan biziz’ dedik ve kendimiz aynı alanda Adıyaman’da Güney Yıldızı A.Ş.’yi kurduk. Böylece, tamamı yerli olan bir arama, üretim ve müteahhitlik hizmeti veren yapı oluştu. Kardeşim Alaaddin Ltd.’deki ortaklığımızı sürdürüyor. Ben bağımsız bir yapı olarak devam ediyorum. Başlangıçta Alaaddin’in taşeronu gibiydik ama sonra işimizi büyüttük. Ayrı yapılar olarak bazı konularda ortaklıklar yapabiliyoruz.
YURTDIŞINDA MÜTEAHHİTLİK
Ciddi bir sondaj makinesi ve teçhizat birikimimiz oluştu. Şu anda 16 adet sondaj kulesi olan bir şirketiz ve 1000 kişiye yakın personelimiz bulunuyor. Bunların 700 kadarı Güneydoğu’daki kuyularımızda çalışıyor. Şu anda Adana Karaisalı’da 1, Adıyaman’da 3, Diyarbakır’da 3 sahada petrol çıkarıyoruz. 11 gravite de var, 41.5 gravite de. Türkiye’de bir çok yeni keşfe imza atıyoruz. Mesela 2008’de Bismil’e bağlı Arpatepe köyünde yaptığımız sondajda ilk kez kumtaşından yüksek kalitede petrol üretme imkanı bulduk. Türkiye’de genellikle kireç taşı ve çatlaklı sistemlerden petrol çıkarılır.
Silopi’de umutlu arayış
Şu anda Silopi’de, Irak sınırına 700 metre kadar yakın yerde tamamen kendi imkânlarımızla petrol arıyoruz. Çok zorlu bir jeolojik yapı var. Belki ek süre de talep edeceğiz. Buraya şu ana kadar 10 milyon dolar harcadık. 3 bin 500 metreye kadar ineceğiz. Eğer imkan olursa 6 bin metreye kadar da ineriz. Orada bir keşif olursa, Türkiye için çok önemli. Irak, Suriye, Türkiye için kesişme noktası ve üç ülkedeki şirketler bu sondajı yakından izliyor. Ayrıca Adıyaman’da bir başka sondajımız da sürüyor.
‘Var da çıkarmıyorlar efsanesi’ doğru mu
SAYERGROUP Yönetim Kurulu Başkanı Ecvet Sayer, “petrol var ama çıkarmıyorlar” şeklindeki cümlenin doğru olup olmadığına dair soruyu şöyle yanıtlıyor: “Türkiye genelinde petrol olma ihtimali yüksek yerlerin sadece yüzde 2’sinde arama yapılabilmiş durumda. En çok petrol olduğu tahmin edilen Güneydoğu’da da arama oranı yüzde 20’de kalıyor. Asıl sorun arama konusunda bir sektör oluşmaması. Hiçbir engel yok ama teşvik de yok. Bu yüzden arama ve üretimde çok az Türk şirketi var. Çünkü iş çok masraflı ve çok riskli. Petrolü bulamazsanız bütün harcama çöp oluyor. Büyük Türk şirketleri bu işe girmiyorlar. Onlar enerji denilince sadece rüzgar ve güneşe yatırım yapıyorlar. Çünkü hemen enerji üretip devlete satmak çok daha kolay geliyor onlara. Çok petrol bulmak için çok arama ve tabii olarak da çok büyük sermayeler gerekiyor. Ben son dönemde siyasetin gündemindeki Güneydoğu için ‘çözüm sürecinin’ başarılı olması halinde petrol aramalarının büyük ivme kazanacağını düşünüyorum. Kısa sürede Türkiye’deki petrol üretimi 5 kat artabilir. Bölge şu anda güvenlik riski taşıyor ve kimse bu kadar riskli bir yapıda yatırım yapmak istemiyor. Oysa Türkiye’de üretilen petrol ülke tüketiminin sadece yüzde 7’sini karşılıyor.”