Işıkara: Deprem Bilinci Yüksek Toplum Olmak Zorundayız
Araştırma Enstitüsü Başkanı Işıkara: -``Deprem Bilinci Yüksek Bir Toplum Olmak Zorundayız`` -``Ne Zaman İstanbul`Da Bir Deprem Yaşadık, Ankara`Da Hissettik, Ondan Sonra Depreme İlgi Duyduk`` -``Zorunlu Deprem Sigortası`Na Toplum Olarak Sahip Çıkmalıyız``
ANKARA (A.A) - 02.11.2000 - Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara, Türkiye`nin deprem kuşağında yer alan bir ülke olduğunu hatırlatarak, ``Deprem bilinci yüksek bir toplum olmak zorundayız, çünkü bir deprem ülkesinde yaşıyoruz`` dedi. Işıkara, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı çalışanlarına, Bakanlık Konferans Salonu`nda ``Deprem`` konulu bir konferans verdi. Prof. Dr. Işıkara, amacının toplumu başka bir platforma taşımak olduğunu belirterek, ``Bu platform ile afetin bizi yönetmesi yerine, bizim afeti yönetmemizi sağlamayı amaçlıyoruz`` diye konuştu.
Depremde meydana gelebilecek olası kayıpların azaltılması için afet yönetiminin gerekli olduğuna işaret eden Işıkara, afet yönetiminde hazır olma, risk azaltma, müdahale ve kurtarma olmak üzere 4 ana faktörün bulunduğunu anlattı. Işıkara, doğal afetin deprem olması durumunda hazır olma kavramının içinde halkın ve kamunun eğitiminin yer aldığını kaydederek, eğitim kavramının önemine dikkat çekti. Risk azaltma kavramında depremin etkisinin göz önüne alınarak düzenlenmiş şehir, bölge ve arazi kullanım planlarının, bina ve alt yapıların depreme dayanıklı olarak proje edilmesi ve inşası, depreme direnci zayıf olan binaların takviyesinin yeraldığını kaydeden Işıkara, ``Bunlar yapılmış olsaydı, 17 Ağustos, 12 Kasım ve Erzincan`da, Dinar`da yaşanan acıları görmezdik. Biraz da onların nedeni biziz. Artık deprem güvenli konut kavramına hepimizin sahip çıkması gerek`` diye konuştu.
Işıkara, müdahale kavramının içinde öncelikle deprem master planın yer aldığını belirterek, mümkünse acil müdahale ve erken uyarı sistemlerinin bulunması gerektiğini söyledi. Kurtama kavramında ise deprem sonrası için acil yardım, kurtarma ve enkaz kaldırma hizmetlerinin düzenlenmesinin, halkın boşaltılmasının hazırlıklarının bulunduğunu kaydeden Işıkara, ``Bu 4 adıma hepimizin sahip çıkması gerekiyor`` dedi.
-``DEVLETİN ATTIĞI 2 ÖNEMLİ ADIM VAR``-
Işıkara, yaşanan deprem felaketlerinden sonra devletin attığı 2 önemli adımın bulunduğunu ifade ederken, bunlardan birinin Türkiye Acil Durum Genel Müdürlüğü`nün kurulması, diğerinin ise zorunlu deprem sigortası olduğunu söyledi. Prof. Dr. Işıkara, Genel Müdürlüğün görevinin ülke güvenliğini etkileyecek ölçüde tüm afetlere dönük ülke genelinde acil durum etkin şekilde gerçekleşmesi için gerekli önlemleri almak, acil durum ve kurtarma faaliyetleri ile ilgili kuruluşlar arasında koordine sağlamak olduğunu söyledi. Zorunlu Deprem Sigortası kavramı ile az bir primle önemli bir sigorta teminatına sahip olunacağını kaydeden Işıkara, bu uygulama ile devletin ev yapma yükümlülüğünün ortadan kalkacağını söyledi.
Işıkara, devletin kaynak yaratma amacı ile bedelli askerlik uygulaması başlattığını, cep telefonlarına zam konulduğunu anlatırken, şöyle konuştu: ``Ancak, zorunlu deprem sigortası, vergi değildir. Vergi devletin aldığı gelirdir ve devlet onu istediği gibi kullanır. Oysa sigorta halkın sigortası ve teminatıdır. Uygulama ile deprem sonrası rehabilitasyonlar sigortadan karşılanacak. Dolayısıyla zorunlu deprem sigortasına toplum olarak sahip çıkmalıyız.``
-``KEŞKE DEPREME İLGİMİZ DAHA ÖNCE BAŞLASAYDI``-
Işıkara, Türkiye`de depreme ilginin oluşması için İstanbul`da, Marmara Bölgesi`nde bir depremin yaşanıp, Ankara`da hissedilmesi gerektiğini kaydederken, ``Biz Erzincan, Dinar depremine uzaktan baktık. Biz ne zaman depremi İstanbul`da yaşadık, Ankara`da hissettik o zaman eyvah dedik. Orada yaşayanlar insan değil miydi? Keşke o ilgimiz çok daha önce başlasaydı`` dedi. Dünyada depremle ilgili yasa koyan 2. devletin Türkiye olduğunu da ifade eden Işıkara, ``Ama hiç uygulamayan da tek ülkeyiz`` dedi. Işıkara, sanayi ve ticaretin sürdürülmesinin çok önemli olduğunu kaydederken, bu konuda da Sanayi ve Ticaret Bakanlığı`na görevler düştüğünü söyledi. Ahmet Mete Işıkara, ``Sanayi Bakanlığı, sanayicileri gereken tedbirleri alması konusunda yazılı olarak uyarmalı`` dedi.