17 Aralık operasyonunun maliyetini açıkladı
Başbakan Yardımcısı Babacan, yolsuzluk ve rüşvet iddiaları üzerine başlatılan 17 Aralık operasyonunun maliyeti ile açıklamalarda bulundu. 17 Aralık`ta başlayan sürecin dünyada ve Türkiye`de yakından takip edildiğini aktaran Babacan, Bizim hükümet olarak 3 Y ile mücadelede çok kararlılığımız var dedi ve bu 3 Y`nin `yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklar` olduğunu söyledi. Bugüne kadar yolsuzlukların üzerini kapatmadık diyen Babacan, Özellikle geçen hafta başlatılan ikinci tablonun aktörlerine bakıldığı zaman vahim bir tabloyla karşı karşıya olduğumuz görünüyor dedi. Yargı içerisinde emir komuta zincirinin dışında bir yapılanma olduğunu söyleyen Babacan, operasyonun hükümeti hedefliyor gibi gözükmesine rağmen Türkiye`nin istikrarını hedeflediğini kaydetti.
BORSADAKİ ŞİRKETLERİN DEĞERİ 49 MİLYAR DOLAR DÜŞTÜ
Borsada 17 Aralık-27 Aralık sürecinde halka açık şirketlerin değerinin 270,906 milyar dolardan 221,572 milyar dolara geriledğini belirten Babacan, Sadece halka açık şirketlerinpiyasa değerinde 49,3 milyar dolarlık değer kaybı söz konusu dedi. Cnbc-e televizyonuna konuşan Babacan, 15 günlük kaybın üçte birinin tek günde telafi edildiğini söyledi. Döviz piyasasında ise 764 milyon dolar çıkış olduğunu kaydeden Babacan, bunun 110 milyon dolarlık kısmının ise Pazartesi geri döndüğünü aktardı. Son 15 günde yabancılar borsada 238 milyon dolar sattı diyen Başbakan Yardımcısı, bu miktarın 85 milyon dolarının hafta başında geri geldiğini söyledi. Babacan, operasyonu düzenleyenlerin tarafında Hükümet gitsin de ne olursa olsun gibi bir yaklaşım var dedi.
HALKBANK`A KARŞI GIPTA VAR
Babacan, genel müdürü gözaltına alınan Halkbank`ın pek çok rasyoda ortalama üzeri performansa sahip olduğunu söyledi. Dünyanın hiçbir bankası İran`la ticaret için güveni oluşturamadığı için Halkbank`a gelip Benim yerime İran`la ticaretimi yönet dediklerini söyleyen Babacan, Halkbank hem uluslararası hem ABD hem İran`ın güvenini kazanıp finansmanı yöneten tek banka, içeride Halbank`a yönelik gıpta var dedi.
GENEL MÜDÜR İÇİN KARAR VERMEDİK
Halkbank`ın kendi işlemlerine, tüzel kişilğine yönelik bir iddia söz konusu değil. Genel müdür üzerinden banka yıpratılmak isteniyor ifadelerini kullandı. Halkbank`ın genel müdürünün görevden alınması için bir çalışma olup olmadığı sorulduğunda Babacan, Birkaç aday var. Henüz net karar vermedik ama çalışmalar var dedi.
Babacan, SPK`nın halka açıklık açısından, BDDK`nın ise bankacılık açısından durumu izlediğini söyledi. Babacan, SPK bana, 17 ülkeden bilgi ve belge toplama sürecinin devam ettiğini aktardı dedi.
MİNİ DARBE GİRİŞİMİ
Yabancı yatırımcıların baktıkları tek meselenin Ak Parti kontrolde mi yoksa Türkiye başıboş bir döneme mi gidiyor? olduğunu söyleyen Babacan, Bu durumu e-bildiride yaşadık, parti kapatma davasında yaşadık. Askeri müdahale riski ve yargı darbesi riski yaşadık. Yargı ve polis içerisindeki bu son oluşumların, artık darbe diyemeyeceğiz ama mini darbe girişimini, yabancı yatırımcılar bununla ilgileniyor dedi. Babacan, Yabancılar birkaç hafta içinde işimizin başında olduğumuzu görecekler ifadesini kullandı. Başbakan Yardımcısı, Yabancı yatırımcıya `Devlette bir sorun mu var?` sorusunu sordurtmayız dedi ve Bu güven ortamının erozyona uğramasını önlemek için her şeyi yaparız dedi.
BÜYÜME HEDEFİNİ REVİZE ETMEYE GEREK YOK
2014 büyümesini biz yüzde 4 olarak öngörmüştük. Biz bunu öngörürken dış dengemizle ilgili konular, bununla ilgili alacağımız tedbirleri de alarak bunu öngörmüştük dedi ve BDDK`nın aldığı tedbirlerin de buna dahil olduğunu söyledi. Fed`in varlık alımında azaltıma gideceğinin ve likiditenin eskisi kadar bol olmayacağının da bu tahmine dahil olduğunu aktaran Babacan, 2014 büyüme tahminini revize etmeye gerek yok dedi.
HERKES KURDA HAREKETLİLİĞE HAZIR OLMALI
Dalgalı kur rejiminde kur hareketlerine karşı hazırlıklı olması gerektiğini söyleyen Babacan, Kurda iniş de olabilir çıkış da olabilir. Herkesin de buna hazır olması lazım. Hazine`nin döviz cinsinden borcu kalmadı hatta artısı var. Bankalar ne kadar döviz borcu varsa o kadar döviz alacağı var. Bu yüzden kur inse de çıksa da etkilenmiyorlar. Tüketicilerin de döviz cinsinden borçlanmlarını yasakladık dedi. Reel sektörün ise ancak döviz geliri olduğu takdirde döviz cinsinden borçlanabildiğini kaydeden Babacan, bu kuralın dışına çıkan reek sektör firmalarının da olabileceğini söyledi.
MB FAİZ ARTIRIMINA GEREK GÖRMÜYOR
Merkez Bankası`nın bugün içinde bulunduğumuz şartlar altında faiz artırımına gerek görmediğini söyleyen Babacan, Kendi kararlarıdır, gerekeni yaparlar dedi. Cari açığa bakarken Türkiye`nin toplam dış borcunun sürdürülebilirliğine bakmak gerektiğini söyleyen Babacan, Biz o sorunu çözmüş durumdayız. Tüm devletin borcunun milli gelire oranı çok düşmüş durumda. Kriz döneminde bile yüzde 45`ten yüzde 36`ya indirdik dedi. Bankaların sermaye yeterlik rasyosunun dünya ortalamalarının üzerinde olduğunu söyleyen babacan, Türk bankalarında Basel`in öngördüğü sermayenin iki misli sermaye var dedi.
YÜZDE 4-5`LİK CARİ AÇIĞI TAŞIYABİLİRİZ
Dış açığın ve dış borcun piyasalar tarafından yakından izleneceğini kaydeden Babacan, Buraya baktığımızda özel sektörü görüyoruz. Türkiye`nin dış borcunun milli gelire oranının artmaması için yüzde 4-5`lik bir cari açık bile Türkiye`nin taşıyabileceği bir cari açık şeklinde konuştu. 2013`te yüzde 7`lik bir cari açık/milli gelir oranı öngördüklerini söyleyen Babacan, önümüzdeki yıl içinse yüzde 6,5 cari açık beklediklerini belirtti ve Kontrolden çıkmış bir durum yok dedi.
KREDİ KARTIYLA KONTÖR SATIŞI YASAKLANIYOR
Kredi kartı kullanımında vade dokuz ayla sınırlandırılmış oldu diyen Babacan, Dokuz aydan daha uzun taksit olmayacak. Buna ek olarak gıda, akaryakıt, kuyum ve telekomünikasyon, yani bu kontör satışı kredi kartıyla yapılamayacak dedi. Telekomünikasyon kalemi kapsamında POS cihazlarının da olduğunu söyleyen Babacan, Elektronikte ise vade dokuz ay dedi.
GELİRLER TAKİP EDİLECEK
Artık bankalarımız önümüzdeki bir yıl boyunca müşterilerinin gelir bilgilerini isteyecekleri. Gelir takibi başlayacak. Tüketicinin taksit ödemeleriyle gelirleri arasında bağlantı kurulacak. Bu henüz devrede değil. Bir yıl takip edeceğiz. Gerçek gelir ilse kağıt üzerinde gösterilen gelir farklılık gösterebiliyor, bu yüzden bir yıl takip edeceğiz. Adım atmaya karar verirsek 2015 başında atacağız. Belki de hiç atmayız şeklinde konuştu. Tüketici kredilerinin makul bir hızla artmasını istediklerini söyleyen Babacan, Önce hak edelim sonra hak ettiğimiz şekilde yaşayalım. 2000 lira peşinat ödeyip 80 bin liralık otomobil alanlar var. Türkiye`de 100 otomobil satılıyorsa 80`i ithal 20`si yerli. 2 bin lirayı zor denkleştirip 80 bin liralık otomobile binmeyelim diyoruz ifadesini kullandı.