Faruk Çelik'ten asansör açıklaması
Çelik, insan odaklı her konunun kendi bakanlığını ilgilendirdiğini kabul ettiğini belirtti
<ımg class="yeniImg" border="0" src="https://image.hurimg.com/i/hurriyet/75/0x0/66cf5511601c04688fbd820d.jpg">
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, insan odaklı her konunun kendi bakanlığını ilgilendirdiğini kabul ettiğini belirterek, “Asansör faciası yaşandığında gözler doğal olarak bize çevriliyor ama, işin doğası gereği Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Sanayi Bakanlığı, Belediyeler, Yapı Denetim Elemanları ve biz olmak üzere çok sayıda kurumu ilgilendiriyor konu. Herkes kendi alanındaki sorumluluğu tam olarak yaptığında sistemin tıkır tıkır işler. İşin her aşamada sorumlusu belli aslında. Kimse topu başkasına atamaz” dedi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, insan odaklı her konunun kendi bakanlığını ilgilendirdiğini kabul ettiğini belirterek, “Asansör faciası yaşandığında gözler doğal olarak bize çevriliyor ama, işin doğası gereği Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Sanayi Bakanlığı, Belediyeler, Yapı Denetim Elemanları ve biz olmak üzere çok sayıda kurumu ilgilendiriyor konu. Herkes kendi alanındaki sorumluluğu tam olarak yaptığında sistemin tıkır tıkır işler. İşin her aşamada sorumlusu belli aslında. Kimse topu başkasına atamaz” dedi.
Sertifikalı işçi zorunluluğu
SON 19 YILLIK ENFLASYON RAKAMLARI İÇİN TIKLAYIN...
Çelik, Hürriyet’e, bakanlığa bağlı Mesleki Yeterlilik Kurumu’ndan verilen mesleki sertifakaların her iş kolu için zorunlu olmasına ilişkin yasal düzenleme yapacaklarını anlattı. hurriyet.com.tr'den Nuray Babacan'ın haberine göre; Çelik, İş-Kur’un verdiği mesleki sertifikaların da bu kurumun çatısı altına alınacağı ve her işverenin sertifikalı işçi çalıştırmak zorunda olacağını dile getirdi. Çelik, bakanlılığının sorumlulukları ile ilgili olarak şunları söyledi: “Sayın başbakana, ‘insan merkezli bir program yapıyorsak, burda en önemli alan, Çalışma ve Sosyal Güvenliktir’ dedim. Bu işin özü, bizim bakanlığımız. Başbakan bakanlıklara yapacağı ziyareti bu nedenle cuma günü çalışma bakanlığından başlatacak. Çalışma hayatıyla ilgili çok önemli düzenlemelere imza attık, bunlardan biri de iş güvenliği yasasıydı. Yasa açısından ciddi bir eksiğimiz yok, belki bir iki rötuş yapacağız. Ancak buradaki sorun, eğitim, bilinçlendirme ve farkındalık yaratma. Herşeyi yasalara koysanız da sonuçta uygulamayla ilgili sorunları ortadan kaldırmak gerekiyor.
Baş sorumlular belli
Teknik olarak denetim görevi konusunda baş sorumlular yapı denetim elemanları ve fenni meshullardır. Bu konuda hiç bir karışıklık yok. Yapı denetim elemanlarının işverenden maaş alması eleştiriliyor, ama bu daha büyük sorumluluk. ‘Ben her aşamada senin adına denetim yapıyorum’ demek. Yüreklere ateş düştüğünde bunun sorumluluğundan kaçabilir mi? İşvedenden maaş alması sorumluluğunu azaltmıyor ki? 10 kişiden az işçi çalıştıran yerlerde denetim elemanlarının maaşını devlet ödüyor. Tamamına kaynak yaratmak o kadar kolay değil.
Bir yılda 3 denetim
Faruk Çelik, taşeronlaşmaya yönelik eleştirilerin haklı yönü olabileceğini belirterek, “Ama inşaat gibi bir sektörde tüm aşamayı müteahhit firmadan beklemek de zordur. Bunun gerekli düzenlemelerini yaparsanız sorunsuz çalışılabilir. Çalışma Bakanlığının yetkisinde olan alan, işçilerin çalışma koşullarıyla ilgili. Ekipmanları tam mı? Çalıştırıldıkları mekanlar yasaya uygun mu? Barınma ve yatakhane koşulları nasıl? Bunları denetliyoruz. En son denetimi bakanlık olarak 4 ay önce yaptık. 20 eksik tespit ettik. 19’u ertesi gün giderilmiş, bir tek işçilerin yatakhanesiyle ilgili çözülmeyen sorun için de para cezası uygulamışız” dedi.
Hergün denetleyemem
Bu inşaatın 2013 yılının haziran ayında başladığını kaydeden Çelik şöyle devam etti: “Biz ilk denetimimizi su basmanında yapıyoruz. 2014’ün eylül ayına geldiğinde 35 kat çıkmış oluyorlar. Yani her ay iki kat çıkılıyor. Bir yılda bizim yaptığımız denetim sayısı üç. Şimdi bu açıdan baktığınızda her gün niye denetim yapmıyorsunuz denemez. O zaman bir milyon 630 işyeri var, Türkiye’de. Benim en az 2 milyon müfettişimin olması gerekir.”
