Çin gerçekten kapılarını açıyor mu?
Ancak sanılanın aksine Çin`in DTÖ`ye üye olması 1.3 milyarlık dev pazarının kapılarını ardına kadar açacağı anlamına gelmiyor. DTÖ`ye giren Çin`in ne kadar liberalleşeceğini anlayabilmek için Çin`in DTÖ anlaşması çerçevesinde üstlendiği yükümlükleri sektörel bazda incelemekte yarar var.
Yabancı yatırımcıların Çin`de ilgisini çeken sektörlerin başında telekomünikasyon geliyor. Ülkede şu an için 43 milyon cep telefonu abonesi var ve bu rakamın 2000 yılı sonuna kadar 70 milyona ulaşması bekleniyor. 2001`den itibaren yabancı cep telefonu operatörleri üç farklı şehirde yerel bir operatörün sadece %5`ine sahip olabilecek şekilde yatırım yapabilecekler. Yabancı operatörlerin 2002`den itibaren on yedi farklı şehirde mevcut operatörlerin en fazla %5`ine sahip olma imkanı doğacak. Bu alanda müsade edilen en büyük ortaklık payı ise Çin`in geneli için geçerli olmak üzere 2004 yılından itibaren %9. Sabit telefonlar açısından bakıldığında ise Çin`de bugün itibariyle 110 milyon telefon abonesi var. 2004 yılından itibaren yabancıların telefon şirketlerine de en fazla %5 oranında üye olma imkanı doğacak.
Büyük perakendecilik konusunda da bazı belirsizlikler sürüyor. Anlaşma gereği 2001 yılından itibaren yabancı yatırımcılar her biri 20.000 m2`yi aşmayacak şekilde 30 mağazaya sahip olabilecekler. Dikkatleri çeken mağazalara ait parking ve depoların bu hesaba dahil olup olmadığı konusunda anlaşmaya bir açıklık getirilmemiş olması. Önemsiz bir detay gibi görünüyor olsa da büyük şehirlerde açılan hipermarketler için parking alanları büyük bir rekabet unsuru oluşturuyor.
Otomotiv konusunda da durum pek farklı değil. Ülkede yılda 570.000 araç üretiliyor ve otomobil parkı 12 milyon araca ulaşmış durumda. Çin ithal araçlara %0 ile %00 arasında değişen gümrük vergileri uyguluyor. DTÖ`nün getirdiği liberalleşme ise 2006 yılına kadar bu vergilerin en fazla %5`e kadar inmesini öngörüyor. Anlaşılan pazarın dev boyutlarına rağmen yakın bir gelecekte Çin`e sıfır gümrükle otomobil satmak mümkün olmayacak.
Dünya çapında büyük firmalar daha DTÖ`yü beklemeden Çin pazarına yerleştiler. Ancak bu firmaların çoğu ileride Çin pazarının bugün açıklanandan daha fazla açılacağı düşüncesiyle böyle bir karar aldılar. Bugün için DTÖ`nün getirdiği liberalleşme, bazı firmaları hayal kırıklığına uğratsa da Çin halen dünyanın en büyük pazarı ve bu gerçeği bilenler Çin`e yatırım yapmaya devam ediyorlar. Bugün için önemli olan her ne pahasına olursa olsun Çin`e gitmekten çok Çin pazarını doğru değerlendirebilmek. (SABAH)