CIA, Ortadoğu`da Geri Döndü
Acil bir zirve sonucunda İsrail ile Filistin arasında varılan anlaşmanın kilit noktaları, ABD Başkanı Clinton ve orada hazır bulunan liderler ya da dışişleri bakanları tarafından saptanmadı. Mısır`ın Sharm el - Şeyh kasabasında Bu noktaları saptayanlar, bir ABD`li üst düzey yetkiliye göre, üçüncü ve çok önemli bir çevreye dahildi. Bu grubun başkanlığını Central Intelligence Agency (Merkezi Haber Alma Örgütü - CIA) başkanı George Tenet yürütüyordu. Grup, İsrail ve Filistinlilerin, Eylül ayının sonlarında başlayan çatışmalardan sonra çöken güvenlik işbirliğini yeniden sağlamayı kabul ettiği bir anlaşma müzakeresi gerçekleştirdi.
Çalışmalarını pazartesi günü akşam 8`de bitiren üçüncü kesime dahil olanlar arasında Batı Şeria`nın güvenliğinden sorumlu Jibril Rajub, ve İsrail Shin Bet iç güvenlik örgütünden Avi Dichter da vardı.
Yapılan düzenlemeler üç tarafın da katılacağı bir güvenlik komitesi oluşturulmasını öngörüyor. Bu komite tarafların girişeceği güvenlik faaliyetlerine nezaret edecek. Böylece CIA Ortadoğu`da barışın tesisi için ABD`nin sergilediği çabaların merkezine yeniden geri getirmiş oluyor. Bazıları tarafından, Soğuk Savaş`ın bitiminden sonra CIA` ye yeni bir rol vermek girişimlerinin sonucu olarak görülen bu rol, ilk kez, İsrail ile Filistin arasında 1998 yılında imzalanan Wye River anlaşmasıyla belirginlik kazanmıştı. Yeni durum 1997 yılının nisan ayında CIA`in başkanlığına getirilen George Tenet`in önerilerinin bir sonucu olarak kabul ediliyor. Çatışmaların giderek kızıştığı bir anda geçen hafta bölgede mevcut üst düzey ABD yetkilisi de Tenet`dı. Tenet, CIA`nin alacağı görevlere ilişkin olarak Wye River anlaşması sırasında kilit bir rol oynadı.
Geçen yıl İsrail başbakanı olan Ehud Barak, ABD`nin ve özellikle de CIA`nin oynadığı rolü kısıtlamak arzusunda olduğunu vurguladı - böylece Filistinlilerlerle doğrudan ilişkiye girebilecekti. Bu yaklaşımın bazı başarıları oldu ancak iki hafta önce durum değişti. Sharm el - Şeyh`deki duruma bakılırsa, CIA`nin hem İsraillilerin hem de Filistinlilerin güvenini kazandığı ve her iki taraf tarafından samimi bir arabulucu olarak görüldüğü göze çarpıyor. Her iki taraf da CIA`nin yardımını talep etti, diyen Mike Mansfield, CIA`nin sözcüsü.
ABD`de yükselen diğer eleştiriler şöyle: Birincisi, CIA analizden ayrılarak, politika formülasyonuna doğru gitmekle suçlanıyor. Buna karşılık olarak Mansfield şöyle diyor: CIA`nin rolü iki taraf arasındaki ilişkileri kolaylaştırmak. Şiddet olayları bitsin diye bunu yıllardan bu yana yapıyoruz. İkincisi, politikaların uygulanmasına karışması CIA`nin esas görevini çarpıtacak ve bölgede olan bitenin analizinde zafiyet başlayacak. Mansfield, İşte bu çok yanlış. Burada aldığımız rolün nesnelliğimize gölge düşüreceği fikrinin oturduğu bir temel yok...Bu ikisi tamamen başka şeyler, diyor.(FİNANSAL FORUM - THE WALL STREET JOURNAL)