Başkan`dan yatırımcılara öneriler...

22.05.2013 - 15:36 | Son Güncelleme :

Ertaş, küçük yatırımcıların kurumsal yollarla borsaya girmelerini tavsiye etti

<ımg hspace="10" vspace="5" align="right" src="https://image.hurimg.com/i/hurriyet/75/0x0/66cf699f601c04688fbe02ef.jpg">SPK Başkanı Vahdettin Ertaş, küçük yatırımcıların kurumsal yollarla borsaya girmelerini tavsiye etti.

Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı Vahdettin Ertaş, Finansal  Okuryazarlık ve Erişim Zirvesi`nde yaptığı konuşmada, Türkiye`nin 2023  yılına kadar 250 milyar dolarlık ulaştırma ve enerji yatırımları  planlandığını belirterek, Aynı zamanda, ülkemizin 2023 yılına kadar  İstanbul`u dünyanın ilk 10 finans merkezinden birisi haline getirme  yönünde bir vizyonu vardır dedi.

Ertaş, yaptığı konuşmada şunları söyledi:

Günümüz finans dünyası, son yıllardaki inovasyon ve  küreselleşmenin etkisiyle, her türlü finansal ihtiyaç ve duruma uygun,  çok çeşitli ürün ve hizmeti sunmaya başlamıştır.

Yeni teknolojiler, elektronik dağıtım kanallarının gelişimi ve  finans piyasalarının her geçen gün daha fazla entegre olması, bireylerin finansal hizmetlere erişimini kolaylaştırmaktadır. Daha bu  hafta sonu gazetelerde okuduğumuz Google`ın, internet sitesi  aracılığıyla bir banka gibi para transferine imkân sağlayacak alt  yapıyı hazırladığı haberi bu gelişmelerin en son versiyonudur.

Ancak bu hizmetlerin önemli bir kısmı, toplumların geneli  tarafından kullanılmak bir yana, anlaşılır olmaktan da uzaktır.

Finansal tüketiciler, her geçen gün bir yenisiyle tanıştıkları ürün ve  hizmetlerin karmaşık yapısını anlamakta zorlanmakta,risk ve getiri  hesaplamasını yapmakta güçlüklerle karşılaşmaktadır.

Bunun sonucu olarak da hem kendilerini hem de ülke ekonomisini  olumsuz etkileyen yanlış ürün ya da hizmet seçimi yapılabilmektedir.

Bireylerin yeterli düzeyde bilgi sahibi olmadan aldıkları finansal  kararlar, sadece kendilerinin zarar görmesine yol açmamakta, aynı  zamanda ulusal ve uluslararası finansal sistemin istikrarınındır.

ABD’de 2008’de başlayan, hemen hemen dünyanın her tarafını etkisi  altına alan, günümüzde etkisi değişik bölgelerde değişik şiddette  devam eden, ne zaman ve nasıl sonlandırılacağı öngörülemeyen küresel  krizin temel sebeplerinden birisi de tüketicilerin yeterli bilgiye  sahip olmadan finansal ürün ve hizmetleri satın almalarıdır.

Bu işlemler bir de borçla finanse edildiklerinde önce bireysel,  sonra sektörel sonra da ülke ve küresel boyutta kriz kaçınılmaz hale  gelmektedir.

İşte bu sakıncaları en aza indirmek amacıyla  tek tek bireylerin  ve sonuçta toplumların finansal eğitimi, önemi giderek artan ve  uluslararası alanda üzerinde her geçen gün daha fazla durulan  konuların başında gelmektedir. OECD, finansal eğitimi tüketiciler ya da yatırımcıları bilgilendirme, finansal ürünleri, kavramları ve riskleri kavrama gücünü artırma, finansal riskler ve fırsatların farkında olma, bilinçli tercihler yapma, yardım için nereye başvurulması gerektiğini bilme ve finansal durumlarını iyileştirme amacıyla eylemlerde bulunma  konularında gerekli bilgi, beceri ve güveni geliştirilme süreci olarak tanımlamaktadır.

Bu tanımdan yola çıkarak finansal eğitimin iki temel amacından söz  etmek mümkündür.  Birincisi finansal ürünler konusunda tüketicilerde farkındalık  oluşturmak, İkincisi tüketicileri bu ürünlerin risk ve getirileri ile  istenmeyen bir durum ortaya çıktığında kullanabileceği yasal hakları  konusunda aydınlatmaktır.

Finansal eğitim, finansal piyasaların gelişimini de  desteklemektedir. Yapılan çalışmalar eğitimli bireylerin daha ucuz ve daha kaliteli  finansal ürün ve hizmet talep ettiğini, bunun da finansal hizmet  sağlayıcıları daha etkin ve verimli faaliyet göstermeye sevk ettiğini  göstermektedir.

Tüketicilerin farkındalık düzeyinin artmasıyla borçluluk  oranlarında azalma, tasarruf oranlarında artış, yatırımcı tabanının  genişlemesi, finansal piyasaların büyümesi ve etkin çalışması ile  toplumsal refahın artması beklenen sonuçların başında gelmektedir.

Bu tespitler yakın zamanda yapılan uluslararası nitelikteki  toplantı ve düzenlemelerde de sıkça vurgulanmaktadır. Özellikle  finansal eğitim, finansal erişim ve finansal tüketicinin korunması  kavramları ön plana çıkmış durumdadır.

Son dönemde alınan G-20 kararları da, bu 3’lü yapıyı içeren bir  ulusal stratejinin geliştirilmesi ve uygulanmasını öngörmektedir.

Avrupa Komisyonu da 2007 yılında almış olduğu bir karar ile tüm AB  üyesi ülkeleri, finansal okuryazarlık konusunda ulusal strateji oluşturmaya davet etmiştir. OECD bünyesinde de bu konuda önemli çalışmalar yapılmakta ve kararlar alınmaktadır. SPK olarak biz de OECD bünyesinde yer alan ve dünya çapında finansal eğitim konusundaki ilkelerin ve uygulamaların belirlenmesi amacıyla oluşturulan “International Network on Financial Education” aracılığıyla yürütülen çalışmalara ülke koordinatörü sıfatıyla aktif olarak katılmaktayız.

Geçen hafta OECD tarafından Prag`da düzenlenen yıllık toplantıda gelecek yıl düzenlenecek toplantının Kurulumuzun ev sahipliğinde  İstanbul’da yapılması kararlaştırılmıştır. Ülkemiz artık pek çok alanda olduğu gibi bu alanda da öncü rol üstlenmiş, SPKurulu da standart ve ilkelerin belirlenmesinde önemli bir rol üstlenmiştir.

Daha geçen hafta Child and Youth Finance International öncülüğünde “Finansal Erişim ve Çocuklar ve Gençler için Finansal Eğitim” konulu toplantı yine Kurulumuzun ev sahipliğinde İstanbul’da yapılmış, toplantıya 102 ülkeden 120’si genç ve çocuk, 407’si yetişkin toplam 527 kişi katılmıştır. Geniş bir coğrafyadan 500’ü aşkın katılım, konunun hem önemini hem de ilginin boyutunu açıkça ortaya koymaktadır.

OECD ilkeleri ulusal koşulları dikkate alan, paydaşları belirleyen ve bunlar arasında işbirliği ve koordinasyonu pekiştiren,genel  farkındalığı artıran bir ulusal stratejinin belirlenmesi yönündedir.

Bu doğrultuda dünyada birçok ülkede ulusal düzeyde finansal eğitim stratejileri belirlenmiş ve hedef kitlelere yönelik çeşitli programlar uygulamaya konulmuştur.

Biz de Sermaye Piyasası Kurulu olarak, ülkemizdeki finansal okuryazarlık düzeyi ile sermaye piyasası farkındalığını artırmaya yönelik çeşitli faaliyetler yürütüyoruz. Kurulumuz öncülüğünde, sermaye piyasalarında yer alan diğer paydaşlarımız ile yürüttüğümüz yatırımcı eğitim seferberliği, 60’ı aşkın üniversitede bilgilendirme seminerleri, ilköğretim ve ortaöğretim öğrencileri arasında son 3 yıldır yurt genelinde binlerce öğrencinin katılımı ile düzenlediğimiz kompozisyon yarışmaları bunlardan bir kaçıdır.

Ülkemiz alınan önlemler sonucunda son on yılda ciddi bir ekonomik kriz yaşamadığı gibi dünya ortalamasının çok üzerinde de bir büyüme hızı yakaladı. Ancak mali kesimin özellikle sermaye piyasası tarafı bu büyümeye aynı hızda cevap veremedi. Bunun pek çok sebebi bulunmasına rağmen bunların içinde finansal okuryazarlığın düşük olması da önemli  sebeplerden birisidir. Ülkemizin sağlıklı yarınları için son derece önemli olan finansal eğitim konusu Hükümetimizce Finansal İstikrar Komitesi`nin gündemine  alındı ve Komiteye üye Hazine Müsteşarlığı, Merkez Bankamız, BDDK ve  TMSF ile birlikte Finansal Eğitim Ulusal Stratejisi ve Eylem Planı  taslağı hazırlandı. Bu çalışmaların koordinasyonu ile ilgili olarak da  Sermaye Piyasası Kurulu görevlendirildi. İnşallah bu yıl içinde de uygulamasına başlayacağız.

Değerli konuklar Türkiye uluslararası derecelendirme  kuruluşlarının da onayladığı yatırım yapılabilir bir ülke konumunda.  Zaten biz böyle olduğunu biliyor ve her platformda da ifade ediyorduk.  Bu not teyidi ile birlikte orta ve uzun vadede sermaye piyasalarımızda önemli bir değişim ve gelişim yaşanacaktır.

Sadece ülkemize gelecek yatırımcı sayısı artmayacak, aynı zamanda ülkemize gelen küresel sermaye daha uzun süreli kalacak, firmalarımız ve Hazinemiz daha düşük maliyetle yabancı kaynak  kullanabilecek, ülkemize gelecek küresel sermaye sadece portföy yatırımları ile sınırlı kalmayacak, aynı zamanda FDI dediğimiz doğrudan yatırımlara da yönelecek, özellikle son dönemde hızlanan 3. köprü, 3. havaalanı, hızlı tren projeleri, liman projeleri, Kanal İstanbul gibi büyük alt yapı  yatırımları ile özelleştirmelerin finansmanına daha uygun koşullarla  finansman sağlanabilecektir.

Ülkemiz 2023 yılına kadar 250 milyar dolarlık ulaştırma ve enerji  yatırımları planlamaktadır. Aynı zamanda, ülkemizin 2023 yılına kadar  İstanbul`u dünyanın ilk 10 finans merkezinden birisi haline getirme  yönünde bir vizyonu vardır.

Bugüne kadar yapılanlar ve ortaya konulan hedefler, Türkiye`nin  artık farklı bir ligde olduğunu açıkça ortaya koymaktadır. Bu yeni  yapıya hem düzenleyici otoritelerin hem sektörde faaliyet gösteren bankalar ve aracı kuruluşlarımızın, hem şirketlerimizin, hem de  yatırımcılarımızın hazırlıklı olmaları gerekmektedir.

Yılbaşında yürürlüğe giren yeni Sermaye Piyasası Kanunu, bu Kanuna dayanılarak hazırlıklarını yürüttüğümüz ikincil  düzenlemeler, ülkemizdeki Borsaların tek bir çatı altında toplanması ve  bünyesine tüm spot ve türev ürünleri, kıymetli madenleri, emtiaları da  alacak şekilde yeniden yapılanması, aracılık ve kurumsal yatırımcı sektörünü yeniden yapılandırma  çalışmalarımız, Sukuk, gayrimenkul sertifikaları gibi faizsiz yeni finansal  enstrümanlar, Finansal Eğitim Ulusal Stratejisi ve Eylem Planı kapsamında  sermaye piyasalarımızın hem arz hem de talep tarafını geliştirmeye  yönelik yapacağımız faaliyetler, sermaye piyasalarımızın gelişimi ve ulusal tasarruf düzeyimizi  artırma yönünde son derece önemli adımlar olacaktır.


Bu haberi okuyanlar bunları da okudu
 
KAPANIŞLAR (BIST)
BUGÜN 1000 TL NE OLDU?
1.000 TL        
BORSA
998 TL        
DOLAR
1.007 TL        
EURO
997 TL        
ALTIN
 
bigpara

Copyright © 2024 Tüm hakları saklıdır.
Hürriyet Gazetecilik Matbaacılık A.Ş.

YASAL UYARI:
Piyasa verileri Foreks Bilgi İletişim Hizmetleri A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. Üye girişi yapılan Canlı Borsa sayfaları haricinde Hisse senedi verileri 15 dk gecikmelidir. Tahvil-Bono-Repo özet verileri her durumda 15 dk gecikmelidir.

Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Bununla beraber gerek site üzerindeki, gerekse site için kullanılan kaynaklardaki hata ve eksikliklerden ve sitedeki bilgilerin kullanılması sonucunda yatırımcıların uğrayabilecekleri doğrudan ve/veya dolaylı zararlardan, kar yoksunluğundan, manevi zararlardan ve üçüncü kişilerin uğrayabileceği zararlardan dolayı Hürriyet Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez.

BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz.