Bakanı Kacır: Nihai hedefimiz tam bağımsız ve müreffeh bir Türkiye
Sanayii ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, “Milli Teknoloji Hamlesi'nde nihai hedefimiz tam bağımsız ve müreffeh bir Türkiye ile kritik teknolojilerde yerli, milli ve güçlü üretim kabiliyeti” dedi.
Sanayii ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, ATO Congerisum'da düzenlenen 6. Verimlilik ve Teknoloji Fuarı'nın açılışında konuştu. Dijital dönüşümü işletmeleri güçlendirecek ve küresel düzeyde rekabetçiliklerini artıracak bir fırsat olarak gördüklerini belirten Bakan Kacır, firmaların dönüşümünü destekleyen ve dijital dönüşüm teknolojilerinde üretim kabiliyetlerini güçlendiren programları hayata geçirdiklerini ifade etti. Bilim ve teknolojide öncü TÜBİTAK’la son 22 yılda dijital dönüşüm alanında 9 binden fazla projeye 54 milyar lira katkı sağladıklarının altını çizen Kacır, “Orta-yüksek ve yüksek teknolojili ürünlerin yerli imkân ve kabiliyetlerle üretimi için hayata geçirdiğimiz Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programımız kapsamında dijital dönüşüm başlığında yetkinliklerimizi güçlendiren ve cari açığımızı 1,8 milyar dolar azaltacak 42 projeyi destekliyoruz. Katma değeri yüksek ürünleri üretmek üzere yola çıkan yatırımcılar için yakın zamanda hayata geçirdiğimiz bir diğer destek mekanizmamız da ‘Yatırım Taahhütlü Avans Kredisi’. Bu mekanizma ile yatırımcılarımıza TCMB ile uzun vadeli ve uygun koşullarda yatırım kredisi imkânı sağlıyoruz” diye konuştu.
Teknoloji ve strateji değerlendirmesi yapacakları 1 milyar lira ve üzeri düzeyde yatırım projeleri için 284 üründen oluşan ‘Stratejik Öncelikli Ürün Listesi'ni ve 261 başlıktan oluşan ‘Teknoloji Alanları Listesi’ni kamuoyuna paylaştıklarını hatırlatan Bakan Kacır, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Önümüzdeki süreçte işletmelerimizin üretkenliğini arttırma ve ülkemizin değer oluşturan üretim gücünü daha da pekiştirme hedefiyle ileri teknoloji ve yüksek katma değere odaklanan yatırımlar için sunduğumuz finansman desteklerini kesintisiz şekilde devam ettireceğiz. Yakın zamanda hayata geçireceğimiz Dijital Dönüşüm Destek Programı, yatırım teşvik sistemimizin ana uygulamalarından biri haline gelecek. Bu program aracılığıyla dijital dönüşüme yönelik yatırımları teşvik mekanizmamızda öncelikli alanlar arasına alacağız. Tabii dijital dönüşümün sunduğu rekabet avantajlarından tam anlamıyla yararlanabilmek adına uluslararası ortaklıkları da önemsiyoruz. KOBİ'ler başta olmak üzere firmalarımızın dijital dönüşüm süreçlerini desteklemek için 8,2 milyar avro bütçeli Dijital Avrupa Programı'na katıldık. Bu program sayesinde işletmelerimize ülkemizde hayata geçirilecek Avrupa Dijital İnovasyon Merkezleri aracılığıyla Avrupa genelindeki gelişmiş altyapılara erişim imkanı sunacak, yatırım öncesi test gerçekleştirme ve yatırımcı bulma desteği sağlayacağız.”
Dijital dönüşüm alanında yürütülen politika ve stratejilerin odağında insan kaynağına dijital yetkinlikler kazandırmanın var olduğunu söyleyen Kacır, “8 model fabrikalarımızla farkındalık eğitimlerinden öğren-dönüş programlarına, proje uygulamadan iş birliği oluşturmaya kadar geniş bir yelpazede işletmelerimizin verimliliğini artıracak programları hayata geçiriyoruz. Önümüzdeki dönemde model fabrika sayısını 14’e çıkaracağız. Üniversite-sanayi iş birliği örneği ‘Sektör Kampüs'te programımızla 93 firmamızı 84 üniversitemiz ile eşleştirdik. Programla üniversite öğrencilerimize yapay zekâ, endüstride dijital dönüşüm ve ileri imalat uygulamaları gibi alanlarda en güncel bilgileri sektör profesyonellerinin katkısıyla öğrenme imkanı sunduk. Bu programı önümüzdeki dönemde Yükseköğretim Kurulumuzla birlikte kalıcı olarak yapılandırmayı amaçlıyoruz” ifadelerine yer verdi.
“TEKNOFEST İLE MİLYONLARCA GENCİMİZE ULAŞARAK, GİRİŞİMCİLİK RUHUNU VE KRİTİK TEKNOLOJİLERDE TAM BAĞIMSIZ TÜRKİYE FİKRİNİ PERÇİNLİYORUZ”
"TEKNOFEST ile milyonlarca gencimize ulaşarak, girişimcilik ruhunu ve kritik teknolojilerde tam bağımsız Türkiye fikrini perçinliyoruz" diyen Kacır, “81 şehirde kurduğumuz ‘DENEYAP Teknoloji Atölyeleri’ ve düzenlediğimiz TEKNOFEST’ler ile insan kaynağımızı erken yaşlardan itibaren inovasyona, dijital dönüşüme hazırlıyoruz. Dijital dönüşüm ve nitelikli insan kaynağıyla beraber girişimciliği verimliliğin bir diğer ana unsuru olarak görüyoruz. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak sağladığımız desteklerle teknoloji ve inovasyon altyapımızı büyütüyor ve güçlendiriyoruz. Her ölçekteki şirkette Ar-Ge ve yenilikler amaçlıyoruz“ diye konuştu.
“22 YILDA SAYILARINI 2’DEN 101’E YÜKSELTTİĞİMİZ TEKNOPARKLARIMIZ BUGÜN 10 BİNDEN FAZLA TEKNOLOJİ GİRİŞİMİNE EV SAHİPLİĞİ YAPIYOR”
Bilişim Vadisi Girişim Sermayesi Yatırım Fonu ile 182 girişime toplam 590 milyon lira yatırım yaptıklarını vurgulayan Kacır, “22 yılda sayılarını 2’den 101’e yükselttiğimiz teknoparklarımız bugün 10 binden fazla teknoloji girişimine ev sahipliği yapıyor. Teknoloji ve İnovasyon Fonu, Bölgesel Kalkınma Fonu, Bölgesel Girişim Sermayesi Fon Çağrıları ve Bilişim Vadisi Girişim Sermayesi Yatırım Fonu ile 182 girişime toplam 590 milyon lira yatırım yaptık. Bu yatırımlar bir kaldıraç etkisi oluşturdu ve böylelikle bu girişimler toplam 23,1 milyar lira sermaye kaynağına erişti. TÜBİTAK Bireysel Genç Girişimci desteğimizle 2 bin 293 teknoloji girişimi kuruldu. Hazine ve Maliye Bakanlığımız ile birlikte başlattığımız Tech-InvesTR programında 4,6 milyar liralı sermayesini harekete geçirdik. Ar-Ge teşviklerimizden yüksek düzeyde yararlanan Ar-Ge merkezleri ile teknopark firmalarımız, yaptığımız düzenleme çerçevesinde erken aşama teknoloji girişimlerine 755 milyon lira ortalıklık gerçekleştirdi. Girişimcilik ekosistemimizi küresel cazibe merkezi haline getirmeyi amaçlayan Turcorn 100 programını başlattık” dedi.
Kacır, 2030 yılına kadar Türkiye’den çıkaracakları 100 bin teknoloji girişimi içinden 100 girişimin milyar dolar değeri aşmasını sağlayacaklarını vurguladı.
“TÜRK GENÇLERİNİN HEDEFLERİNE HUDUT, HAYALLERİNE KISIT GETİRİLMESİNE İZİN VERMEYECEĞİZ”
"Türk gençlerinin hedeflerine hudut, hayallerine kısıt getirilmesine izin vermeyeceğiz" diyen Kacır, “5G teknolojilerinden uçan akıllı mobilite sistemlerine, bataryadan çip teknolojilerine, güneş panellerinden rüzgar türbinlerine, biyo-teknolojik ilaçlardan yeni nesil uydu teknolojilerine, finans teknolojilerinden uzay endüstrisine birçok alanda büyük atılımlar gerçekleştireceğiz. Türk gençlerinin hedeflerine hudut, hayallerine kısıt getirilmesine izin vermeyeceğiz” dedi.
“MİLLİ TEKNOLOJİ HAMLESİ'NDE NİHAİ HEDEFİMİZ TAM BAĞIMSIZ VE MÜREFFEH BİR TÜRKİYE İLE KRİTİK TEKNOLOJİLERDE YERLİ, MİLLİ VE GÜÇLÜ ÜRETİM KABİLİYETİ”
Milli Teknoloji Hamlesi'nde nihai hedeflerinin tam bağımsız ve müreffeh bir Türkiye ile kritik teknolojilerde yerli, milli ve güçlü üretim kabiliyeti olduğunu ifade eden Bakan Kacır, “İlk astronotumuz Alper Gezeravcı’nın Uluslararası Uzay İstasyonu'nda gerçekleştirdiği insanlı ilk uzay bilim misyonumuz gibi ufkun ötesinde programlarla Türkiye Yüzyılı’nı bilim insanlarımızla, girişimcilerimizle ve gençlerimizle birlikte inşa edeceğiz. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde sürdürdüğümüz Milli Teknoloji Hamlesi'nde nihai hedefimiz tam bağımsız ve müreffeh bir Türkiye ile kritik teknolojilerde yerli, milli ve güçlü üretim kabiliyeti. Bu kabiliyeti geliştirmek için düzenlenen ve bugünkü fuarın ana teması olan gelecek için teknolojilerin ülkemizde gelişimi, ilerlemesi ve olgunlaşması amacıyla tüm gayretimizle çalışmaya devam edeceğiz” açıklamalarında bulundu.
Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün ise, özellikle son yıllarda Ar-Ge ve teknoloji yatırımlarına ayrılan kaynağı artırdıklarını vurguladı. Savunma sanayiinin Ar-Ge harcaması 2002 yılında 50 milyon dolar mertebesinde iken, günümüzde bu rakamın 2 milyar doları aştığının altını çizen Görgün, “Savunma Sanayii Başkanlığı olarak bugüne değin 74 Ar-Ge projesini tamamlamış durumdayız, 67 Ar-Ge projesini de yürütme faaliyetlerimiz devam ediyor. Bu projelerin toplam bedeli 10 milyar TL’nin üzerinde bir rakama karşılık geliyor. Bu projelerin etkisi mali büyüklüklerinin çok çok ötesinde” ifadelerini kullandı.
Savunma sanayiinde kullanılan çiplerin bir tırnak ucundan daha küçük olmasına karşın 100 cep telefonundan daha yüksek bir çıkış gücüne sahip olması gerektiğini söyleyen Görgün, şu ifadeleri kullandı:
“Gururla söylüyorum ki haberleşme alanında ülkemiz dünyanın süper ligi seviyesinde yer almakta. Biliyorsunuz Alper Gezeravcı şu an Dünya'ya dönüyor ve geçtiğimiz günlerde birçok kez uzaydan dünyamıza seslendi. Bugün özellikle uydu haberleşme sistemlerinde cep telefonu sinyalinin trilyonda biri seviyesindeki bir sinyali 36 bin kilometreden alıp, işleyip anlamlı hale getiriyoruz. Burada kısaca özetlediğim projelerden çok daha fazlasını sahip olduğumuz derinlemesine mühendislik yetkinliği, detay ve hassas üretim yeteneği, uluslararası kalite standartları ile entegre süreç ve proje yönetim yeterliliği ve çevresel şartlar ile uyumlu sürdürülebilir üretim ilkelerimizle yönetebiliyoruz. Hamdolsun.“