Avrupa`nın Savunması
Avrupa bugün yeni bir çağa giriyor. Bu yeni çağda Avrupa Birliği`ne üye ülkeler kendilerine ait birliklerden bir ordu oluşturacak ve bu ordu AB`nin kararları yönünde hareket edecek. Bu adım, ortak dış siyaset ve güvenlik politikaları izlemek adına gerçekleşen ve uzun bir süreden bu yana devam eden ilerleme çerçevesinde makul gözüküyor.
Bir Avrupa inisiyatifi açısından bakıldığında, bu girişimin başında, Fransa ile birlikte Britanya`nın da olması ender görülen bir ayrıcalık - ve Muhafazakar Parti`deki Avrupa septiklerinin itirazlarına rağmen. Bir Avrupa ordusu, ya da hazır da bekleyen bir güç oluşturulmuyor. ABD`nin bir operasyon kararı, ülkelerin buna katılması zorunluluğu anlamına da gelmiyor. Ayrıca operasyon birkaç üyenin gerçekleştireceği bir şey de değil: Yarın, üye olmayan Avrupalı ülkeler de kendi tekliflerini masaya getirecek. Avrupa`nın yaptığı krizlere karşı etkin bir biçimde yanıt verebilecek bir mekanizma kurmaya çalışmak. AB`nin çevik kuvvetleri için mobilize edilecek olan birlikler, araç ve gereçler ve planlama süreci NATO veya Birleşmiş Milletler`in örgütleyici kurumları tarafından kullanılanın aynısı.
AB üyelerinin sürat ve birlik içinde en önemli hedeflerini yakalamaya çalışmaları, bir kriz sırasında AB gücünün, diğer iki kuruma göre, çok daha hızlı bir biçimde oluşturulabilme olasılığı umudunu ortaya çıkartıyor.
Bazı riskler var. Bunların içinde en büyüğü bağımsız bir Avrupa savunma kapasitesinin ABD`yi yabancılaştırması ve NATO içinde ayrılığa neden olması. Başkan Bill Clinton`ın liderliğinde Washington bu şüphelerden kurtuldu ve kendisini AB`nin bu girişimini desteklemeye adadı. AB`nin bürokratik yapılanmalar ve askeri kapasiteler oluşturarak NATO süreçlerini taklit etmemesi şartı var. Bu gelecekte bir sorun kaynağı haline dönüşebilir. AB`li ülkelerin bazılarının hedeflerinin ne olduğu ve bir sonraki ABD yönetimine ilişkin görüşler bu bağlamda önemli bir konuma yükseliyor. Ancak mevcut durumda AB ve NATO yapılara ilişkin olarak yakın çalışıyor ve iki kurumu mevcut yapıları taklit etmeksizin birbirine bağlayabilecek gibi gözüküyor. AB NATO`nun varlıklarını ödünç almalı. Bunların içinde planlama ve istihbarat gibi bölümler de olmalı. AB inisiyatifinin yararlılığına ilişkin asıl ölçek onun Avrupa savunma kapasiteleri üzerindeki etkisi olacak. Kosova bu kapasitenin, düşürülmüş savunma düzeyinde bile varolması gerekenin altında olduğunu gösterdi.
AB savunma planları askeri reform planları ardında siyasal kaldıraç elde etmenin yollarından birisi - harcamaların daha etkinleştirilmesi ve hatta belki de artırılması
Ancak AB`ye üye ülkelerin bakanlarının yapacakları en önemli şey, kendi sunacakları ile modern silahlar, ulaştırma ve gereksinimini duydukları beceriler arasındaki açığı saptamak olacak. Eğer AB ülkeleri bu açıkları kapatmayı becerebilirse, bu inisiyatif Avrupayı, trans - Atlantik`te mevcut bir dengesizliği ortadan kaldırabilecek derecede önemli bir başarıya imza atmış olacak. (FİNANSAL FORUM - FİNANCİAL TİMES)