Almanya`da Neo-Nazi Nefreti İnternete Yayıldı
Düsseldorf, Almanya - Alman oyun şirketi Phenomedia yöneticileri yaklaşık bir ay kadar önce, can sıkıcı haberler içeren bir e - posta aldı. Mesajda, popüler bir kuş vurma bilgisayar oyunu olan Moorhuhn`un, Amerika`lı aşırı sağ görüşlü Gary Lauck tarafından yeni ve çirkin bir şeye, Nazi Moorhuhn`a dönüştürüldüğü yer alıyordu. Nazi Moorhuhn versiyonunda oyuncular keklik yerine Yahudilere ve azınlıklara ateş etmeye özendiriliyorlardı.
Site, neo - Nazi aktiviteleri yasaklayan Alman kanunlarını ihlal etse de, ABD konuşma özgürlüğü kanunları altında korunduğu için, Alman yetkililerin siteyi kapatmaya gücü yetmedi. Phenomedia, oyunu Web ortamından copyright kanunları yardımıyla kaldırmayı başardı, ancak bu tecrübe şirketin finans yöneticisi Achim Illner`i oldukça sarstı. Masasında bulunan bilgisayarından Webe bir kez daha bakarak oyunun kalktığından emin olmak isteyen Illner geçen hafta, Özellikle kötüydü. Dikkat çekmek için güzel bir araçtı, dedi. Web birçokları tarafından böyle algılanıyor. Alman ve Amerikalı neo - Naziler arasında giderek artan popüler bir enstrüman. Alman federal gizli kurumu Anayasayı Koruma Ofisi`nden Fritz Stepper, Alman aşırı sağ uç görüşlü kişilerin hazırladığı 400 kişisel sayfa biliyor.
Yahudi soykırımını inkar etmek, Nazi ideallerini sürdürmeye çalışmak, Nazi araç, gereç ve aksesuarlarını sergilemek ve hatta Adolf Hitler`in Mein Kampf - Kavgam kitabını okumanın suç olduğu Almanya`da yetkililerin, teoride bu tür aktivitelere müdahale etme yetkisi bulunuyor.
Ancak, sitelerin bir çoğu ABD, Kanada ve diğer yabancı serverlara tescilli olduğundan, Stepper Alman yetkililerin bu siteleri kapatamadığını söylüyor. Ayrıca sitelerin çoğunun isimsiz olarak tescil edilmesi, sitelerin ilk kez kimin tarafından oluşturulduğunun belirlenmesinde yetkililere büyük zorluk çıkarıyor. Neo - nazi inançlarını yaymak amacıyla, Almanca dışında Web domainlerini kullanmak o kadar popüler bir hale geldi ki, ABD`de yaşayan ve kendisini Nazi olarak nitelendiren birisi, Almanlar için yabancı domainlerde sansürsüz Web sitesi edinme methodlarının reklamını yapan bir site oluşturdu. Diğerleri gibi bu site de aynı zamanda, Almanca neo - Nazi propogandası bulunduruyor ve otoriteleri kuşkulandırmadan ek sağ görüş bilgi alma metodları öneriyor. Yabancı bir domain name altında oluşturulmuş bir Almanca lisanı Web sitesi ise, polis bilgilerinizi araştırmaya ya da bilgisayarınıza el koymaya gelirse, ne yapabileceğinize ilişkin ipuçları veriyor. Bir çok sitede üstü kapalı terimlerle, yabancılara ya da Yahudilere karşı nefret mesajları dağıtıyor. Stepper, Alman otoriteleri, interneti kullanan bazı grupları çökertmeyi başardı, ancak her zaman yeniden organize olmanın bir yolunu buluyorlar, diyor.
GİDEREK ARTAN ŞİDDET;
Stepper`ın bağlı olduğu kurum ve Alman federal suç bakanlığı, online iletişimin yaygınlaşmasının, Alman aşırı sağ uç görüşü taşıyan kişilerin organize olma yeteneğini arttırdığı ve kısmen de bu grubun Almanya`da yol açtığı şiddetin artmasına neden olduğuna inanıyorlar. 1990`den 1991`e, aşırı sağ uç görüşlülerin gerçekleştirdiğine inanılan saldırılar beş kat artarak, rapor edilen 849 olay olarak belgelendi. 1991 ve 1998 arasında, bu tür saldırılarda 28 kişi hayatını kaybetti.
Elde edilen son rakkamlara göre, 1998 yılında şiddet saldırılarının sayısı 708`e düştü. Ancak yetkililer vahşiliğin, şiddetin derecesinin artmasından endişeliler: 708 saldırının 16`sı cinayete teşebbüs olayıydı. Bu yıl, aşırı sağcıların yol açtığı bir dizi vahşet ülke geneline dağıldı. Erfurt, Düsseldorf ve Berlin`de sinagoglara saldırılar düzenlendi ve siyahi bir adam Dessau`da dövülerek öldürüldü. Düsseldorf`da yazın meydana gelen altısı Yahudi, on kişinin ölümüyle sonuçlanan bombalı saldırı hala çözülemedi. Yabancılara ve Yahudi mezarlıklarına yönelik saldırılara ise neredeyse her gün rastlanıyor. Hükümet yetkilileri, okul - sonrası programlarla çocuklara şiddet yanlısı gruplardan uzak durma çağrısında bulunmaktan, sağ görüşe dayanan Ulusal Demokrasi Partisi`ni yasaklamaya yönelik girişimlerde bulunmaya kadar geniş bir yelpazede yapabilecekleri herşeyi yapmayı denediler.
İZLEYİCİLERE ULAŞABİLMEK;
Stepper ve diğerlerine göre internet bazlı iletişim, aşırı sağcılara uzaklara erişme, organizasyon ve katılım için düşük maliyet opsiyonları sağladığından özellikle sinsi bir tehlike oluşturuyor. Mevcut durumda Amerikan Yahudi Komitesi ve diğer bazı gruplara güvenlik ve kriminal - adalet danışmanlığı yapan, eski bir FBI görevlisi Steven L. Pomerantz, İnternet onlara da, diğerlerine sağladığı imkanı tanıdı: Bir çeşit seyirci topluluğuna ulaşabilme yeteneği, diyor. Elektronik ortamın aşırı sağ propogandanın arkasında kimin durduğunun belirlenmesini daha da zorlaştırdığını söyleyen Pomerantz, yine de Web sitelerinin öneminin abartılmaması uyarısında da bulunuyor. Alman polis yetkilileriyle aşırı sağ uç görüşü tartıştıkları toplantının ardından Pomerantz, İnsanların davranışlarını nasıl etkileyeceğine ilişkin bir bilgimiz yok. Bir şeye bakmakla, onu özümsemek farklı şeyler, dedi.
ŞİKAYETLER ÜZERİNE;
İnternetin sürekli büyümesi de Alman yetkilileri zor durumda bırakıyor. Hergün kaydedilen binlerce yeni domain ad arasında, bazı neo - Naziler, direkt olarak Alman kanunlarının denetimi altında olan Alman .de domainlerinde bile kendi amaçlarına yönelik domain ad tescil etmeyi başardılar. Bir kaç ay önce, ülke çapında Alman domain adlarının tescilini gözlemleyen Frankfurt`da yerleşik Denic eG yetkilileri, birisinin www.heil - hitlerde adını tescil ettiği uyarısı üzerine alarma geçtiler. Denic sözcüsü Klaus Herzig, Temel olarak bu tür şeyleri yalnızca bize yapılan şikayet başvurularıyla önleyebiliriz. Bir filtre oluşturarak başlangıçtan önlem almak mümkün olamıyor. Hergün gelen taleplerin yoğunluğundan dolayı şirketin tek tek herbirini kontrol etme olanağı yok. Yahudi Soykırımına ilişkin bazı temalar yasal olarak da kullanıldığından filtreler işe yaramamıyor. Örneğin, Almanca`da konsantrasyon kampı anlamına gelen, ww.konzentrationslager.de Web sitesinde, kullanıcılar kamplarda ölenler için düzenlenmiş bir memoryalle karşılaşıyorlar.
Diğer Web sitelerde de bu tür terimler akademik konularda geçebiliyor, dedi. Daha geniş Web site sağlayıcısı America Online Inc. gibi şirketler de, nefretdolu konuşmaları yakalamada çoğunlukla müşteri şikayetlerine güveniyorlar. America Online`ın Hamburg`da yerleşik Alman birimi AOL Deutschland`ın sözcüsü Jens Nordlohne, 25 milyon müşterimiz var ve her müşterinin yedi tane Web sitesi oluşturma olanağı bulunuyor, o yüzden takip edebilmemiz teknik olarak mümkün değil, diyor. Nordlohne, America Online`ın Alman müşterilerinin nefret konuşmaları, chat odalarında Alman kanunlarını ihlal etmeyeceklerine ilişkin bir anlaşma imzaladıklarını ve diğer AOL bölümlerinde kullanıcıların sorunları bildirebilecekleri bir düğme olduğunu belirtti. Bunun yanısıra, AOL`nin aldığı her şikayet, bir siteyi kapatmaya yetecek ya da kullanıcıyı engelleyecek derecede bir ihlali yansıtmıyor. Dulles, Virginia`dan AOL sözcüsü Rich D`Amato, ne kadar şikayet geldiğini ya da şikayetler yüzünden kaç tane AOL kullanıcısının üyeliğini yitirdiğine ilişkin rakkamlara sahip olmadığını söyledi. Şirketin ABD kolunun da sitelerindeki nefret dolu konuşmalarda sıfır - tölerans politikasına izlediğini ve AOL kurallarını ihlal edenleri servis dışı bırakacağını belirten D`Amato, şirketin kullanıcı bilgilerini ABD ya da diğer ülkelerin otoritelerine vermede dikkatli olduğunu vurguladı. D`Amato, Geçerli bir yasal işlem ya da ani bir tehlike tehditi olmadıkça, üyelerimizin mahremiyetini koruyacağız, diyor. (FİNANSAL FORUM - THE WALL STREET JOURNAL)