AKPM Toplantısı

-Turizm Bakani Erkan Mumcu: -Türkiye`Deki Tarihi Eserler En Büyük Zarari 1. Dünya Savaşi Sirasinda Batili Arkeologlardan Görmüştür -Dünyanin Her Yerindeki Büyük Müzelere Bakildiğinda Türkiye`Den Kaçirilan, Parçalanan Eserleri Görebilirsiniz -Türkiye`Nin Şu Anda Global Pastadan Aldiği Yüzde 2 Oranindaki Payi Sabit Tuttuğu Takdirde 2010 Yilinda 40 Milyar Dolar Turizm Gelirine Ulaşacak


İSTANBUL (A.A) - 03.11.2000 - Turizm Bakanı Erkan Mumcu, Türkiye`deki tarihi eserlerin en büyük zararı 1. Dünya Savaşı sırasında Batılı arkeologlardan gördüğünü belirterek, Bunu kanıtlamamıza da gerek yoktur. Dünyanın her yerindeki büyük müzelere bakıldığında Türkiye`den kaçırılan, parçalanan eserleri görebilirsiniz dedi. Bakan Mumcu, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Ekonomik İşler ve Kalkınma Komisyonu toplantısının öğleden sonraki oturumunda yaptığı konuşmada, Dünya Turizm Örgütü`nün yayınladığı bu yılki rapora göre, 2010 yılında dünyada ziyaretçi sayısının 1 milyar kişiyi, turizm gelirlerinin de 2 trilyon dolara ulaşacağını kaydetti. Türkiye`nin şu anda global pastadan aldığı yüzde 2 oranındaki payı sabit tuttuğu takdirde 2010 yılında 40 milyar dolar turizm gelirine ulaşacağına işaret eden Bakan Mumcu, turizmin potansiyel gelişimine bakıldığında, oran yüzde 3`ler seviyesine çıktığı takdirde 60 milyar dolar gelirin öngörülebileceğini belirtti.


Türkiye`nin bugün havaalanları, ulaşım altyapısı ve telekomünikasyon altyapısı ile AB standartlarından çok geride olmayan bir ülke olduğunu vurgulayan Erkan Mumcu, yapımı devam edenlerle birlikte 650 bin belgeli uluslararası nitelikte yatak kapasitesi düzeyine gelindiğini söyledi. Turizm sektörünün Türkiye`de 1983 yılından bu yana yılda ortalama yüzde 17.3 büyüme kaydettiğine dikkat çeken Mumcu, şöyle konuştu: Serbest piyasa ekonomisine geçişten sonra 1963-83 yıllarında ortalama 250 bin ziyaretçi sayısından bugün 10.5 milyon ziyaretçiye ulaşıldı. Burada 8.5-9 milyar dolar gelirden, yaklaşık 1 milyon doğrudan ya da dolaylı sektörde çalışan insandan bahsediyoruz. Turizm sektörünün yaklaşık 30 sektörle doğrudan ilişkisi vardır ve ekonominin dinamik sektörlerinin başında gelir. Turizm sektörümüz rekabet avantajları en yoğun olan sektörümüzdür. Bu herşeyden önce bu ülkenin özgün konumundan kaynaklanıyor.


2001`DE YÜZDE 20 BÜYÜME;

Bakan Mumcu, Türkiye`nin Asya ve Avrupa arasında tam bir köprü gibi konumlanan bezersiz bir ülke olduğunu ve 8 ayrı uygarlığa ev sahipliği yapmış büyük bir tarihi mirasa sahip olma avantajı bulunduğunu kaydetti. Turizmi, yarattığı katmadeğerin yanında, özellikle Avrupa kamuoyunun Türkiye`ye karşı pozitif bir yargıya sahip olması bakımından da son derece önemsediklerini ifade eden Mumcu, Maalesef Türkiye kendisini anlatmakta ya da kendini hissettiği gibi algılanmasında sorunlu olan bir ülkedir. Bunun değişmesinde turizmin çok önemli bir katkısı olacağını düşünüyorum dedi. Erkan Mumcu, önüzdeki yıl hem turist sayısı, hem de gelirler bakımından yüzde 20 oranında büyüme oranını hedeflediklerini belirtti.


NEREYİ KAZSANIZ TARİH ÇIKIYOR...

Konuşmasının ardından Komisyon üyelerinin sorularını yanıtlayan Bakan Mumcu, kültürel varlıkların korunmasında büyük güçlükler yaşadıklarını belirterek, Nereyi kazsanız tarih çıkıyor, inşaat yapacak arsa bulamıyorsunuz dedi. Turizm Bakanı Mumcu, turist profili hakkındaki bir soruya da Türkiye`yi ziyaret edenler arasında ilk sırada Almanlar, ikinci sırada Ruslar, daha sonra İngiltere, ABD, Japonya ve merkezi Avrupa ülkeleri insanları geliyor dedi. Erkan Mumcu, Türkiye`deki ziyaretçilerin ortalama bıraktıkları döviz miktarının da kişi başına 850 dolar olduğunu söyledi. Tarihi varlıkların korunmasına çok büyük bütçeler ayrıldığını vurgulayan Mumcu, Ancak şunu belirtmek isterim ki Türkiye`deki tarihi eserler en büyük zararı 1. Dünya Savaşı sırasında Batılı arkeologlar tarafından görmüştür. Bunu kanıtlamamıza da gerek yoktur. Dünyanın her yerindeki büyük müzelere bakıldığında Türkiye`den kaçırılan, parçalanan eserleri görebilirsiniz dedi.