Ticari kredilerde 2-3 puan düşüş bekleniyor
TEB Yatırım Araştırma Müdürü Gürsoy, "Ticari kredi faizlerinde önümüzdeki aylarda 2-3 puan düşüş bekliyorum" dedi.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) politika faizini 425 baz puan düşürerek yüzde 24'ten 19,75'e çekmesinin ardından gözler mevduat ve kredi faiz oranlarına çevrildi. Yılın ilk yarısında yurt dışında ABD ile Çin merkezli ticaret savaşları ve ABD'nin yaptırımları küresel piyasalarda risk algısında bozulmaya neden olurken, yurt içinde de siyasi ve jeopolitik gelişmelerin etkisiyle ülke risk primi yükseldi.
Küresel ekonomik büyümedeki yavaşlama gelişmiş ülke merkez bankalarının para politikalarında değişime neden oldu. ABD Merkez Bankasının (Fed) gelecek haftaki toplantısında politika faizini 25 az puan düşürerek yüzde 2,25-2,50 aralığına çekmesi beklenirken, piyasa tarafından Avrupa Merkez Bankasının da (ECB) eylül ayındaki toplantıda faiz indirimine gitmesi fiyatlanıyor. Ayrıca, bazı gelişmekte olan ülke merkez bankalarının faiz indirimleri yapması da gelecek dönemde genişlemeci para politikalarının görüleceğine işaret ediyor.
Yurt içinde ise enflasyonun yüzde 15 seviyelerine inmesi, döviz kurlarındaki geri çekilme, cari açıktaki iyileşme, büyümenin pozitif tarafa geçiyor olması ve ülke risk primindeki düşüş Türk lirası (TL) varlıklara alım getirdi.
Merkez Bankasının son faiz kararının, hem mevduat hem de kredi faizlerinde gelecek aylarda 2-3 puanlık düşüşü beraberinde getirmesi bekleniyor.
TCMB verilerine göre, bankalarca açılan kredilere uygulanan ağırlıklı ortalama ihtiyaç kredi faizi 2018 sonunda yüzde 32,4 iken, 19 Temmuz'da bu oran yüzde 26,9'a geriledi. Aynı dönemde yüzde 27,2 olan ticari kredi faizleri de 300 baz puanlık düşüşle yüzde 24,1'e indi. Konut kredi faiz oranları da yaklaşık 700 baz puanlık düşüşle yüzde 27'den yüzde 20,7'ye düştü.
"MEVDUAT FAİZLERİ YÜZDE 18,85'E GERİLEDİ"
AA muhabirine konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan TEB Yatırım Araştırma Müdürü Övünç Gürsoy, 1 milyon TL için 6 banka ile 32 günlük mevduat araştırması yaptıklarını belirtti.
TL mevduat faizlerinin geçen haftaya göre ortalamada 260 baz puan düşerek yüzde 18,85'e gerilediğine işaret eden Gürsoy, "Yılbaşından bu yana TL mevduat faizindeki ortalama düşüş 390 baz puana ulaştı. Döviz mevduat faizleri ise haftalık bazda 13 baz puan gerileyerek ortalama yüzde 2,91 oldu. Önümüzdeki haftalarda TL mevduat faizlerinde 100 baz puan daha gerileme olmasını muhtemel görüyoruz." ifadelerini kullandı.
Gürsoy, buna ek olarak, yılın ikinci yarısında 6 ay ileri vadeli swap eğrisinin 300 baz puana yakın TCMB faiz indirimini fiyatladığını kaydetti.
Faiz indirimlerinin eylül ayındaki Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında da devam etmesi durumunda bankaların spread gelişiminin son çeyrekte daha net görüleceğine dikkati çeken Gürsoy, yılın ikinci yarısında tüketici güveninin toparlanmasıyla bireysel kredilerde yükseliş beklediklerini söyledi.
Gürsoy, 19 Temmuz haftasında, bankaların verdiği kredilerde haftalık bazda düşüşün 0,7 puan, mevduatlarda ise 0,5 puan olduğunu bildirdi.
Özel sektör talebiyle döviz mevduatlarda haftalık yükselişin 0,7 puan olduğunu, TL mevduatlarda azalışın ise 0,5 puan seviyesinde gerçekleştiğini kaydeden Gürsoy, yıllık bazda TL kredilerin yüzde 2,5 yükseldiğini, kamu bankalarının kredi büyümesinin yüzde 14,1, özel bankalardaki kredi düşüşünün ise yüzde 6,6 olduğunu söyledi.
"2 YILLIK TAHVİL FAİZLERİNDE KISA VADEDE YÜZDE 15,5 GÖRÜLEBİLİR"
Övünç Gürsoy, kredi faizlerinde de düşüş görüleceğini ancak vade etkisinden dolayı bunun hemen olmayacağını ifade etti. "Ticari kredi faizlerinde önümüzdeki aylarda 2-3 puan düşüş bekliyorum" diyen Gürsoy, tahvil tarafına faiz indirimi sonrası alım geldiğini kaydetti.
Gürsoy, TCMB'nin, eylül ve kasım toplantılarında faiz indirimlerine devam edebileceğini belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bu beklentiyle tahvil alımlarında artış görebiliriz. 2 yıllık tahvil faizlerinde kısa vadede yüzde 15,5, 10 yıllıklarda yüzde 14,5 seviyeleri muhtemeldir. Genelde tahvil yatırımcısı gelmeden hisse yatırımcısı gelmez. Eğer enflasyondaki aşağı yönlü trend kalıcı olursa ve kurda oynaklık azalırsa yabancı yatırımcının TL varlıklara ilgisi artacaktır.
Döviz mevduatları tarihsel zirve seviyelerine geldi. Döviz mevduatlarının çözülmesi için tüketici ve reel sektör güveninde düzelme olmasını beklemeliyiz. Yüksek enflasyon da döviz talebini artırmaktadır. Enflasyonun kalıcı olarak düşeceğine dair beklentiler kuvvetlenirse dolarizasyon azalacaktır."
- BIST
- DOLAR
- EURO
- ALTIN