"Rakamlar güçlü büyümeye işaret ediyor"
Ekonomiden sorumlu Başbakan Yardımcısı Şimşek, Sanayi Üretim Endeksi, ihracat rakamları ve Reel Sektör Güven Endeksi'nin Türkiye ekonomisi için güçlü büyümeye işaret ettiğini söyledi.
Ekonomiden sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneğinin (MÜSİAD) Genişletilmiş Başkanlar Toplantısı'nda, "2017 Yılı Değerlendirmesi ve 2018 Yılı Beklentileri" başlıklı sunum yaptı.
Konuşmasının başında MÜSİAD üyeleri arasında yapılan 2018 Ekonomi Beklenti Anketi için teşekkür eden Şimşek, "Öyle görünüyor ki 2018'e ilişkin genel olarak daha iyimsersiniz, bu da sevindirici." dedi.
Küresel ekonomide genel olarak bir toparlanma görüldüğünü belirten Şimşek, bu yıl dahil 3 yıllık büyüme tahmininin ortalama yüzde 3,7 olduğunu ve ılımlı toparlanmaya işaret eden bu gelişmeyi olumlu değerlendirdiklerini söyledi.
Şimşek, uzun vadeli sorunları ise küresel ticarette korumacılık eğilimi, reformlarda yavaşlama, durağan yatırımlar ve düşük verimlilik, yüksek borçluluk oranları ve yaşlanan nüfus ile gelir dağılımındaki bozulma olarak sıraladı.
TÜRKİYE EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER
Şimşek, ülke ekonomisine ilişkin değerlendirmelerde bulunurken de Türkiye ekonomisinin Cumhuriyet'in kuruluşundan AK Parti hükümetlerine kadarki dönemde ortalama yüzde 4,7 büyüdüğünü söyledi.
Mehmet Şimşek, "2003-2016 döneminde ki buna 2017 de eklenebilir, ortalama yüzde 5,6-5,7 büyüme söz konusu. Türkiye son 15 yılda geçmişe oranla çok güçlü bir büyüme performansı ortaya koymuştur. '1 puanlık artış da ne?' diyenler olabilir. Matematik bilenler öyle demezler, anlarlar ki bu 1 puan 100 yılda 3 kattan fazla fark yaratır." dedi.
2002 yılı 100 alındığında dünya ekonomisinin 178'e çıktığını dile getiren Şimşek, AB'nin 124'e, Çin ve Hindistan hariç gelişmekte olan ülkelerin 188'e, Türkiye'nin ise 230'un üzerine çıktığını bildirdi.
Şimşek, "Türkiye, Çin ve Hindistan dahil gelişmekte olan ülkelere göre daha düşük, dünyaya göre, bizim gibi gelişmekte olan ülkelere göre muazzam iyi bir performans göstermiştir. Kendi tarihimize oranla iyi bir performans ortaya koymakla kalmamışız, bu dönemde dünyayla arayı kapatmışız." değerlendirmesinde bulundu.
Kişi başına düşen milli gelir konusundaki gelişmelere değinen Şimşek, şunları kaydetti:
"Dünyanın en gelişmiş ülkeleriyle arayı kapatıyoruz. Bu çok önemli. 15 yılda Avrupa ile arayı 28 puan, ABD ile 20 puan kapatmışız. Türkiye eğer reformları yapıp, doğru politikaları uygularsa önümüzdeki 15 yılda Avrupa ile kişi başına milli gelirde başa baş noktaya gelecek."
Şimşek, kısa vadede MÜSİAD anketini doğrulayan rakamlar ve öncü göstergeler olduğuna işaret ederek, Satın Alma Yöneticileri Endeksi, Sanayi Üretim Endeksi, ihracat rakamları ve Reel Sektör Güven Endeksi'nin hala güçlü büyümeye işaret ettiğini belirtti.
"ENFLASYON TEKRAR AŞAĞI DOĞRU GELECEK"
Şimşek, enflasyona da değinerek, "Enflasyon yüzde 10'un üzerine çıkmış durumda. Bu Türkiye'nin en acil problemlerinden bir tanesidir. Sakın aranızda, 'biraz enflasyon olsa ne olur' diye düşünen olmasın. Çünkü 'biraz enflasyon' yıkıcı olur. Enflasyonun yüksek ve dalgalı olduğu ülkelerde büyüme düşük olur, makro ekonomi öngörülebilir olmaktan çıkar. Fiyat istikrarı büyümenin olmazsa olmaz bileşenidir. Eğer Türkiye sağlıklı, sürdürülebilir yüksek büyümeyi istiyorsa, mutlaka ve mutlaka enflasyonu düşük tek haneye indirmek zorundadır. Enflasyonda geçici bir artış olduğunu düşünüyoruz. Bunda en büyük etki, kur etkisidir." ifadelerini kullandı.
Şimşek, "Önümüzdeki dönemde biz inanıyoruz ki, enflasyon tekrar aşağı doğru gelecek. Çünkü sıkı bir para politikası devrede. Kredi politikası çok genişlemeci olduğu için geçen sene etkili olmadı. Merkez Bankasının politikası geçen sene KGF nedeniyle etkili olamadı. Şimdi biz KGF'de imalat sanayini, arz yönünü ve ihracatı destekleyeceğimiz için daha nötr bir etkide olacak ve parasal sıkılaştırmanın etkilerini önümüzdeki dönemde enflasyonda görmeyi umut ediyoruz." şeklinde konuştu.
- BIST
- DOLAR
- EURO
- ALTIN