Piyasalara teşvik desteği
ABD’de Donald Trump geçen ay 908 milyar dolarlık teşvik paketi açıklarken, 20 Ocak’ta ABD Başkanlığı görevini devralmaya hazırlanan Joe Biden’dan 1.9 trilyon dolarlık teşvik paketi geldi. Bu büyüklükteki bir mali teşvike rağmen ABD borsaları düşüş gösterdi. Ancak yeni başkanın daha koltuğuna oturmadan yeni teşvik paketleriyle işe başlaması piyasalar açısından olumlu yönde değerlendirilebilir.
İşte Hürriyet gazetesi yazarı Zeynel Balcı'nın bugünkü yazısı...
Kasım ayından bu yana borsalarda devam eden çıkış hareketi kâr satışlarıyla karşılaştı. Yaklaşık 2.5 ayı bulan çıkış hareketinin ardından gelen satışlar teknik düzeltme olarak görülebilir. Çıkış trendleri korunuyor. Piyasa bozucu bir haber bu aşamada görülmüyor. Ancak yeni beklenti ve gündem eksikliği yanında geçen haftaki yazımızda bazı yabancı yatırım bankalarının borsalar ile ilgili uyarılarından bahsetmiştik. Hatırlanırsa Amerika’nın önemli yatırım bankalarından Bank of America’nın borsalar için ‘köpük’ yönünde uyarıları vardı. Diğer yandan borsalarda bu uzunluktaki çıkış trendlerinde yükseklik korkusu ve kâr realizasyon isteğini olağan görmek gerekir.
PİYASALAR İÇİN OLUMLU
Piyasalar bir süredir ABD’nin yeni başkanı Joe Biden’in açıklayacağı mali yardım paketini bekliyordu. 20 Ocak’ta görevi devralacak olan Biden perşembe günü 1.9 trilyon dolarlık paketi açıkladı. Cumhuriyetçilerin geçen ay verdiği 908 milyar dolarlık paketin iki katından fazla. Bir trilyon dolardan fazlası doğrudan vatandaşlara ödenecek çeklere gidecek. 400 milyar doları koronavirüs ile ilgili mücadeleye ayrılmış durumda. Bu büyüklükteki bir mali teşvike rağmen ABD borsaları düşüş gösterdi. Buna durumu beklentilerin realize olmasına ve teşviklerin yasalaşması konusunda bir engelle karşılaşabilir mi endişelerine bağlamak gerekir. Ancak yeni başkanın ayağının tozuyla veya daha koltuğuna oturmadan yeni teşvik paketleriyle işe başlaması piyasalar açısından olumlu yönde değerlendirilebilir. Ayrıca ABD Merkez Bankası Başkanı Powell’in tahvil alımlarının azaltılmasının zamanı değil, enflasyonda sorun görmedikçe faizleri yükseltmeyeceğiz, enflasyonda bir süre yüzde 2’nin üzerine izin vermemiz gerek. ABD ekonomisi iyi durumda” açıklamaları kayda değer.
TAKİP EDİLECEK
Gerek Biden’in tavrı gerekse Powell’in açıklamaları borsaları rekor seviyelere taşıyan düşük faiz, bol likidite ortamının korunacağını gösteriyor. Geçen hafta ABD Kongresi’nde Trump taraftarlarının Kongre’yi basması ve kan dökülmesi sonrası yeni başkan Joe Biden’in 20 Ocak Çarşamba günü sorunsuz görevine başlaması konusu piyasalar tarafından ayrıca takip edilecek. Biden’in göreve başlamasıyla yakından izlenecek bir diğer gelişme Türkiye-ABD ilişkilerinin seyri olacak. Borsalarda iyimserlik ve çıkış trendleri korunsa da daha temkinli bir görünüm ile yorgunluk emareleri öne çıkmaya başladı.
MERKEZ'İN FAİZ KARARI BEKLENİYOR
21 Ocak’taki toplantıda faiz beklentileri konusunda küçük sayılabilecek farklar söz konusu. Genel beklenti faiz arttırımı olmayacağı yönünde. Ancak 1 puanlık artış bekleyenler de var. Faiz beklemeyenler, şimdiye kadar yapılan artırımların sonuçları görülmek istenebilir derken yabancı kaynaklı bazı çevreler reel faizin 3 puanı aşması için bir puanlık artışın gelebileceği yönünde. Ama faiz sabit kalsa veya küçük bir arttırım olsa da faiz arttırım sürecinin en azından bir süreliğine sonuna yaklaşıldığı görülüyor. Faiz kararı için yine döviz kurları ve enflasyon temel parametreler olacak. TCMB toplantısı ve faiz kararında çok belirgin sapmalar olmadıkça piyasalar üzerindeki etkisi sınırlı kalabilir. Düşük faizin nimetlerini yaşayan iç piyasalar bir süre yüksek faiz ile yaşamak durumunda. Düşük faizin sermaye piyasalarında olduğu kadar reel ekonomi üzerinde de etkisi hissedildi. Bunun en belirgin örneği konut satışlarında görüldü. Yaklaşık 1.5 milyon konut satışıyla birlikte 2020 yılında tüm zamanların satış rekoru kırıldı. Geçtiğimiz yaz yaşanan düşük faizli konut kredileri etkisini gösterirken Türkiye ekonomisinin 3.çeyrek büyümesi 6.7 olmuştu. Her nimetin bir külfeti hesabı bu sürecin sonuçlarını enflasyon ve cari açıkta yükseliş olarak gördük. Enflasyon yüzde 14’ü geçerken cari açık yıllıkta 38 milyar dolara yükseldi. Şimdi yüksek faiz ve parasal sıkılaştırma politikaları ile talep ve kur baskılanmaya çalışılıyor. Bu yolla cari açık ve enflasyonda düşüş hedeflenmiş durumda.
DIŞ PİYASALAR DAHA YAKINDAN İZLENİYOR
Dış borsaların seyri kadar ABD doları ile altının seyri ve petrol fiyatları yakından izleniyor. Bir süredir yatırımcılar ABD ve Almanya borsalarına odaklanmışken altın fiyatında sert dalgalanmalar görüldü. Düşük faiz ve bol likidite uzun vadede enflasyonu artıracak beklentisi ABD 10 yıllık bono faiz oranlarını yükseltince altın fiyatı sert düşmüştü. Geçen hafta bir miktar toparlansa da henüz güç kazanmış değil. ABD’de faizin yükselmesi ABD dolarına değer kazandırması altın fiyatına ayrıca düşüş olarak etki ederken Euro zayıfladı. Avrupa Merkez Bankası tutanaklarında üyelerin tamamının ek para politikası tedbirlerinin gerekli olduğu vurgulanırken, Almanya pandemi nedeniyle 2020’de yüzde 5 daraldı. Bu 2009 krizi sonrası ilk küçülme. Aşılama çalışmaları devam etse de kısıtlama ve kapanma tedbirlerinin yanı sıra ekonomiler üzerindeki etkileri devam ediyor. Borsaların yeni zirveler denemesinin altında ekonomik gerekçeden çok ana etken parasal genişleme. Düşük faiz, bol likidite varlık fiyatlarını arttırdı. Borsalarda ‘köpük’ söylemlerinin çıkış nedeni de bu durum.
BORSADA 1.500 DESTEĞİNE DİKKAT
Borsada görülen kâr satışlarına rağmen çıkış trendi korunuyor. İlk destek noktaları 1.520-1.500 seviyelerinde. Bu seviyelerin üzerinde tepki alımları görülebilir. Aksi takdirde satışların devamıyla birlikte sonraki destekler 1.460 ve 1.420 seviyelerinde bulunuyor. İlk dirençler ise 1.570 ve 1.600 seviyelerinde. 1.600 daha önemli. Çıkışın devamı için bu seviyenin geçilmesi önemli olacak. Sonraki direnç 1.700 olarak görülüyor. Çıkış trendi korunmakla birlikte yükseliş denemeleri kâr satışlarıyla karşılaşabilir.
DOLAR/TL 7.50 SEVİYESİ ÖNEMLİ
Dolar/TL kurunda destek seviyelerinde görülen tepki çıkışının ilk direnci 7.50 seviyesinde. Çıkışın devamı için bu seviyenin üzerinde kalıcılık sağlanmalı. Sonraki dirençler 7.57-7.60 ve 7.75 seviyelerinde. İlk destekler ise 7.735-7.25 seviyelerinde bulunuyor. 7.50 seviyesini geçemeyen çıkış denemelerinin satışla karşılaşma olasılığı yüksek.
BIST’E YABANCI GİRİŞİ SÜRÜYOR
Borsa İstanbul’daki yükseliş yerli yatırımcı daha ağırlıklı ama yabancı girişi de sürüyor. 8 Ocak haftasında hisse senetlerinde 285.9 milyon dolar, tahvil bonoya (DİBS) 491.1 milyon dolar, toplamda 777 milyon dolarlık yabancı yatırımcı girişi gerçekleşmiş. Son üç haftanın en yüksek girişi. Cuma günü itibariyle Borsa İstanbul’da yabancı payı yüzde 48.55 seviyesine geriledi. Bir önceki hafta 48.72 idi. Cuma günü yabancıların yoğun işlem yaptığı bilinen banka hisseleri öncülüğünde gelen satışlar sonrası yeni veri ne olacak onu önümüzdeki hafta görebileceğiz.
Etiketler
- BIST
- DOLAR
- EURO
- ALTIN