Önal: Spekülasyon Yapan Bedelini Öder

Devlet Bakanı Recep Önal, bankacılık sisteminde bazı kuruluşların yalnız bırakılmaya çalışılmasına, asılsız söylentilerle piyasalarda başat pozisyon elde edilmesi girişimlerine kesinlikle göz yumulmayacağını söyledi. Spekülasyon yapanların, dedikodu çıkaranların bedelini en ağır bir şekilde ödeyeceğini vurgulayan Önal, sektör ne gerektiriyorsa hepsinin yapıldığını, sapma gösterenlerin sistemin kendisinin dışladığını kaydetti.

Önal, Japonya`ya yapacağı ziyaretten öne düzenlediği basın toplantısında, bankacılık sektöründeki son gelişmeleri de değerlendirdi. Tasarruf mevduatı Sigorta Fonu`na alınan bankalarla ilgili soruşturmalardan yola çıkılarak, bankaların ve bankacılığın güven ve itibarını zedeleyen söylentiler çıkarıldığını belirten Önal, Bir yandan medyada sansasyon yaratarak tiraj ve rating alma kaygısıyla, öte yandan mali piyasalarda bazı kesimlerce pazar payını genişletmek amacıyla yapıldığı düşünülen bu tür spekülasyonların, güven ve itibar temelinde işleyen mali piyasalar üzerinde olumsuz etkiler yarattığı kuşkusuzdur dedi.

Türk mali sisteminin sağlıklı işlemesi, sektörün siyasetten arındırılması amacıyla Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu`nun oluşturulduğunu kaydeden Önal, sistemi etkileyen her konuda tüm kuruluşların uyum ve eşgüdüm içerisinde çalıştığını söyledi. Önal, bankacılık sisteminin bir yeniden yapılandırma süreci içinde bulunduğunu ifade ederek, şöyle devam etti:

Sektörde çalışan tüm kuruluşlarımız, ülke çıkarlarını gözeterek, sektörün sağlıklı ileyişi ve güven unsurunun muhafazası için üzerlerine düşen görev ve sorumluluğu ve bu çerçevedeki her türlü çabayı en düzeyde göstermek zorundadırlar. Haksız rekabet koşulları yaratılarak, sistemde bazı kuruluşların yalnız bırakılmaya çalışılmasına, asılsız söylentilerle piyasalarda başat pozisyon elde edilmesi girişimlerine kesinlikle göz yumulmayacaktır. İçinde bulunduğumuz günlerde ortaya çıkan yapay güven bunalımı sonucunda, piyasa faizlerinin yükselmesi, menkul kıymetlerin değer kaybına uğraması, ekonomimiz için istenmeyen bir durumdur. sektörde gereksiz ve anlamsız yere oluşabilecek finansal yüklerin tümünün, yine sektördeklierce taşınacağından hiçkimsenin kuşkusu olmamalıdır.

Bakan Önal, geçici kazanımlar ve piyasa paylarının yükselmesi uğruna, çağdaşlığa ulaşma yolundaki bir ülkenin kredibilitesini zaafa uğratmaya, reel sektöre sıkıntıya sokmaya ve yeni işsizler yaratmaya kimsenin hakkı olmadığını belirterek, Asılsız haber yaparak, dedikodu çıkararak, söylenti yayarak bundan herhangi bir kazanç umanlar, bu davranışlarının bedelini en ağır bir şekilde ödenmek zorunda kalacaklardır. Bundan kimsenin kuşku duymaması gerekir dedi.

Sistem kendisi dışlayacak

Kaynak kullanımında kuraldışı davranışları ve yönetim kusurlarıyla banka sistemine zarar vermiş olanların da yaptıklarının yanına kar kalmayacağını ifade eden Önal, Geçici kazanımlarla bu tip olaylarla kazanç elde edebileceklerini düşünenler oluyor. Bunlar piyasada yalnızca kendilerinin kalacaklarını düşünüyorlar. Ama bu kişiler, giriştikleri hareketlerin tümünün kendilerine geriye döneceklerini görecekler. Sektör ne gerektiriyorsa hepsi yapılıyor. Sapma gösterenleri, sistem kendisi dışlamakta ve cezalandırmaktadır diye konuştu.

Bakan Önal, herkesin sorumluluğunun bilincinde olması ve mal ipiyasalarda dalgalanmalara yol açan söylentlierden kaçınması gerektiğini belirterek, iş çevrelerinden de bu tür söylentilere itibar etmemelerini istedi. Önal, gerekli hukuki işlemlerin yürütülmesinde, iyi niyetli girişimcileri tedirgin etmeyecek, bankacılığa güveni sarsmayacak bir özen ve duyarlılık içinde olunmasının zorunlu olduğunu söyledi.

Banka birleşmeleri için getirilen vergi kolaylığının çok etkili olacağını ifade eden Önal, sağlanan olanağın her zaman ele geçen bir vergisel ayrıcalık olmadığını kaydetti.

Döviz alım-satımında kısıntı yok

Düçlü bankaların döviz topladığının anımsatılması üzerine Önal, Döviz alıp satmakta kısıntımız yok. İlan ettiğimiz kurdan Merkez Bankası döviz almaktadır. İsteyene istediği kadar da döviz vermektedir dedi. Döviz rezervinin güçlü olduğunu, Dünya Bankası ve IMF`yle gelinecek noktada ve 21`inden sonra gelecek fonlarla rezervlerle büyük artışlar olunacağını ifade eden Önal, döviz bakımından sıkıntı olmadığını, yanlış hesap yapanların yanıldığını savundu.

Üç kamu bankası için bir maddelik tasarı

Üç kamu bankasıyla ilgili yasanın Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından onaylandığını hatırlatan Önal, Sezer`in sorunlara duyarlılığını gösterdiğini söyledi. Metin kendilerine gelir gelmez Bakanlar kurulu`na sevkettiğini bildiren Önal, bu bankalardaki kamu payı yüzde 51`in altına düşünceye kadar meclis denetimi içinde olmasından yana olduklarını, bu amaçla bir maddelik tasarı hazırlayarak Bakanlar Kurulu`na sunduklarını bildirdi. (ANKA)