IMF Düğmeye Bastı
IMF, döviz çıkışını durdurmak için Türkiye`ye 5 milyar dolar kredi vermek için düğmeye bastı. Hükümetin aldığı kararlar bunda etkili oldu.
Türkiye`yi iki haftadır sarsan likidite krizi IMF`den sağlanabilecek acil krediye kilitlendi. Dün yurtdışına çıkan paranın toplamı 6 milyar doları aştı. Merkez Bankası`nın akşam saatlerinde piyasayı fonlamaktan vazgeçtiğini açıklayarak, piyasayı kendi başına bırakması faizleri yüzde 400`lere taşırken, piyasa adeta allak-bullak oldu. Akşam saatlerinde Merkez Bankası`nın fonlamasına alışan bankaların likit ihtiyacının zirveye ulaşması, gecelik faizlerin yüzde 400`lere vurmasına neden oldu. Akşam saatlerinde Reuters ekranında Merkez Bankası`nın over/night kotasyonları yüzde 400`den geçiyordu. Merkez`in bu kararı piyasada iki türlü algılandı; Ya IMF`den kredi sözü alındı ve yakında geliyor, ya da Merkez artık benden bu kadar diyor yorumu yapıldı. Nitekim akşam saatlerinde tüm bankacıları rahatlatan bilgi geldi; IMF yönetimi Türkiye`ye acil destek kredisi çercevesinde 5 milyar vermek için toplanıyor... Bugün konuya ilişkin bir açıklama yapılması bekleniyor. Hükümetin bugün aldığı kararlarla IMF`e bir kez daha ekonomik programı sürdürmek için ne kadar kararlı olduğunu gösterdi. IMF`nin Türkiye`nin de içinde bulunduğuna benzer durumlar için sunduğu iki tane fonlama imkanı var: Bunlar Supplemental Reserve Facility (SRF) Ek Rezerv İmkanı ve Contingent Credit Lines (CCL) Koşullu Kredi Hattı.
Bunlardan SRF, IMF tarafından 1997 yılında uygulamaya kondu. IMF`nin yaptığı açıklamaya göre bu, Piyasalara duyulan güvenin aniden yokolması nedeniyle, büyük ölçekli kısa vadeli fonlama ihtiyacı doğması ve bunun cari işlemler dengesinde zorluklar yaşanmasına yol açması durumunda başvurulan bir mali yardım biçimi. Bu 1995 yılında yaşanan Meksika ve 1997 yıllarında yaşanan Asya mali krizinde başvurulan yardım biçimi. Geri ödemelerin genelde bir ya da bir buçuk yıl içinde yapılması bekleniyor ama bu süre 2 ya da iki buçuk yıla kadar uzatılabiliyor.
KREDİLERİN ANLAMI NE?
Koşullu kredi hattı CCL ise 1999 yılında uygulamaya konan bir fonlama imkanı. Bu, güçlü ekonomik politikalar izleyen üyelerin, kısa vadede IMF fonlama imkanlarına kavuşmasını sağlayarak, uluslararası mali bir krizin ortaya çıkmasını engelliyor. CCL`nin geri ödeme süresi ise SRF ile aynı. CCL de, SRF gibi cari işlemler dengesinden çok sermaye hareketleri dengesinde yaşanan krizlere yönelik bir fonlama.CCL durumlarında büyük miktarda fonlamanın gerekli olabileceği düşünüldüğünden, verilecek yardımın miktarı tam olarak belirtilmiyor. Ama yardımın, bir ülkeye tanınan kotanın yüzde 300`üyle yüzde 500`i arasında olmasına dair bir limit belirlenmiş. Ayrıca söz konusu krizin, aynı anda birden fazla ülkeyi etkilemesi söz konusu olabileceğinden, IMF yönetim kurulu yardım miktarı belirlenirken, IMF`nin genel likidite durumunun da göz önünde bulundurması gerektiğine karar vermiş. Aslında CCL uygulamaya konduğundan beri hiçbir ülke bunu kullanmak için başvurmamış. Yapılan araştırmalarda, ülkeler bunun nedenlerini, CCL`nin faiz oranlarının yüksekliği, başvurma mekanizmasının güçlüğü ve krediye ulaşma süresinin uzunluğu, küresel ekonomik şartlar ve başvurma kararına mali piyasaların verebileceği tepkiler olarak sıralamış. IMF şimdi kredinin maliyetini düşürme yoluna gidiyor ve kriz durumundaki ülkelerin bu paraya ulaşma süresini kısaltarak, mekanizmayı kolaylaştırıyor. (YENİ BİNYIL)
- BIST
- DOLAR
- EURO
- ALTIN