Ekonomistler büyüme rakamlarını değerlendirdi
Ekonomistler, Türkiye ekonomisinin yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 1,6'lık büyüme kaydetmesine en büyük katkının net dış talepten geldiğini, iç talep ve stoklardaki daralmanın ise büyümeyi sınırladığını belirtti.
AA muhabirinin Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerinden derlediği bilgilere göre, Gayrisafi Yurt İçi Hasıla (GSYH) 3. çeyrek ilk tahmini; zincirlenmiş hacim endeksi olarak geçen yılın aynı çeyreğine kıyasla yüzde 1,6 arttı.
Türkiye ekonomisi bu performansla 2016'da darbe girişiminin olduğu 3. çeyrekteki gerilemenin ardından 8 çeyrek üst üste büyüme kaydetti.
Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan AA Finans Analisti ve ekonomist Haluk Bürümcekçi, yılın 9 ayında büyümenin yüzde 4,5 düzeyinde gerçekleştiğine işaret ederek, "Son çeyrekte yüzde 3-4 aralığında daralma olası göründüğünden, yılın yüzde 2-2,5 aralığında bir büyümeyle kapatılması söz konusu olabilir. Gelecek yılın büyümesini ise yüzde 1 civarında öngörmekteyiz, ancak bu tahmin üzerinde de riskler aşağı yönde devam etmektedir." dedi.
Geçen yıl yüzde 7,4 ile 2011'den bu yana en güçlü büyümenin kaydedildiğini anımsatan Bürümcekçi, 2018'de ise kurlardaki belirgin artış nedeniyle milli gelirin 750 milyar doların altına inerek 2008 öncesine dönmesinin söz konusu olduğunu söyledi.
Bürümcekçi, büyüme trendinin gücüne ilişkin göstergelerin de daralmaya işaret ettiğini aktararak, şunları kaydetti: "Üretim yöntemiyle hesaplanan GSYH verileri, 3. çeyrekte geçen yılın aynı dönemine göre hizmetler hariç tüm sektörlerde zayıflık göstermekte. Bu dönemde harcamalar yöntemiyle hesaplanan GSYH verilerine göre ise özel tüketimin katkısı çok azalırken, net dış talep büyümeyi ayakta tuttu. Stoklar büyümeyi 5,6 puan aşağı çekerken, net dış talep büyümeye 6,7 puan katkı verdi. Hanehalkı tüketim harcamaları alt grupları arasında en fazla düşen grup yüzde 23,9'la dayanıklı mallar olurken, dayanıksız mallar yüzde 5,7 artış gösterdi. 3. çeyrekte inşaat yatırımları yüzde 1,8 ve makine-teçhizat yatırımları yüzde 8,5 daralma kaydetti. Bu ise büyüme kompozisyonu ve büyümenin sürdürülebilirliği açısından olumsuz bir gelişme olarak not edildi."
Ekonominin son çeyrekte belirgin daralacağını öngören Bürümcekçi, "Bu görünüm altında büyüme hızının Yeni Ekonomi Programı'nda (YEP) çizilen yumuşak iniş senaryosundan daha sert bir şekilde yavaşlama göstereceği anlaşılmaktadır." ifadesini kullandı.
"2018 İÇİN YÜZDE 3,2 BÜYÜME TAHMİNİMİZİ KORUYORUZ"
Halk Yatırım Araştırma Direktörü Banu Kıvci Tokalı da yaz döneminde yaşanan finansal dalgalanma ve öncesinde parasal sıkılaşma adımlarının gecikmeli etkilerinin, yılın 3. çeyreğinde büyümede beklenen yavaşlamayı gösterdiğini söyledi.
Son çeyrek büyümeye yönelik ilk tahminlerinin, net dış talebin güçlü katkısı dolayısıyla yıllık bazda daralma gerçekleşse de sınırlı kalabileceği yönünde olduğunu aktaran Tokalı, "Bu doğrultuda, 2018 için yüzde 3,2 ve 2019 için de yüzde 2,0 büyüme tahminlerimizi koruyoruz." dedi.
Tokalı, 3. çeyrekte sanayi katma değerindeki artışın yüzde 0,3 ile sınırlı kaldığına dikkati çekerek, burada son çeyrekte daralma görülebileceğini belirtti.
Hizmetler sektörünün yüzde 2,7'lik artışla büyümeye destek sağladığını ifade eden Tokalı, şu değerlendirmelerde bulundu: "Finans ve bilgi & iletişim öne çıkan destekleyici sektörler olmaya devam ederken, inşaat sektöründe hem çeyreklik hem de yıllık bazda yavaşlama dikkat çekiyor. Tarım sektörü ise 2. çeyrekteki yıllık düşüşün ardından 3. çeyrekte sınırlı da olsa katkı tarafına geçmiş durumda. Son çeyrekte de artı tarafta kalmasını bekliyoruz. Büyümenin kompozisyonundaki değişim, harcama grupları bazında daha net ortaya çıkıyor. Net dış talep, üçüncü çeyrekte 6,7 puanlık ciddi bir katkıya işaret ediyor. Yani, finansal türbulans ve parasal sıkılaşmanın büyümede etkisi, 5,2 puanlık daralma gösteren iç talepte gözleniyor. Kur ve dış ticaret gelişmelerine ek olarak, YEP'in yaklaşımı doğrultusunda, net dış talebin büyümeye katkısının önümüzdeki dönemde de devam etmesini bekliyoruz."
Tokalı, iç talepteki zayıflamada, yatırım ve stoklardaki düşüşün ana etkenler olduğuna işaret ederek, kamu tüketim harcamalarının büyümeye önemli destek faktörü olmaya devam ettiğini, ancak mali disiplin politikaları çerçevesinde kamunun büyümeye katkısının son çeyrekten itibaren ivme kaybedebileceğini bildirdi.
"2018 SONUNDA BÜYÜMENİN YÜZDE 3,2 OLMASINI BEKLEMEKTEYİM"
QNB Finaninvest Başekonomisti Burak Kanlı ise 3. çeyrek büyümesinin iktisadi faaliyetteki yavaşlamayı ortaya koyduğunu belirterek, şunları kaydetti: "2016'nın 3. çeyreğinden beri ilk defa çeyreklik bazda iktisadi faaliyet geriledi. Veri, tüketim ve yatırım harcamalarında ciddi bir daralmaya işaret ediyor. Bu durum kısmen net ihracatın katkısıyla telafi edilmiş, ancak dikkati çeken bir başka unsur ise stoklardan gelen ciddi negatif katkı. Bu, kısmen altın ticaretindeki iyileşmeden, kısmen de kurdaki sıçramayla birlikte ara malı ve tüketim malı talebinin stokları eritmek suretiyle karşılanmasından kaynaklanıyor. Son çeyrekte hem çeyreklik hem de yıllık bazda daralma görme ihtimali yüksek ve yıl sonunda yıllık büyümenin yüzde 3,2 olmasını beklemekteyim. 2019 ilk çeyreğinde de iktisadi faaliyet zayıf seyretmeye devam edecektir ve ardından kademeli bir toparlanma sürecine girecektir diye düşünüyorum."
BU VİDEO İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Etiketler
- BIST
- DOLAR
- EURO
- ALTIN