"Ekonomik toparlanma paketleri 20 trilyon dolara ulaşabilir"
Uluslararası Enerji Ajansı Başkanı Birol, "Dünyadaki hükümetlerin en büyük baş ağrısı öncelikle sağlık ve ekonomi. Bunun için mücadele eden ülkelerin ağustos itibarıyla ekonomik toparlanma paketleri 9,5 trilyon dolara vardı. Yıl sonu itibarıyla 20 trilyon dolara ulaşacağını düşünüyoruz." dedi.
Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) Başkanı Fatih Birol, Türkiye Rüzgar Enerji Birliği (TÜREB) tarafından internet üzerinden düzenlenen "Rüzgar Enerjisinin Pandemiye Dayanıklılığının Nedenleri Kovid-19 Sonrası Analizi" toplantısında konuştu.
Uluslararası Para Fonu (IMF) ile ortak çalışmaları kapsamında sürdürülebilir ekonomik kalkınma planı hazırladıklarını ifade eden Birol, "Hangi enerji politikaları, hükümetler tarafından kalkınma paketlerine entegre edilmeli ki ekonomi büyüsün, işsizlik azalsın ve zararlı emisyonların hızlı artışı olmasın diye düşündük. Bu bağlamda yenilenebilir enerji politikaları özellikle rüzgar ve güneş sektörünün, ekonomik toparlanmaya katkısı olacağını ve emisyonu düşürmeye yardımcı olabileceğini söyleyebiliriz." diye konuştu.
Birol, elektrik sektörünün salgından çok olumsuz etkilendiğini ancak elektrikte yeni yeni yukarı yönlü bir hareketlenme görüldüğünü vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Özellikle yenilenebilir enerji bütün bu kara tablo içerisinde ışıltılı nispeten iyi bir nokta. Enerji sektöründe bütün yakıtların kullanımında düşme görürken, yenilenebilir enerji belli bir direnç gösterdi. Hafif de olsa kullanımında, üretiminde ve genel olarak sektörde artış görüyoruz. 2008’de yaşanan küresel finansal krizin yarattığı dünya enerji tüketimi ile karşılaştırıldığında, salgın döneminde elektrik tüketiminin 7 kat daha düştüğünü gözledik. Dünyadaki hükümetlerin en büyük baş ağrısı öncelikle sağlık ve ekonomi. Bunun için mücadele eden ülkelerin ağustos itibarıyla ekonomik toparlanma paketleri 9,5 trilyon dolara vardı. Yıl sonu itibarıyla 20 trilyon dolara ulaşacağını düşünüyoruz."
"SALGINA RAĞMEN RÜZGAR SANTRALLERİ ÇALIŞTI"
Avrupa Rüzgar Enerjisi Birliği WindEurope Üst Yöneticisi Giles Dickson da "Yıl başından bu yana rüzgar santralleri salgına rağmen çalışmalarına devam etti ve elektrik üretimini gerçekleştirdi." diye konuştu.
Dickson ayrıca, rüzgar enerjisi sektöründe bazı sorunlar yaşansa da, bu yıl sonu itibarıyla Avrupa'da Türkiye'nin de dahil olduğu bir çok ülkenin yeni kurulumlar gerçekleştireceğini ifade etti.
"RÜZGARDA BU NOKTAYA GELMEK RÜYAYDI"
TÜREB Başkanı Hakan Yıldırım da salgın döneminde diğer ülkelerin tecrübelerinden yararlanıldığını ve sektörün fayda sağlaması amacıyla ilgili mecralara taşındığını aktardı.
Rüzgar sektöründe son 10 yılın Türkiye'nin gurur duyacağı yeniliklerle geçtiğini ifade eden Yıldırım, "Bunlar, önümüzdeki 10 yıla da aydınlık bir şekilde bakmamıza vesile olacak. Ülkemizde yaklaşık 8 bin 300 megavat kapasiteli rüzgar santrali kurduk. 94 farklı yatırımcı, 197 farklı rüzgar santrali, 3 bin 351 tane dönen rüzgar türbini var bugün itibarıyla. Rüzgar enerjisi elektrik üretiminin yüzde 8'ini karşılıyor, ancak salgın dönemi boyunca bu oran yüzde 11'e kadar yükseldi." değerlendirmesinde bulundu.
Yıldırım, Türkiye'de 70 değişik firmanın 15 binin üzerinde istihdam yarattığını belirterek, "Ülkemiz, kanat, jeneratör, ankraj demiri, conta, cıvata ve çelik plakalarına kadar her şeyi imal ediyor. Bu fabrikalar toplam kapasitenin yüzde 70'ini ihracat için kullanıyor. Bu da gurur duyulması gereken bir noktadır. Düzenli, tutarlı politikalar olmadan bu noktaya gelmek rüyaydı." ifadelerini kullandı.
Etiketler
- BIST
- DOLAR
- EURO
- ALTIN