Canevi: Bir Büyük Krizin İçinde Değiliz
Bir Büyük Krizin İçinde Değiliz -Bir Haftalık Piyasa Tedirginliğinin Genel Trendi Bozmayacağını Düşünüyorum
İSTANBUL (A.A) - 22.11.2000 - Türk Ekonomi Bankası (TEB) Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Canevi, bir büyük krizin içinde olunmadığını belirterek, Bir haftalık piyasa tedirginliğinin genel trendi bozmayacağını düşünüyorum dedi. Canevi, TEB Factoring ve Opel Türkiye`nin gerçekleştirdiği Opel Projesinin tanıtım toplantısının ardından, basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Türkiye`deki ekonomik programın başarılı olacağına inandığını ifade eden Canevi, Piyasanın aradığı şey, şeffaflık... Türkiye`de rekabet hürriyeti ve eşitliğinin olduğu bir ortamda piyasalar doğru yolu bulacaktır şeklinde konuştu. Ekonomik suça, ekonomik ceza kavramına ilişkin görüşünün sorulması üzerine Canevi, hukukçu değil, maliyeci olduğunu, onun için bu konulara cevap vermek istemediğini söyledi. Yavuz Canevi, Öğrencilik dönemlerinden hatırladığım kadarıyla ekonomik suça, ekonomik ceza kavramı vardı. Ama böyle son dakika spesifik bir olay için ortaya atıldığı zaman kafaları biraz karıştırıyor. Bunu daha geniş boyutuyla düşünmek lazım görüşünü dile getirdi. Canevi, TÜSİAD`ın görüşlerinin hatırlatılması üzerine, kendisinin de TÜSİAD üyesi olduğunu, ancak her TÜSİAD üyesinin değişik fikirleri olabileceğini ifade ederek, Konuyu bence bu kadar basite indirgememek lazım. Hazırlanan tasarının nasıl bir ekonomik suç tanımladığına, bunun karşılığında nasıl bir ekonomik ceza tanımladığına bakmak lazım. Bunu görmeden görüş belirtmek hatalı olur şeklinde konuştu.
EROZYON DEĞİL, SARSINTI, GÜVEN BUNALIMI...
Bankacılık sektörünün erozyona uğradığına ilişkin bir soru üzerine de Canevi, şunları kaydetti: Bu tamamen parantez içerisine alınabilecek bir gelişmedir. `Erozyon` demiyorum ama ona bir sarsıntı, bir güven bunalımı diyebiliriz. Zedelenmesi daha doğru bir tabir. Ama çok çabuk geçecektir. Bir haftalık bir olaydır. Tamamen spekülasyon, fısıltı, dedikoduyla gelişen bir zedelenmedir. Mali sektör, bunlara dayanacak kadar güçlüdür. Yavuz Canevi, bankaların zararlarına ilişkin görüşlerini açıklarken de, şöyle dedi: Türkiye`nin milli geliri 400 milyar dolar. Bankacılığın zaten en kabadıyısı 40 milyar dolar. Bunun 25 milyar doları kamu bankalarının görev zararı. Bu rakamları büyütmemek lazım. Türkiye bu aşamada, bunları şeffaf biçimde çözümleyebilirse, büyümeden hallederse verdiği savaşa değer. Yani attığınız taş, ürküttüğünüz kurbağaya değer. Bir basın mensubunun, batık bankaların iştiraklerini kurtarmanın ekonomiye maliyetinin ne olacağı yönündeki sorusu üzerine, Canevi, reel ekonomide üretim birimlerinin zarar görmesini kimsenin istemeyeceğini belirterek, Eğer buna bir çözüm bulunabiliyorsa, düşünülen yol o yoldur dedi.
GÜVENİMİZİ HİÇBİR ZAMAN KAYBETMEDİK
Canevi, çözümün şekli, zamanı ve maliyetinin bilgisi dışında olduğunu ifade ederek, Burada üretim birimlerinin üzerinde hassasiyetle durulması, onlara bir yakın mercek konulması bence doğru bir yaklaşım. Bütün bu getirilecek çözümlerin rekabet düzenini bozmaması, şeffaflığı zedelememesi ve tüketimin nasıl dağıtılacağını, adaletli bir şekilde düşünülmesi halinde buna kimsenin karşı çıkmaması lazım. Ben karşı çıkmam dedi. TEB`in itibarlı, güvenli ve kendinden emin bir şekilde yoluna devam ettiğini bildiren Canevi, TEB, pek çok hizmette ve atılımda öncü olmuştur. Biz sektörde güvenimizi hiç bir zaman yitirmedik. Sektörde müşterimizin, bize güvenen insanların da güvenini kaybetmek niyetinde değiliz dedi. Bundan sonraki gelişmelerin piyasa ekonomisinin gerektirdiği şekilde, gönüllü şekilde olacağını kaydeden Canevi, fondaki bankaların elden çıkarılıp çıkarılmayacağına dair bir soru üzerine de O niyet var. Bilemiyorum piyasa bunu nasıl karşılar. Böyle bir niyetin olması çok önemli görüşünü bildirdi.
- BIST
- DOLAR
- EURO
- ALTIN