"Bankacılık sektöründe tedbirler almalıyız"
Bali, bankacılık sektörünün sağlıklı olması için tedbirler alınması gerektiğini belirtti.
İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, bankacılık sektörünün, savunma, enerji, haberleşme gibi stratejik bir sektör olduğunu belirterek, bankacılığın kendi fonksiyonunu sağlıklı bir şekilde görmeye devam etmesi için, sermaye yeterlilik rasyosu (SYR) ve aracılık maliyetleri gibi alanlarda tedbirler alınmasının kritik önemde olduğunun altını çizdi.
İş Bankası'nın ( ISCTR ) düzenlediği "karneni göster kitabını al" basın toplantısı sonrasında sektöre ve gündeme dair değerlendirmelerde bulunan Bali, alınması gereken tedbirlerle ilgili olarak, "SYR'yi olumsuz etkileyen bize özgü farkların giderilmesi anlamındaki çalışmaların kritik olduğunu düşünüyorum. Aracılık maliyetleri anlamında bizim üzerimizdeki bir çok şeyin yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini düşünüyorum" dedi.
CANLI BORSA İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN...
Bali, bu kapsamda kriz şartlarında sektöre getirilen şube harçlarının kalıcı olduğuna dikkat çekerek, "Teşvikli bölgelerde dahi hâlâ harç ödemeye devam ediyorsunuz. Bu istihdamla da iş yapma kapasitesiyle de çelişiyor. Bir çok piyasada bizim kira giderimizin üzerinde giderdir bu" diye konuştu.
Bali, İş Bankası'nın SYR'si en iyi düzeylerde olan bir banka olduğunu ancak işlerini yaparken ciddi anlamda bir kısıt altında çalıştıklarını belirtti.
Bali, "Örneğin dolar kuru yükseldiğinde yabancı para kredilerin TL karşılığı ilave yeni kredi vermesiniz de yükseliyor. Bu defa onu da korumak için bir tamponla gitmeniz gerekiyor. Bunlar kısıtlayıcı politikalar" diye konuştu.
ÖZKAYNAK KÂRLILIĞI MEVDUAT FAİZİNİN ALTINDA
Bankacılık sektöründe özkaynak kârlılığının mevduat faizinin altında olduğuna dikkat çeken Bali, "Bankaların sermayedarları mevduat müşterisi olalım deseler 2-3 puan daha fazla getiri elde edebilecekler. Yüzde 3.5 ve altına inmiş net faiz marjı ile bankacılık sistemi verdiği ilave kredilerle yeni iş yapma kapasitesi yaratamıyor. Bu bankacılık sisteminin matematiğinin çalışmıyor olması demek" dedi.
Bali 2010 yılında yüzde 5.8-6 arasında olan net faiz marjının bugün yüzde 3.5'in altında geldiğine ve yüzde 18-19 aralığındaki özkaynak kârlılığının da yüzde 10-11 aralığına gerilediğine dikkat çekti.
Sektörde son dönemde artan takibe dönüşen kredi oranları ile ilgili olarak da Bali şöyle konuştu:
"Türkiye ekonomisi son yıllarda eski hızında büyümüyor, hızlı büyüme döneminde dönen bazı çarklar şimdi dönemeyebiliyor. Karşılıksız çeklerde, ödemelerde, protestolu senetlerde bunun karşılığını görüyoruz. Ben hala takibe dönüşen kredi rasyolarının iyi yönetildiğini düşünüyorum. Ama son dönemde önemli bir yükseliş trendine girdiğimiz de ortada. Kredi tabanı hızlı büyümediği için, aynı miktardaki sorunlar bile görece daha yüksek görünüyor olabilir. Matrahın iş yapma kapasitesinin büyümesi lazım."
Bankacılık sektöründe Mart sonu itibarıyla takibe dönüşe kredi oranı yüzde 3.3 seviyesinde bulunuyor.
Bali, geçen hafta TBB Başkanı Hüseyin Aydın'ın 'yüzde 15 kredi kısıtlamasıyla' ilgili değerlendirmelerine de şu yorumu yaptı:
"Yüzde 15 kredi sınırının olup olmamasından ziyade, bizim zaten kendi sınırlarımız var. Biri bize yüzde 40 büyütün kredilerinizi dese, bunu yapacak imkanımız yok."
Aydın geçen hafta "TCMB'nin yüzde 15'lik kredi büyümesi standardının devam edip etmediğini bilmiyoruz, bunu öğrenmek istiyoruz" demişti.
Bali, İş Bankası'nın ve Doğan Holding'in bazı yöneticilerinin 'Petrol Ofisi'nde 2001-2007 döneminde kaçakçılık yapıldığı iddiası' ile ilgili bir soru üzerine de şöyle konuştu:
"Adli süreçler devam ediyor. Biz de şahsen yargılanıyoruz. Ama her ne kadar içinde bulunduğumuz atmosferde çalışır çalışmaz bilmem, ama neyi yapıp neyi yapmadığınızı biliyorsanız müsterihsinizdir. O bakımdan son derece müsterihiz. Hukuka da güveniyoruz, o da olmadı Hakka güveniyoruz."
Etiketler
- BIST
- DOLAR
- EURO
- ALTIN