10 İşletme Özel Sektöre Açılıyor
Tarım ve Köyişleri Bakanı Hüsnü Yusuf Gökalp, Doğrudan Gelir Desteği`nin (DGD) uygulama modeli açısından IMF ve Dünya Bankası (DB) ile farklı düşündüklerini, bakanlığının görüşlerinin de kabinedeki birçok bakandan destek gördüğünü ifade ederek, Ancak çeşitli uluslararası kuruluşlar bizimle aynı görüşte değil diye konuştu. Gökalp, IMF ve DB`nin önerdiği gibi doğrudan gelir desteğinin 2001 yılında sadece 40 ilde uygulanmasına ve desteğin sadece arazi büyüklüğü üzerinden verilmesine karşı olduklarını anlatarak, bu durumun iller ve çiftçiler arasında büyük eşitsizliğe, adaletsizliğe neden olacağını söyledi.
ARAZİ ÜZERİNDEN ÖDEME;
Gökalp, Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü`ne (TİGEM) bağlı 10 işletmenin daha özel sektör ile işbirliğine açılması konusunda düzenlediği basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Gökalp, DGD sistemine geçilmesi için, bakanlığının 1.2 katrilyon lira ödenek talebine karşılık 430 trilyon lira ödenek ayrılmasına ilişkin bir soru üzerine, Ben uygulayıcı bakanlığım. Ne kadar verirlerse o kadar uygularız diye konuştu. IMF`ye verilen mektupta DGD sisteminin yaygınlaştırılması ve ödemelerin dekar üzerinden yapılması hükmünün bulunduğunu anımsatan Gökalp, ödemelerin arazi üzerinden yapılması durumunda, 1.2 katrilyon liralık kaynağa ihtiyaç olduğunu, bu rakamın ise mektuptaki kriterlere göre çıkan bir matematiksel sonuç olduğunu söyledi. IMF ve DB`nin bu yıl 40 ilde DGD sistemine geçilmesini ve arazi üzerinden ödeme yapılmasını istediğini anlatan Gökalp, Biz ekilen arazilere ve ihtiyaç duyulan ürünlerin üretiminde DGD verilmesini istiyoruz. Ekilmeyen araziye DGD verilmesini istemiyoruz. Stoka üretilen ürünlere ise daha az DGD verilmesini öneriyoruz. Böylece tarlalar boş kalmayacak, hem de üretim planlaması yapılabilecek. DGD bu konuda bir araç olmalı diye konuştu.
EŞİTSİZLİK DOĞAR;
Bakanlığının DGD sisteminde uygulamak istediği bu modelin Yüksek Planlama Kurulu toplantısında bakanların büyük çoğunluğu tarafından uygun bulunduğunu, ancak çeşitli uluslararası kuruluşların bu görüşe olumlu bakmadığını belirten Gökalp, Türkiye`de tarımın meselelerini doğal olarak biz daha iyi biliriz. Bizim önerdiğimiz modelin uygulanması, en doğru modeldir. Sistemin sadece 40 ilde uygulanmasını asla kabul etmiyoruz, etmeyeceğiz. Yoksa diğer iller arasında çiftçiler arasında bir eşitsizlik olur dedi. Gökalp, bütçede istedikleri ödenekleri alıp alamadıkları konusundaki bir soru üzerine de Ücret artışlarında gönlümüze olanı veremediğimiz gibi bakanlığın bütçesinde de kısıtlamalar var diye konuştu. Gökalp, tarımda girdi fiyatlarının uluslararası düzeylere çekilmesi projesi konusunda da, ekonomi bakanları ve üst düzey bürokratlar ile görüşmelerin sürdüğünü bildirdi.
10 İŞLETME DAHA AÇILIYOR;
Gökalp, TİGEM`e bağlı 10 işletmenin daha özel sektörle işbirliğine açılacağını bildirerek, bu modelin tarım reformu çalışmaları kapsamında tarımda yapısal değişikliğin çok önemli bir adımı olduğunu ifade etti. Gökalp devletin, çok geniş alanlarda, çok pahalıya mal olan işçilik maliyeti ile buğday üretmesini doğru bulmadığını belirterek, devletin, araştırmageliştirme ve damızlık üretimi gibi alanlarda çalışması, bu konularda özel sektör ile işbirliği yapması gerektiğini anlattı. Gökalp, teklif verme süresi 15 Kasım günü dolacak olan, daha önce özel sektöre açılan 10 TİGEM işletmesi için şimdiye kadar 48 başvuru olduğunu anlatarak, teklifler arasında yabancı şirketlerin bulunmadığını ancak, teklifte bulunan şirketlerin yabancı şirketler ile ilerde işbirliği yapabileceğini kaydetti.
MONOPOLLEŞMEYE İZİN YOK;
Gökalp, işbirliğine açılan işletmelerde, monopolleşmeye ve çiftlik turizmi gibi işletmenin doğrudan amacı dışındaki faaliyetlere izin verilmeyeceğini belirterek, bu işletmelerden işçi çıkarılmasına da müsaade etmeyeceklerini ifade etti. İşletmelere ilişkin tekliflerin 15 Mart 2001`e kadar TİGEM`e iletilmesi gerektiğini belirten Gökalp, projelerin değerlendirilmesinde yatırım miktarı, yeni teknoloji kullanımı ve transferi, projelendirilen yatırımın işletmeye uygulanabilirliği, verimlilik ve karlılık oranları, kaynakların ne şekilde temin edileceği, en fazla yatırım ve istihdam sağlama, en yüksek kira bedeli gibi ölçütlerin gözönünde tutulacağını bildirdi.
Verilen bilgiye göre TİGEM`in her işletmesi için ayrı bir anonim şirket kurulacak. Bu şirketlere TİGEM, yüzde 15-50 oranında iştirak edecek. TİGEM`e ait tesis ve arazi varlıkları, ayni sermaye olarak konulmaksızın kurulacak şirkete kiralanacak, elde edilecek kira bedeli TİGEM`in sermaye katkısı olacak. Daha önce de 10 işletmesini özel sektör ile işbirliğine açan TİGEM`in toplam 38 işletmesi bulunuyor. Kısmen işbirliğine açılan işletmelerden Eskişehir Anadolu İşletmesi`nin yarış atı yetiştirilen bölümünün ile Antalya`daki Boztepe İşletmesi`nin narenciye bahçesi bölümünün işbirliğine açılmayacak. Ankara TİGEM`in ise tarım alet ve makinaları imalathanesi özel sektörün işbirliğine açılacak. (FİNANSAL FORUM)
- BIST
- DOLAR
- EURO
- ALTIN