İMKB 30’dan 30 milyar TL kâr

<ımg hspace="10" vspace="5" align="right" src="https://image.hurimg.com/i/hurriyet/75/0x0/66cf6c77601c04688fbe13e6.jpg">İMKB 30 şirketlerinden 25’i kârını açıkladı. 25 borsa şirketinin toplam kârı 30 milyar TL olurken şirketlerin kârı yüzde 18 arttı. Sanayi ve hizmet şirketlerinin kârındaki yükselişte, ciro artışı ile faiz ve döviz kurundaki gerileme etkili oldu

ZEYNEP AKTAŞ / Milliyet

Ekonomideki yavaşlamaya rağmen borsa şirketleri kârlarını ve cirolarını artırıyor. İMKB’de işlem gören şirketler solo bilançolarını açıklamaya devam ediyor. Henüz açıklamayanlar için son tarih 12 Nisan. Bu kapsamda İMKB 30 içinde yer alan 25 firma bilançolarını 15 Mart itibari ile açıkladı.

Geriye kalan beş firma olan Doğan Holding, Migros, Enka İnşaat, İpek Enerji ve Koza Madencilik ise 12 Nisan’a kadar açıklayacak. Bu güne kadar bilançosunu açıklayan İMKB 30 kapsamındaki firmalardan 25’inin piyasa değeri, borsadaki şirketlerin yüzde 61’ine denk geliyor. Geriye kalan beş firmayı da dahil ettiğimizde bu oran daha da yükseliyor.

Genel tabloya baktığımızda, borsada faaliyette bulunan 404 şirketin toplam piyasa değeri 588 milyar TL’yi bulurken, bilançosunu açıklayan İMKB 30’da yer alan 25 şirketin piyasa değeri 359 milyar TL’de bulunuyor. Bu durum İMKB 30’un borsa üzerindeki etkisini daha da belirgin bir şekilde ortaya koyuyor.

Bu firmalar, aynı zamanda ülkemizin de sayılı firmaları arasında ilk sırada yer alıyor. Bu itibarla söz konusu firmaların mali verileri bir bakıma ülkemizin genel gidişatı açısından da bir fikir yürütmek açısından önemli ipuçları vermekte.

Kârlar yüzde 18 arttı

Açıklanan bilançolara göre İMKB 30 içerisinde yer alan Türkiye’nin en büyük sanayi, hizmet, mali sektör kuruluşlarının bulunduğu 25 şirket, geçen yıl 30 milyar TL net kâr elde etti. Söz konusu kâr, bir önceki yıla göre yüzde 18 oranında artışı ifade ediyor.

Bugüne kadar bilançosunu açıklayan İMKB 30 içindeki firmalardan sadece biri zarar açıkladı. O da İhlas Holding. Ancak bu şirketin de bir önceki yıl kaydettiği zarar 85 milyon TL olduğu göz önüne alındığında, zararını 54 milyon TL’ye indirmesini olumlu bir gelişme olarak değerlendirmek mümkün.

Ancak hemen hatırlatmakta fayda var ki yakın zamanda firmanın Yönetim Kurulu Başkanı Enver Ören’in vefatı, firma açısından önemli bir kayıp olarak görülüyor. İhlas Grubu’nu bu günlere getirmede önemli katkısı olan Enver Ören’in vefatı, yatırımcılar açısından da belirsizlik anlamına geliyor. 

5 şirket açıklamadı

Öte yandan henüz bilançosunu açıklamayan beş firmanın 9 aylık bilançoları göz önünde bulundurulduğunda, bu firmaların zarar açıklama olasılılıklarının zayıf olduğunu söyleyebiliriz. Bu durum İMKB 30 firmalarının elde ettiği kârı artıracak. Diğer taraftan bu endekste yer alan  16 şirketin bir önceki yıla göre kârını artırması yaşanan yüksek rekabete rağmen olumlu bir gelişme.

Firmalar özellikle yurtdışında yaşanan rekabete karşı daha dayanıklı bir yapı oluştururken, rekabet yöntemlerini de geliştirdiler. Türkiye ekonomisinde 2012 yılında beklenen büyüme oranının yüzde 2.5 olduğu göz önüne alındığında bu şirketlerdeki büyümenin önemi daha da anlamlı olmakta. Borsa 30 şirketleri içerisinde en yüksek kâr artışını Türk Hava Yolları’nın gerçekleştirdiğini görüyoruz.

THY’yi Emlak GYO izledi

Geçen yıl en yüksek kâr artışını gerçekleştiren THY’yi Emlak GYO izledi. Türkiye’de inşaat sektörü ekonominin de adeta dinamosu niteliğinde bulunuyor.

TOKİ üzerinden desteklenen bu sektörün dinamizmini yitirmemesi zincirleme şeklinde diğer sektörlerin de gelişmesine katkıda bulunuyor.

SANAYİ VE HİZMETİN ÖNCÜLERİ 12.3 MİLYAR TL KÂR ELDE ETTİ

Borsada faaliyet gösteren sanayi ve hizmet sektöründe yer alan firmaların verileri incelendiğinde kâr kaynakları daha net ortaya çıkıyor. Borsada yer alan en yüksek ciroya sahip ilk 25 sanayi ve hizmet şirketinin yılsonu satış gelirleri yüzde 11.30 oranında artarken kârlardaki artış yüzde 29.43’ü buldu.

Sanayi şirketlerinin satışlarını artırması özellikle Avrupa’da gözlenen ekonomideki daralmaya rağmen olumlu bir gelişme olarak not edilmeli.

Kârlılıktaki azalma

Öte yandan bu firmaların kârlılığında faizlerde gözlenen gerileme ve döviz kurunda yaşanan düşüşün de etkili olduğu görülmekte. Firmaların genel olarak bilançoları incelendiğinde “Esas Faaliyet Dışı Finansal Giderler” kaleminde bir önceki yıla göre meydana gelen azalma kâra olumlu yönde yansıdı.

2011 yılında yüzde 5.41 oranındaki net kâr marjı ile çalışan borsa şirketleri geçen yıl bu oranı yüzde 6.30’a çıkardı.

Öte yandan Türkiye ekonomisinde gözlenen yavaşlama eğilimi şirketlerin satışlarına da yansıdı. Özellikle otomotiv sektöründe yaşanan daralma dikkat çekici. Sektör en büyük ihraç pazarı olan Avrupa’daki daralmadan olumsuz yönde etkilendi. Ancak buna karşın otomotiv sektörü, ana ve yan sanayiyle birlikte geçen yıl 19 milyar doları aşan ihracata imza atarak ekonomideki önemini korudu.

Dikkat çekenler...

İMKB 30 şirketleri içerisinde hem cirosu hem de kârı yüzde 10’un üzerinde artan, hızlı büyüyen sanayi ve hizmet şirketleri içerisinde 6 firma göze çarpıyor: Tüpraş, THY, Turkcell, BİM, Koza Altın ve Emlak Konut GMYO. Tüpraş 2014 yıl sonunda bitirmeyi hedeflediği yatırım ile gelirleriniartırmaya devam edeceğe benziyor.

Turkcell, ortakları arasındaki yıllardır devam eden hukuk mücadelesinde sonlara gelmiş durumda. BİM istikrarlı büyümesine devam ederken, Emlak Konut GMYO, sektörde öne çıkmaya devam ediyor. Koza Altın ise maden rezervleri ve kâr marjı ile dikkat çekiyor.

DÖVİZ KURU VE FAİZLERİN ETKİSİ

Öncü sanayi ve hizmet şirketlerinin bilançolarına baktığımızda esas faaliyetlerden kaynaklanmayan finansal giderlerin önemli bir kalem olduğunu görüyoruz.

Bu kalemdeki artış ve azalışlar şirketlerin bilançolarına da yansıyor. Döviz kurlarındaki ufak bir hareketlenmenin dahi hem şirketlerin maliyetlerine hem de finansal gider kalemine etkide bulunmakta.
Dolar kurunun Haziran 2012’den yılsonuna kadar dalgalı seyir halinde aşağı kayması firmaların bilançolarına da yansıdı. Ancak özellikle şubat ayının ilk günlerinden başlayan çıkışın devam etmesi halinde, üç aylıklara olumsuz yönde etkide bulunacağını şimdiden söylemek mümkün.

Döviz gibi faizlerin de bilançolara etkisi göz ardı edilemez boyutta. 2011 yılının sonlarında yüzde 11 olan faiz oranları 2012’nin sonlarına gelindiğinde yüzde 6’lara kadar geriledi.

Bu gelişme şirketlerin katlanan faiz yükünü hafifletti. Etkisini ise bilançolar üzerinde gösterdi. Faizlerde tarihi dip seviyelerin görülmesi ve kurlardaki gerilemelerle beslenen şirketler, cirolarındaki artışı rahatlıkla karlarına yansıtabildi. Kuşkusuz bu dengede gözlenecek değişim, borsa şirketlerinin finansal tablolarına da yansıyacak.

SATIŞLAR İHRACATLA ARTTI

Bilanço verileri borsa   şirketlerinin satışlarında yer alan yurtdışı satışları kaleminde artış olduğunu gösteriyor. En yüksek satışı gerçekleştiren 25 borsa şirketinin yurtiçi satışları yüzde 7.98 artış gösterirken yurtdışı satışları yüzde 17.57 oranında artış gösterdi. Bu durum firmalarımızın yurtdışında rekabete karşı daha dayanıklı olduğunu yurtdışı pazarlarda daha aktif rol alabildiklerini göstermesi açısından önemli.

Öte yandan yurtiçinde daralan pazara rağmen yurt dışında alternatif pazar yaratarak kârlılıklarını koruması gelecek açısından önemli bir gelişme olarak algılanmakta.