Borsalarda trendler korunuyor
Gündemde piyasa bozucu bir haber akışı görülmüyor. Borsalarda çıkış trendi korunuyor. BİST 100 Endeksi’nde de yükseliş devam ediyor. Borsa İstanbul dış piyasalarla uyumlu hareket ederken, BIST 100’deki yükseliş yerli yatırımcının omuzlarında denilebilir.
İşte Hürriyet gazetesi yazarı Zeynel Balcı'nın bu haftaki yazısı...
Piyasalardaki olumlu hava devam ediyor. Borsalarda çıkış trendleri sürerken önemli direnç bölgelerine ulaşılması nedeniyle biraz yorgunluk emareleri görülmeye başladı. Borsa İstanbul dış piyasalara uyumlu hareket ediyor. Döviz kurlarında satış baskısı, gösterge tahvil faiz oranında ise yatay hareket hakim. Para piyasaları sermaye piyasalarına desteğini sürdürüyor. Borsa İstanbul’daki çıkış hareketi önemli ölçüde yerli yatırımcının omuzlarında. Yabancı takas saklama oranındaki düşüş eğilimi sürüyor. BIST100 Endeksi yükselirken yabancı takas saklama oranı yüzde 46 seviyelerine kadar çekildi. TCMB’nin perşembe günü açıkladığı verilere göre, son üç haftadır yabancı yatırımcılar daha çok hisse satıp tahvil bonoda (DİBS) alım yapma eğiliminde. Üç haftalık hisse satışı 795 milyon doları bulurken 593 milyon dolarlık tahvil bono alımı yapmışlar. Kasım ayından bu yana devam eden yüksek faiz süreci yabancı yatırımcının tavrına yansımaya başlamış görülüyor. Bankalar başta olmak üzere yabancı yatırımcıların yoğun olduğu hisselerde son dönemdeki durgunluğa bakınca durum kendini gösteriyor. Gündem olarak piyasa bozucu bir haber akışı görülmüyor. Ancak mevcut gündem ve beklentilerin belli ölçüde fiyatlandığını söylemek mümkün. Bu açıdan bakınca çıkış trendi korunmakla birlikte piyasada daha seçici hareketler olması muhtemeldir.
YÜKSEK FAİZ TL'YE CAZİBE KAZANDIRDI
Bankalardaki döviz mevduatında son dönemdeki artış eğilimi 5 Şubat haftasında yerini 2.1 milyar dolarlık düşüşe bıraktı ve 235 milyar dolardan 232.9 milyar dolara geri çekilme yaşandı. Düşüşün bir kısmı Euro ve altın hesaplamalarından kaynaklanıyor. Bir kısmı da satış. Bu durum bir sinyali olarak algılansa da henüz ‘ters dolarizasyon’ başladı demek için erken. Banka döviz mevduatlarındaki satışların devamının gelmesi gerekecek. Yüksek faiz TL’ye cazibe kazandırmış durumda. TCMB gösterge faiz oranı, yüzde enflasyonun (yüzde 14.97) ve dış dünyadaki faiz oranlarının üzerinde. Sıkı para politikası ve yüksek faiz devam edeceğine göre TL’ye dönüş konusunda beklentiler sürecek. TCMB Başkanı Naci Ağbal geçtiğimiz günlerde, “TCMB’nin döviz kurunun düzeyini etkilememek şartıyla rezerv biriktirmeye başlayabileceğini” açıklamıştı. Dış ticaret ve cari açık devam ettiğine, swaplar da kullanılmayacağına göre rezerv biriktirmek için bankalardaki döviz mevduatı önemli bir kaynak olarak görülüyor. Reeskont kredileri ve sıcak para girişleri de önemli tabi ki. Türkiye’nin cari açık ve dış borç ödemelerini dikkate aldığımızda rezervleri kuvvetlendirmenin önemi daha çok ortaya çıkıyor. 2021 yılı için konulan 245 milyar TL’lik bütçe açığı hedefi ve yüzde 120 borç çevirme rasyosunu dikkate aldığımızda kamu borçlanma gereği yüksek olacak. Bu açıdan bakılınca da faiz oranlarının düşmesi zor görülüyor. Sermaye piyasaları açısından yüksek faiz bir alternatif olur mu sorusunun cevabı yabancı yatırımcıları son dönemdeki pozisyon değişikliğine bakılınca bir parça verilmiş gibi.
ALTIN FİYATINDA YATAY GÖRÜNÜM
Altın fiyatındaki kısa süreli tepki hareketi güç kazanamadı. Bol likiditenin uzun vadede enflasyonu artıracağı beklentisiyle ABD 10 yıllık bono faiz oranındaki yükseliş altın fiyatına baskı yapmaya devam ediyor. Piyasalarda devam eden iyimserlikle artan risk iştahı ve azalan güvenli liman ihtiyacı altının zayıf bırakan gelişmeler arasında. Her ne kadar kısa dönem baskı altında kalsa da uzun vadede düşük faiz ve bol likidite ortamının sürecek olması, yüksek enflasyon beklentileri altın fiyatını destekleyecek gelişmeler. ABD’nin yeni başkanı Joe Biden’in teşvik paketi konusundan hareketle ekonomi politikalarına ilişkin piyasaların bir öngörüsü var. Ancak ABD-Çin, ABD-Rusya hatta ABD-Türkiye ilişkileri konusunda dış politika ile ilgili bir öngörü henüz oluşmuş değil. Eski başkan Trump’ın Çin ile ilişkileri iyi değildi. Ek gümrük vergileriyle iş ticaret savaşına kadar varmıştı. Bu da güvenli liman ihtiyacına binaen altın fiyatına yükseliş olarak yansımıştı. Aynı şeyler olacak demek değil tabi ki ama ABD dış siyaseti altın için önemli referans noktalarından bir olabiliyor.
DIŞ PİYALARDA İYİMSERLİK HÂKİM
Piyasalardaki olumlu hava devam ediyor. Borsalarda çıkış trendleri sürerken önemli direnç bölgelerine ulaşılması nedeniyle biraz yorgunluk emareleri görülmeye başladı. Borsa İstanbul dış piyasalara uyumlu hareket ediyor. Döviz kurlarında satış baskısı, gösterge tahvil faiz oranında ise yatay hareket hakim. Para piyasaları sermaye piyasalarına desteğini sürdürüyor. Borsa İstanbul’daki çıkış hareketi önemli ölçüde yerli yatırımcının omuzlarında. Yabancı takas saklama oranındaki düşüş eğilimi sürüyor. BIST100 Endeksi yükselirken yabancı takas saklama oranı yüzde 46 seviyelerine kadar çekildi. TCMB’nin perşembe günü açıkladığı verilere göre, son üç haftadır yabancı yatırımcılar daha çok hisse satıp tahvil bonoda (DİBS) alım yapma eğiliminde. Üç haftalık hisse satışı 795 milyon doları bulurken 593 milyon dolarlık tahvil bono alımı yapmışlar. Kasım ayından bu yana devam eden yüksek faiz süreci yabancı yatırımcının tavrına yansımaya başlamış görülüyor. Bankalar başta olmak üzere yabancı yatırımcıların yoğun olduğu hisselerde son dönemdeki durgunluğa bakınca durum kendini gösteriyor. Gündem olarak piyasa bozucu bir haber akışı görülmüyor. Ancak mevcut gündem ve beklentilerin belli ölçüde fiyatlandığını söylemek mümkün. Bu açıdan bakınca çıkış trendi korunmakla birlikte piyasada daha seçici hareketler olması muhtemeldir.
YÜKSEK FAİZ TL'YE CAZİBE KAZANDIRDI
Bankalardaki döviz mevduatında son dönemdeki artış eğilimi 5 Şubat haftasında yerini 2.1 milyar dolarlık düşüşe bıraktı ve 235 milyar dolardan 232.9 milyar dolara geri çekilme yaşandı. Düşüşün bir kısmı Euro ve altın hesaplamalarından kaynaklanıyor. Bir kısmı da satış. Bu durum bir sinyali olarak algılansa da henüz ‘ters dolarizasyon’ başladı demek için erken. Banka döviz mevduatlarındaki satışların devamının gelmesi gerekecek. Yüksek faiz TL’ye cazibe kazandırmış durumda. TCMB gösterge faiz oranı, yüzde enflasyonun (yüzde 14.97) ve dış dünyadaki faiz oranlarının üzerinde. Sıkı para politikası ve yüksek faiz devam edeceğine göre TL’ye dönüş konusunda beklentiler sürecek. TCMB Başkanı Naci Ağbal geçtiğimiz günlerde, “TCMB’nin döviz kurunun düzeyini etkilememek şartıyla rezerv biriktirmeye başlayabileceğini” açıklamıştı. Dış ticaret ve cari açık devam ettiğine, swaplar da kullanılmayacağına göre rezerv biriktirmek için bankalardaki döviz mevduatı önemli bir kaynak olarak görülüyor. Reeskont kredileri ve sıcak para girişleri de önemli tabi ki. Türkiye’nin cari açık ve dış borç ödemelerini dikkate aldığımızda rezervleri kuvvetlendirmenin önemi daha çok ortaya çıkıyor. 2021 yılı için konulan 245 milyar TL’lik bütçe açığı hedefi ve yüzde 120 borç çevirme rasyosunu dikkate aldığımızda kamu borçlanma gereği yüksek olacak. Bu açıdan bakılınca da faiz oranlarının düşmesi zor görülüyor. Sermaye piyasaları açısından yüksek faiz bir alternatif olur mu sorusunun cevabı yabancı yatırımcıları son dönemdeki pozisyon değişikliğine bakılınca bir parça verilmiş gibi.
ALTIN FİYATINDA YATAY GÖRÜNÜM
Altın fiyatındaki kısa süreli tepki hareketi güç kazanamadı. Bol likiditenin uzun vadede enflasyonu artıracağı beklentisiyle ABD 10 yıllık bono faiz oranındaki yükseliş altın fiyatına baskı yapmaya devam ediyor. Piyasalarda devam eden iyimserlikle artan risk iştahı ve azalan güvenli liman ihtiyacı altının zayıf bırakan gelişmeler arasında. Her ne kadar kısa dönem baskı altında kalsa da uzun vadede düşük faiz ve bol likidite ortamının sürecek olması, yüksek enflasyon beklentileri altın fiyatını destekleyecek gelişmeler. ABD’nin yeni başkanı Joe Biden’in teşvik paketi konusundan hareketle ekonomi politikalarına ilişkin piyasaların bir öngörüsü var. Ancak ABD-Çin, ABD-Rusya hatta ABD-Türkiye ilişkileri konusunda dış politika ile ilgili bir öngörü henüz oluşmuş değil. Eski başkan Trump’ın Çin ile ilişkileri iyi değildi. Ek gümrük vergileriyle iş ticaret savaşına kadar varmıştı. Bu da güvenli liman ihtiyacına binaen altın fiyatına yükseliş olarak yansımıştı. Aynı şeyler olacak demek değil tabi ki ama ABD dış siyaseti altın için önemli referans noktalarından bir olabiliyor.
DIŞ PİYALARDA İYİMSERLİK HÂKİM
ABD’nin yeni başkanı Joe Biden’in piyasa dostu adımları son dönemde dış piyasalardaki olumlu seyrin devamında önemli rol oynuyor. 1.9 trilyon dolarlık teşvik paketi piyasalara destek veriyor. Ayrıca Fed Başkanı Powell, geçen hafta “Varlık alımları ekonomide kayda değer iyileşme görülene kadar aynı hızda sürecek. Enflasyonda büyük bir artış ve kalıcı bir yükseliş beklenmiyor. Enflasyona karşı elimizde araçlar mevcut. İstihdam piyasası güçlü olmaktan oldukça uzak. Aşılama sürecinin yavaşlığından ötürü riskler aşağı yönlü” açıklaması bir bakıma destek anlamında piyasaların duymak istedikleriydi. Ancak risklerden söz etmesi ve ekonomideki bazı zayıflıkları dillendirmesi kayda değer bir durum. Benzer şekilde Avrupa Merkez Bankası Başkanı Lagarde’ın “Mali desteklerin en azından yılın sonuna kadar devam etmesine ihtiyaç var. Gerekirse varlık alım programının büyüklüğü artırılabilir” açıklaması da piyasa dostu olarak algılanabilir. Dünyanın en önemli iki merkez bankasının duruşunda bir değişiklik yok. Düşük faiz bol likidite ortamı sürecek. Bu durum piyasalar için önemli bir referans olmaya devam ediyor. Salgın hastalıkta vaka sayıları, ülkelerdeki kapanma haberleri, aşılamada yavaşlama gibi gelişmelere piyasalar bu aşamada duyarsız. Piyasalar bardağın dolu tarafını görmeye devam ediyor. Ancak hatırda tutulması gereken konu borsalarda kârlar hala önemli ölçüde kağıt üzerinde ve ciddi olarak realize edilmiş değil.
DOLAR/TL'DE SATIŞ BASKISI
Dolar/TL kurunda düşüş eğilimi ve destek arayışı sürüyor. İlk destek 7.00 seviyesinde. Bu seviyenin üzerinde tepki alım denemeleri görülebilir 7.00 seviyesinin altına gelinmesi durumunda düşüşün devamıyla birlikte sonraki tutunma noktaları 6.90 ve 6.75-6.50 seviyelerinde. İlk dirençler ise 7.14 ve 7.20 olarak görülüyor. Tepki çıkışının devamı açısından 7.20 seviyesinin geçilmesi önemli olacak. Destek noktalarında olası tepki alımlarına karşılık satış baskısı sürüyor.
BORSADA DİRENÇLERE DİKKAT
Borsada çıkış trendi sürmekle birlikte kâr satışları görülüyor. İlk destekler 1. 526 ve 1.510 seviyelerinde. Daha önemli görülen 1.510 seviyesinin üzerinde Kasım ayından bu yana devam eden çıkış trendi korunabilir. Aksi takdirde sonraki destek noktaları 1.465 ve 1.430 seviyelerinde görülüyor. Dirençler ise 1.556 ve 1.582 seviyelerinde. Zirve olması açısından 1.582 daha önemli. Bu seviyelere hareketlenmelerde kâr satışları görülebilir. Sonraki dirençler 1.600 ve 1.700 seviyelerinde. 1.582 seviyesini geçemeyen çıkış denemeleri kâr satışlarıyla karşılaşabilir.
Etiketler
- BIST
- DOLAR
- EURO
- ALTIN