2 senaryo var, ikisi de tehlikeli...

Hala aynı seviyelerde hareketine devam etmektedir... <ımg hspace="10" vspace="5" align="left" src="https://image.hurimg.com/i/hurriyet/75/0x0/66dacf863827f3845f8d6aec.jpg">€/$ paritesi 18 Eylül günü gerçekleştirdiği sert yükselişten bu yana 1,3470-1,3570 bandında ve ağırlıklı olarak da 1.3500 seviyelerinde işlem görmüştür.

Hikmet BAYDAR
www.3-goz.com

Hala aynı seviyelerde hareketine devam etmektedir. 6 iş günü yatay seyirde yön arayışını sürdüren paritede piyasanın bir ikilem içerisinde olduğu çok açıktır.

Önümüzde 2 senaryo var ve ikisi de birbirinden tehlikeli.

Birincisi FED tahvil alımını önümüzdeki günlerde azaltırsa senaryosu. Bu senaryoya göre piyasa agresif USD alımına koşullanmış durumdadır.

Oysa olayın aslı; Batakları örtbas etmek için piyasaya enjekte edilen dolarların ekonomide aşırı bir enflasyonist etki yaratmasından kaçınmak için ekonomik koşullar uygun olduğunda yavaş yavaş azaltılmasıdır. Bu hareketi bile o kadar abarttılar ki arkadaki asıl sorunlar göz ardı edildi.

İkinci senaryo 17 Ekimden sonra taahhütlerini yerine getiremeyecek duruma gelen ABD hazinesi gerçeği. Bu senaryo ön plana çıkarsa da USD hızla değer kaybedecek. Bu arada ABD meclisinin bu borç tavanını her an yukarı çekerek sorunu kaldırması mümkün. Ancak nedense sürünceme de tutularak birilerini nemalandırmaya çalışıyorlar diye düşünüyoruz.

Şimdi senaryolara baktığımızda hızlı değer kazancı veya hızlı değer kaybı söz konusu. Bu durumda hangi senaryo ağır basabilir?

Piyasa işte bu sorunun cevabını bulamadığı için yönsüz durumda.

Burada önemli bir gerçek var. Her iki senaryo da faizlerde yükselişle sonuçlanacak konumdadır. Faizlerin yükselmesi ABD tahvillerine satış gelmesi demektir. Bu durumda nakde dönen paranın ne yapacağı son derece önemli.

Riski dağıtmak için güvenli ufak limanlara mı gidecek yoksa kısa vade ABD faizlerinin düşmesine mi yol açacak göreceğiz.

Bu soruların cevapları TL’yi de yakından ilgilendiriyor. Çünkü küresel sermaye hareketlerinden TL’ de tam anlamıyla etkileniyor.

Dün orta vade yukarı sinyalleri üretmeye başlayan AVRO/TL paritesi 2,7239 seviyesinden güne başlamış ve 2,7300 seviyesine kadar yükselmiştir. Bu sabah ise 2,7455 seviyesine kadar yükselmiştir. Önemli direnç bölgelerinde olan paritenin hala yatay seyirde olduğunu, bu seviyeleri 3 kere denedikten sonra sert satışlar geldiğini hatırlatmak istiyoruz. Bu nedenle yeni pozisyon önermiyoruz.

USD/TL paritesine baktığımızda; 2 gündür gelmekte olan yukarı sinyallerinin doğru işlediğini görüyoruz. Dün 2,0249 seviyesine kadar yükselen paritenin bu sabah da 2,0340 seviyesini gördüğünü gözlemliyoruz. Artık 2,0500-2,0700 bandında yeniden yukarı yönlü hareket etme potansiyelini artırmıştır. Daha önce bu seviyelerden güçlü satışların gelmiş olması ve TCMB Başkanı Sn Başçı’nın 1.9200 açıklaması yeni pozisyon almanızı önermemizi engellemektedir. Ancak şimdilik yönün önümüzdeki günlerde yukarı olma ihtimalinin arttığını belirtmekle yetinelim.

Yukarıda yurt dışı senaryolardan bahsederken TL’nin de etkileneceğini belirtmiştik. Bu etkilenmenin ufak çapta olacağını düşünmüyoruz. Büyük dalgalanma potansiyeli hala yüksektir. ABD’de haftalık işsizlik başvurularında beklenmedik düşüş tahvil alım programı senaryosunu düşündürürken, beklenenden düşük büyüme verileri de canlanmanın istenilen seviyede olmadığını gösteriyor. Kısacası hala durum net değil.

Bu arada FITCH Güney Avustralya’nın notunu düşürdü. Bu durum Avustralya Doları’nı etkileyecektir.

Önerimiz; Hafta sonuna pozisyonla girmemenizde fayda var. Bu arada EUR/AUD paritesi orta vade yükseliş trendine hazırlanıyor görüntüsü verdiğinden izlenmesinde fayda var.

İyi tatiller