Nisan’da piyasaların gündemi yoğun
Konsensüs tahminler aylık bazda yüzde 0,95’lik bir artışa işaret ederken, bizim tahminimiz yüzde 0,74 seviyesinde. Bu tahminler doğrultusunda, geçen şubatta yıllık yüzde 10,26 seviyesinde olan yıllık TÜFE’nin yüzde 9,95 – 10,19 aralığına gerilemesi beklenmekte. Yakın dönemde yurtiçi piyasanın en yakından izlediği verilerden olan TÜFE’nin izleyeceği seyir faiz, kur ve borsa açısından da oldukça önemli. Herhangi bir olumlu/olumsuz sürpriz piyasalardaki oynaklığın önemli ölçüde artmasına neden olabilir.
4 Nisan Çarşamba günü açıklanacak olan mart ayı Reel Efektif Döviz Kuru da bu hafta yurtiçinde takip edilecek bir diğer veri olacak. 2003 yılına kadar uzanan verilere göre TL reel açıdan bulunduğu en değersiz seviyelerde. TL’nin mart ayında izlediği seyir göz önüne alındığında bu veride de reel açıdan da değer kaybının sürdüğünü görmek sürpriz olmayacaktır. Ancak, bu durum kurda, ekstra negatif bir gelişme olmadıkça, değer kaybı olasılığının giderek azaldığının ve olası bir geri dönüş, yani TL’nin değerlenmesi yönündeki hareketin de görece hızlı gerçekleşme ihtimalinin arttığının bir göstergesi olarak değerlendirilebilir.
11 Nisan Çarşamba günü açıklanacak olan Cari Denge (şubat) rakamları da ayın bir diğer kritik verisi olacak. Hatırlanacak olursa, geçen ay Moody’s not indiriminin ardından cari denge gözlenen bozulma TL’deki değer kayıplarının hızlanmasına neden olmuştu. 16 Nisan Pazartesi günü sanayi üretimi (şubat), işsizlik (ocak) ve bütçe dengesi (mart) aylık ekonomi takvimde öne çıkan diğer ekonomik veriler olarak sıralanabilir. Ayrıca, TCMB’nin 25 Nisan’da yılın 3. Para Politikası Kurulu toplantısını gerçekleştireceğini ve 30 Nisan’da yılın 2. Enflasyon Raporu’nu yayınlayacağını da hatırlatalım. Bugün açıklanacak enflasyon rakamları ile birlikte ay boyunca kur tarafında gözlenecek seyir TCMB’nin 25 Nisan’daki toplantısında alacağı karar açısından belirleyici olacaktır. Ay sonundaki enflasyon raporunda ise TCMB’nin yüzde 7,9 seviyesinde olan 2018 yılsonu TÜFE tahmininde bir miktar yukarı yönlü revizeye gittiğini görebiliriz.
Hazine, nisanda 3,8 milyar TL iç borç ödemesine karşılık toplam 4,2 milyar TL iç borçlanma yapmayı planlamakta. Bu rakamların geçen aya göre düşük seviyelerde olması nedeniyle özellikle tahvil faizleri tarafında Hazine kaynaklı yukarı yönlü bir baskı görülme olasılığın zayıf olduğu söylenebilir. Ay boyunca, Hazine tarafından, 10 ve 5 yıllık 6 ayda bir sabit kupon ödemeli devlet tahvili yeniden ihracı olmak üzere 2 tahvil ihracı (10 ve 17 Nisan tarihlerinde) gerçekleşecek.
Proje bazlı teşvik sistemi kapsamında sertifika alacak firmaların Cumhurbaşkanı tarafından nisan ayı içinde duyurulması beklenmekte. Bir süredir açıklanması beklenen teşviğin basına yansıyan son haberlere göre toplam yatırım büyüklüğünün 125 milyar TL civarında olması ve 19 firmaya ait 23 projenin desteklenmesi bekleniyor. Basındaki bilgilere göre petrokimya, savunma, ulaşım sistemleri, enerji teknolojileri, havacılık gibi sektörlerdeki projelerin ön plana çıkması beklenmekte; ancak şirketlerin isimlerinin Cumhurbaşkanı tarafından duyurulması beklendiğinden henüz net olarak kimlerin bu kapsamda sertifika alacağı bilinmemekte.
Nisan’da siyasi ve jeopolitik haber akışlarının da zaman zaman ekonomi gündeminin önüne geçmesi beklenebilir. Suriye-Irak tarafında görülebilecek olası askeri operasyonların yanı sıra 11 Nisan’da ABD’deki Zarrab Davası’ndaki hakimin kararlarını duyurması beklenen duruşma ve son olarak 19 Ocak - 19 Nisan olarak uzatılan OHAL’in tekrar uzatılıp uzatılmayacağı da piyasaların takip edeceği başlıklar arasında olacak.
Küresel tarafta ise merkez bankası toplantısı olarak 26 Nisan’daki ECB ve 27 Nisan’daki BoJ toplantıları takip edilecek. ABD-Çin arasındaki dış ticaret gerilimine ilişkin haberlerin yanı sıra ABD’de 6 Nisan’daki istihdam raporu (özellikle ortalama saatlik kazançlar), 11 Nisan’daki TÜFE, 27 Nisan’daki 2018 yılı 1. Çeyrek büyüme ilk tahmini ve 30 Nisan’daki Kişisel Gelir ve Harcamalar (özellikle Fed’in yakından takip ettiği Core PCE- Çekirdek Kişisel Tüketim Harcamaları Endeksi) ay boyunca öne çıkacak veriler olarak sıralanabilir.
BIST-100 endeksi 112.500 – 113.500 destek bölgesi üzerinde tutunmayı sürdürdüğü müddetçe yukarı yönlü denemelerde bulunması beklenebilir. Kısa vadede olası yukarı yönlü hareketlerin hızlanabilmesi için 116 bin seviyesinin kalıcı olarak aşılması gerekli. Bu senaryoda endeksin yeniden 117.600 ve 118.800 dirençlerini test etmesi beklenebilir. Dolar/TL’de olası geri çekilmelerde sırasıyla 3,95, 3,9350 ve 3,90 destekleri; olası yukarı yönlü hareketlerde ise 4,00 ve 4,03 TL dirençleri izlenebilir.
- BIST
- DOLAR
- EURO
- ALTIN