Kasım Ayında Piyasalar

Son derece haraketli bir ayı tamamlıyoruz. Türkiye-ABD hattının domine ettiği bu perdede borsa yüzde 5 değer kaybederken döviz sepeti yüzde 2,4 değer kazandı.

En iyi performansa ise anlaşmasız brexit riskinin büyük ölçüde ortadan kalkması ile Sterlin imza attı ve İngiliz para birimi TL karşısında yüzde 6 değer kazandı.

Şimdi yeni bir aya yelken açıyoruz.

Bugün sizlerle hem Kasım özeline hem sonrasına yönelik beklentilerimi paylaşmak istiyorum.

Önce etkili olmaya aday başlıkları masaya yatıralım.

17 KASIM UFUKTAKİ İYİ HABER

Vaka ABD-Çin ticaret savaşında ateşkes beklentisi. İki ülke lideri 17 Kasım’da Şili’de Asya Pasifik Ekonomik İşbirliği Zirvesinde bir araya gelecek.

Favori senaryo olarak ABD’lilerin 1. Etap adını verdiği bir uzlaşmanın sağlanması bekleniyor.

Şansı bence düşük ama etkisi daha güçlü olacak diğer bir senaryo ise iki liderin ticaret savaşını sona erdirdikleri yönünde bir açıklama yapması.

Ufuktaki bu iyi haber son dört haftada hisse senedi marketlerinin ortalama yüzde 10 değer kazanmasına neden oldu.

Konu döviz cephesini de yakından ilgilendiriyor.

Türkiye’ye benzer kabul edilen ülkelerde USD ortalama yüzde 2,5 değer kaybetti.

Bunu tersten okursak gelişen ülke para birimleri değer kazanıyor.

ABD ile Çin arasında süren ekonomik savaş dünya ekonomisi için son derece önemli ve tamamen sona erdiği açıklanacak olursa 2020 yılının ekonomik aktivitesi üzerinde kayda değer etkilerini görürüz.

Ancak ben yukarıda da ifade ettiğim üzere tamamen sona erdirildiği yönünde bir deklarasyonun şansını düşük buluyor, ateşkes tadında bir manşetin çıkmasını daha muhtemel buluyorum.

Bu durumda 17 Kasım beklentisi tüketilene kadar dış piyasalarda bir bozulma olmaz olumlu seyir sürer diyebilir miyiz derseniz zor.

17 KASIM AYNI ZAMANDA BİR BELİRSİZLİK KAYNAĞI

Çünkü eş zamanlı olarak hem ABD’nin Mayıs ortasında altı ay süre ile AB’den otomotiv ithalatına yönelik vergi artışına getirdiği ertelemenin süresi doluyor hem de tıpkı Mayıs 2019’da olduğu gibi ABD-Çin cephesinde beklenmedik bir şekilde masanın devrilmesi riski halen varlığını koruyor.

ABD-AB hattında perde arkasında pazarlık sürüyor. Bir uzlaşma bu cephede de sağlanabilir mi derseniz pekala mümkün. Herkes aynı geminin içinde.

Ancak işin içinde Trump varsa sonunda anlaşma gerçekleşecekse dahi arifesinde bir bağırtı feryat figan adetten.

Dış iklim adına üçüncü bir faktör Kasım ayının sabıkası.

Yılsonu parasını çekecek müşterilere ödeme yapmak üzere bazı fonların Kasım ayı içinde satış yapması yerleşik bir gelenek. Özellikle de gelişen ülke marketlerinde gördüğümüz bu hareketin hele de dış borsalarda varlık fiyatları yükselmişken yinelenmesi şaşırtıcı olmaz.

TÜRKİYE PİYASALARI POZİTİF AYRIŞABİLİR

Şimdi radarı bizim cepheye çevirelim. Barış Pınarı Harekatı sırasında belirgin biçimde negatif ayrışan Türk varlıkları alternatiflerine kıyasla güçlü iskonto taşıyor.

Bırakın Ekim rallisine katılmayı gerek TL gerek BIST geride kalan dört haftada güçlü değer kaybına uğradı.

Küresel yatırım fonları bir varlığa para koymak için iki neden arar. Biri cazip fiyattır ki Türk varlıkları bu konuda hayli çekici ikincisi ise şartlarda görece iyiye evirilme veya kötüden az kötüye yönelimdir.

Türkiye ekonomisi 2019 yılını resesyona sahne olarak geçirdi. 2018 ikinci ve üçüncü çeyreğinde bu durum fiyatlandı. Bir senedir de borsa düştüğü yerde yatay seyrediyor.

Ancak 2020 yılında resesyonun sürmesi beklenmiyor. Aksine baz etkisi ile ılımlı bir büyüme bekleniyor.

Dünya ekonomisi içinse aynı şey geçerli değil. 2020 yılında küresel bir durgunluk bekleniyor.

Başka bir deyişle Türkiye hariç pek çok ülkede ekonomik aktivitenin zayıf kalması veya daha da zayıflaması muhtemel.

Türkiye özelinde bu iki çok önemli avantajı göz önüne alarak yeni jeopolitik gerilimler yaşanması riskini üstlenip ben küresel fonların önümüzdeki aylarda Türk varlıklarına yatırımlarını arttıracaklarını tahmin ediyorum.

Ancak bu Kasım ayında borsaya yatırım yapan köşeyi döner demek değil.

Borsa İstanbul dış iklimin etkisi ile pekala Kasım ayı içinde negatif akımların etkisi altında kalabilir Olasılığı görece düşük görünse de 95.000 puanı dahi test edebilir. 

Ancak bu gerçekleşse dahi ben geçici olacağını hatta Kasım ayı içinde 105.000 puanı test etme olasılığının 95.000 puanı test etme olasılığından daha yüksek göründüğünü düşünüyorum.

Peki 105.000 test edilirse yine geçici mi olur derseniz Kasım özelinde mümkün.

Ancak radarı Mart 2020’ye çevirirsek ben 105.000 puanın dahi keşke oraya düşse de hisse senedi alsak dedirtebilecek bir seviye olarak anılarda yer bulabileceği ve 2020 yılının ilk çeyreği içinde BIST 100 endeksinin 115.000 puanı test edebileceği görüşündeyim.

BIST STRATEJİ

Endeks haftaya 99.838 puan ile başladı.

99.200 civarını yakın ve dış iklimde bir bozulma yaşanmazsa etkili olma şansı görece yüksek bir destek seviyesi olarak görüyorum.

Bu nedenle cari fiyatları hisse senedi yatırımları adına risk alınabilir/taşınabilir değerler olarak görüyor gerek 2020 gerek ise 2021 yılının borsa endeksinde ana akım olarak pozitif seyre sahne olması ihtimalinin yüksek olduğunu düşünüyorum.

Ya ay içinde 95.000 test edilirse ? Başta da ifade ettim bu risk olasılığı düşük bir risk aynı zamanda fırsat olarak seçeneklerden biri.

Gerçekleşmesi durumunda hisse senedi yatırımlarının çok daha çekici hal alacağı görüşündeyim.

GPG STRATEJİ

Gösterdiğiniz güçlü ilgi ile 100 milyona yaklaşarak ilk yılında Türkiye’nin en büyük 13 değişken yatırım fonundan biri haline gelen GPG’de net hisse senedi yatırımlarında üst sınırım yüzde 18.

Çünkü GPG bir hisse senedi fonu değil ve getiri sağlama çabasını başta pair trade olmak üzere farklı enstrümanları da kullanarak sürdürüyor. 

Net BIST ağırlığında haftaya yüzde 8,8 ile başladım. Başka bir deyişle limitimin yarısını kullanmış durumdayım.

Ay içinde BIST 105.000 yakınlarına yükselirse yakın vade özelinde bu ağırlığı düşürebilirim.

Ancak endeks 100.000 altında kaldığı sürece bu ağırlığı koruma hatta görece arttırarak yüzde 11-12 arasına yükseltme eğilimindeyim.

Döviz cephesini de yakından izliyorum. TL öngörebildiğim bir para birimi değil.

Bununla birlikte ay içinde USDTL’de 5,50-5,60 bandı EURTL’de 6,16 civarı test edilecek olursa hisse senedi yatırımlarının riskini dengelemek amacı ile bu cephelerde makul ağırlıkta kısa vadeli pozisyon alma eğilimindeyim.

Sterlin ve altın radarımda yok. Bu düşecekleri anlamına gelmiyor. Fiyatlarını ilgi çekici bulmuyorum.

Önümüzdeki aylarda bu durum değişirse pekala bu iki seçeneği de masaya yatırabilirim.

İlgi duyan okurlar her gün saat 18:30’da güncellenen GPG varlık dağılımını twitter adresi üzerinden takip edebilir. https://twitter.com/gpg_info

Tüm okurların Cumhuriyet bayramını kutluyor bir sonraki Pusulada buluşmayı diliyorum.