Yeni haftada neler olacak?
ABD, S&P endeksinin de kritik seviyelerde olduğunu geçtiğimiz hafta izledik. 50 günlük ortalaması olan 2 bin 620 seviyesinin üzerine yükselen endeksin de kazançlarını genişlettiğini ve bu durumunda iç piyasada endeksi beslediğini söylemek mümkün.
Geçtiğimiz hafta Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) 2019 yılının ilk faiz kararını açıkladı. Piyasaların beklentisi doğrultusunda politika faizini sabit tutan Merkez, karar metninde de sürpriz açıklamalarda bulunmadı. Cari dengede iyileşme ifadesinin eklenmesinin dışında metinde başka bir değişiklik bulunmuyor. Ancak bu karar metni, mart ayında da TCMB’nin bir sürpriz yapmama ihtimalini güçlendirdi. Tabii bu kararın daha da netleşmesi için 6 Mart toplantısına biraz daha yaklaşmak doğru olabilir. TCMB’nin ardından iç piyasadaki rahatlama hem dolar kurunun yeniden 5.40 TL seviyesinin altına doğru hareketini desteklerken, bankacılık endeksi öncülüğünde de endeksinde yükselişini sağladı.
İç piyasada TCMB’nin kararının dışında olağanüstü bir durum olmazken, ABD Başkanı D. Trump ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın telefon görüşmesinin de iç piyasadaki iyimser havayı desteklediğini de eklememek olmaz. ABD ve Türkiye arasında şimdilik yeni bir gelişmenin bulunmaması fiyatlamaları bir nebze de olsa rahatlattı. Her iki ülke arasında diyalog pencereleri korunduğu sürece, iç piyasa açısından olumsuz bir durum bir süre beklemeyebiliriz.
Dışarıda ise İngiltere’de Brexit sürüncemesi devam ederken, 29-30 Ocak tarihlerinde yapılacak Fed toplantısı öncesinde de Fed üyelerinin konuşmaları sürüyor. Ancak Fed üyelerinden sürpriz açıklamalar bulunmuyor. Hemen hemen hepsi bu yıl için 1 faiz artışını destekliyor ancak bunun kararını yıl içerisinde ABD’deki veriler ve piyasadaki havanın vereceğini söyleyebiliriz. Dolayısıyla ocak toplantısı için Fed’den bir beklenti bulunmadığı için şimdilik dolar üzerinde yeni bir fiyat hareketi izlenmiyor. ABD’den açıklanan verilerinde bir süre daha dolar üzerinde etkili olmasını beklemiyoruz. Genel olarak, dışarıda dolar çok güçlü değil ve bu da gelişmekte olan ülke piyasalarının nefes almasını kolaylaştırıyor.
Dolar kuruna baktığımızda, geçtiğimiz hafta 5.40 TL seviyesinin altına doğru gevşemeye başladı. Cuma gününü 5.35 TL çevresinde tamamladı. Kurun şimdilik yükselişinde zorlandığını gözlemliyoruz. Özellikle geçtiğimiz hafta TCMB’nin kararı ve ABD ile Türkiye arasındaki iyimserlik, kurunda geri çekilmesini destekleyen en önemli faktörlerdendi. Aynı zamanda, Dolarında çok güçlü olmayışı bu durumu destekliyor.
BORSA
BIST 100 endeksi ortalamalarının üzerinde seyrediyor ve teknik göstergeler endeks için olumlu. Endeks bu hareketini koruduğu sürece yükselişini sürdürmek isteyebilir. Endeks Cuma gününü 98 bin seviyesinin üzerinde tamamladığı için bu haftada bu seviyenin üzerinde kalmaya devam etmesi durumunda güçlenmesinden bahsetmek mümkün olabilir. Bu durumda hafta içerisinde 100 bin seviyesine doğru tepkilerde izleyebiliriz. Buna karşın, endeksin belli direnç noktalarında zayıflaması durumunda ise bir miktar kar satışlarının gelmesini öngörebiliriz. Ancak çok güçlü bir aşağı yönlü hareket şimdilik beklemiyoruz. Özellikle ABD’de S&P endeksi 50 günlük ortalamasının üzerinde kalmaya devam ettiği sürece hem ABD borsalarındaki kazançların sürmesini bekleyebiliriz. Bu durumunda BIST 100 endeksinin kazançlarını korumasını destekleyebileceğini düşünüyoruz.
DOLAR/TL
Dolar kurunun yeniden 5.30 TL - 5.40 TL aralığında olduğunu gözlemliyoruz. 14 günlük ortalaması 5.40 TL seviyesinden geçiyor. Kur için bu seviyeyi direnç noktası olarak izleyebiliriz. Bu direncin altında kaldığı sürece yükselişinde zorlanabilir ve bir süre daha 5.30 TL - 5.40 TL aralığını ihlal etmesini bekleyebiliriz. Buna karşın, aşağı yönlü eğiliminde ısrarcı olursa 5.30 TL ve altına doğru hareketinde ise 5.25 TL - 5.30 TL aralığının ön plana çıkması mümkün. Ancak kurun daha da rahatlaması için 5.30 TL altında kapanışlar gerçekleştirmesi gerekiyor ve bunu başarırsa bir süre 5.30 TL altında seyirler izleyebiliriz. Bunu başaramadığı sürece 5.30 TL seviyesinin üzerinde kalmaya devam edebilir.
Bu haftanın ajandasında;
Bu hafta Dünya Ekonomik Forumu Davos’ta toplanıyor. Bu yıl, ABD Başkanı D. Trump, İngiltere Başbakanı T. May ve Fransa Cumhurbaşkanı Macron bu yıl Davos’a gitmeyecek. Türkiye’den ise Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Dış işleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan ve TCMB Başkanı Murat Çetinkaya’nın katılması bekleniyor. Davos’tan gelecek açıklamalar hafta genelinde takip edilmeli.
Avrupa ve Japonya Merkez Bankalarının faiz kararları izlenecek. Her ikisinden de sürpriz bir hamle beklenilmediği için fiyatlamalar üzerinde etkili olmayabilir. Ancak Avrupa Merkez Bankası Başkanı M. Draghi’nin konuşmasının bir tık daha önemli olabileceğini düşünüyoruz.
Türkiye’de kapasite kullanım oranı ve reel sektör güven endeksinin dışında geçtiğimiz hafta yapılan TCMB’nin faiz kararının toplantı özeti yayınlanacak. Ancak genel olarak, Türkiye’den gelecek verilerin fiyatlamalar üzerinde etkili olması beklenilmeyebilir.
ABD’de ise hafta içerisinde imalat sektörü satın alma yöneticileri endeksi (PMI) veriler takip edilecek. Yeni haftanın ilk işlem gününde de Martin Luther King ölüm yıl dönümü nedeniyle ABD borsaları kapalı olacak. Yeni haftaya biraz hacimsiz başlayabiliriz ancak hafta genelinde de, ABD’de PMI dışında açıklanacak önemli bir gündem bulunmuyor.
Son dönemde, global piyasalarda verilerden ziyade haber akışları ön planda olmakta. Dolayısıyla bu hafta içerisinde de olası haber akışlarına karşı dikkatli olmakta fayda var.
- BIST
- DOLAR
- EURO
- ALTIN