Şahin Fed ve resesyon endişeleri etkisini sürdürüyor
Ekim ayında Fed’in toplantısı yok. Bir sonraki toplantıları 1-2 Kasım tarihlerinde olacak. Kasım toplantısı öncesinde eylül ayı istihdam ve enflasyon verileri açıklanacak. Veriler, kasım toplantısına dair beklentileri etkileyebilir. Aslında bu sefer kasım toplantısı için 75 baz puanlık faiz artışına piyasa kesin gözle bakıyor. Fed toplantısından gelen mesajlar, bu beklentiyi destekledi. Bu nedenle 75 baz puanlık beklentiyi bozmayacak veriler açıklandığı sürece piyasaların algısında değişiklik olmayacaktır.
Ay içerisinde Fed üyeleri ve Fed Başkanı Powell’ın konuşmaları takip edilmeli. Küreselde sadece Fed ile ilgili gelişmeler bulunmuyor. Jeopolitik riskler, resesyon endişeleri ve yüksek enflasyon, piyasaların seyrini etkilemeye devam ediyor. Rusya-Ukrayna arasındaki gelişmeler sıcaklığını koruyor ve Rusya, kısmi seferberlik ilan ettiğini duyurdu. Bu nedenle, ekim ayında da jeopolitik riskler, risk iştahını baskılamaya devam edebilir.
Majör merkez bankaları faiz artırmaya devam ettiği bu süreçte resesyon endişeleri de artıyor. Enflasyonu düşürmek odaklı bir politika izledikleri için büyümeyi geri plana attıkları görülüyor. Bu da, resesyon endişelerini arttırıyor ve küresel büyümeye yönelik endişelerin artış kaydetmesi, risk iştahını zayıflatıyor. En son Dünya Bankası, 2023 yılı için resesyon uyarısında bulundu ve bu beklentileri daha da güçlendirmiş oldu. Ekim ayı içinde Fed ile ilgili beklentiler, jeopolitik riskler, resesyon meselesi ve yüksek enflasyon, küresel borsaların seyrinde belirleyici olacaktır. Kısa vadede çözüme kavuşması zor şeyler olduğu içinde yeni ayda da borsaların iştahı zayıf olabilir ve oynaklık yüksek kalabilir.
Güçlenen dolar ve son 20 yılın en yüksek seviyelerinde seyreden Dolar endeksi, emtiaları da baskılıyor. Yazıyı kaleme aldığım esnada, Dolar endeksi 114,00 puan çevresinde işlem görüyor. Ons altın bu tablo karşısında 1640 dolar çevresinde izleniyor. Ons altında, bir süredir kararsız bir görünüm hakimdi. Doların seyri, Fed’in tavrı; ons altını etkiliyor ve baskı altında olduğu için zayıf seyirlere neden oluyordu. Rusya-Ukrayna meselesi, resesyon endişeleri aslında ons altını besleyecek gelişmeler olurken, şahin Fed şimdilik buna engel oluyor.
Ekim ayında ons altının seyri için ABD verileri, Fed üyelerinin konuşmaları belirleyici olacaktır. Kısa vade için ons altında güçlü bir beklentim bulunmuyor. Olası yukarı yönlü tepkiler görülse bile ben bunların geçici bir yükseliş olacağını düşünüyorum. Teknik olarak seviye verecek olursam, ons altın için 1600 dolar destek noktası olurken, yukarıda 1680 dolar direnç noktası olarak takip edilebilir. Bu aralıkta kaldığı sürece ons altında yeni bir hareketten bahsetmek zor olabilir. Bu aralığın dışı, ons altında yeni bir fiyatlamayı gündeme getirebilir. Küresel piyasalarda, güvenli liman algısı olarak altına yönelik talep zayıf bu nedenle yükselişinde bir süre daha zorlanması muhtemel olacaktır.
Petrol fiyatlarında, kısa vadede düşüş beklentisi hakim. Arz-talep dengesizliği devam ederken, Fed ve resesyon endişeleri, petrol talebi açısından olumsuz gelişmeler olarak görülüyor. Bu iki başlık, önümüzdeki süreç için petrolde talebi düşürebilir beklentisini güçlendirince bu da fiyatların geri çekilmesine neden oluyor. Fiyatların düşüşü, OPEC+ grubu üyeleri açısından pek olumlu değil. Sonuçta, yükseliş varken, üyeler bütçe fazlası yazıyordu. Şimdi gerileyen fiyatlar, bütçe üzerinde baskıya neden olacaktır. Eylül ayı toplantılarında günlük üretim kesintisi kararı alan üyeler için bir sonraki toplantı 5 Ekim tarihinde gerçekleşecek.
Son dönemde, talep üzerindeki gelişmeleri göz önünde bulundurduğumuzda, üyelerin 5 Ekim günü vereceği karar ve piyasalara verecekleri mesajlar, petrol fiyatlarının seyrini de belirleyecektir. O güne kadar kısa vadede oynaklık sürebilir. Şahin Fed etkisi ve global yavaşlamaya yönelik beklentiler, bir süre daha talebi baskılayacağından, petrol fiyatlarında sınırlı da olsa düşüşlerin devam etmesine neden olabilir.
- BIST
- DOLAR
- EURO
- ALTIN