2021, Kripto Para Sektörü için Neden Önemliydi?
Sektöre yeni yatırımcılar adım atarken Blockchain, NFT, DeFi, Metaverse gündemde en çok yer alan kelimeler arasına girdi. Öyle ki, Türkiye’deki Google arama trendlerinde 2021 yılında “Bitcoin” terimi aramalarının bir önceki yıla göre yüzde 300’den fazla olduğunu görüyoruz.
Peki, 2021 neden böyle önemli bir yıl oldu?
2021 yılında kurumsal oyuncuların Bitcoin yatırımları ve şirketlerin kripto para sektörüne yönelik plan ve projeleri öne çıktı. Kurumların ilgisi, kitlelerin benimsemesini hızlandırdı. Bu durum, düzenleyici kurumları harekete geçmeye itti. Söz konusu regülasyon çalışmaları yatırımcıların güvenini arttırırken blockchain teknolojisini temeline alan DeFi, NFT, GameFi gibi yeni gelişmeler de büyük etki yarattı. Bu döngünün nasıl gerçekleştiğine kısaca bakalım isterseniz.
Bitcoin kurumsal şirketlerin (ve yenilikçi iş insanlarının) ilgisini çekti.
Kurumsal yatırımcıların Bitcoin’e olan ilgisi 2020’nin son aylarında başladı ve 2021’de devam etti. Tesla, Microstrategy, Square ve Coinbase’in de aralarında bulunduğu bu yatırımcılar bugün milyarlarca dolar değerinde kripto para tutuyor.
Tabii ki, bu şirketlerin oldukça popüler liderlerinin yaptığı her açıklama sektör tarafından yakından takip ediliyor. Şubat ayında Elon Musk, Tesla’nın 1,5 milyar dolar değerinde Bitcoin aldığını ve ayrıca, Bitcoin ile araba satmayı planladığını açıkladı. Bu yaklaşım sektör için güven yaratan önemli bir gelişme olarak görülürken takip eden aylarda Bitcoin’in çevresel etkileri ile ilgili yaptığı olumsuz yorumlar kafaları karıştırdı. Tüm bu açıklamalar Bitcoin fiyatında ciddi dalgalanmalara neden olsa da kalıcı bir etki yaratmadı ve kripto para borsalarında kullanıcı sayıları artış gösterdi.
Yılın son aylarında Bitcoin'le ilgili paylaşımlarıyla en çok dikkat çeken isimlerden biri "Square veya Twitter'da olmasaydım, Bitcoin üzerinde çalışıyor olurdum" diyen Twitter CEO'su Jack Dorsey oldu. Sık sık Bitcoin’e olan inancını dile getiren Dorsey, yıl içinde 23,6 milyon dolarlık bir Bitcoin fonu başlattı. Ödeme şirketi Square'i ise Bitcoin yoluyla merkeziyetsiz finansal hizmetler pazarına yönlendirme planlarını açıkladı ve yakın tarihte şirketin adını Block olarak değiştirdi.
Kurumsal yatırımcıların yanında, önde gelen “geleneksel” şirketlerin kripto para sektörüne yönelik adımları öne çıktı. Visa, müşterilerine kripto para birimleri dünyasında yardımcı olmak için bir danışmanlık uygulaması başlattığını söyledi. Mastercard ise anlaşmalı olduğu bankaların Bitcoin ve kripto paralar konusunda daha fazla esneklik gösterebilmesinin önünü açtığına dair bir açıklama yaptı. ABD’nin en büyük sinema zinciri olan AMC sinema biletlerinin kripto para birimleriyle satın alınabileceğini duyurdu.
Birçok ülkede kripto para sektörünün mevcut sistemle entegrasyonu için adımlar atıldı.
Nisan ayında Coinbase’in 86 milyar dolar değerleme ile halka arz edilmesi büyük yankı uyandırdı. Yakın zamana kadar piyasaların soru işareti ile yaklaştığı ve kamu düzenleyici kurumların ihtiyatlı tutum sergiledikleri bir sektördeki en büyük şirketlerden birinin yüksek bir değerleme ile halka arz ediliyor olması düzenleyici kurumların sektörde faaliyet gösteren şirketleri düzenleyerek Bitcoin ve etrafında gelişen ekosistemi denetleyeceği beklentisini yarattı.
Eylül ayında El Salvador Bitcoin’i resmi para birimi ilan eden ilk ülke oldu. Bu adımla birlikte ülkedeki 2,1 milyon kişi dijital para cüzdanı Chivo’yu kullanmaya başladı. 6,5 milyonluk nüfusa sahip El Salvador'da hükümetin bir sonraki adımı ise IMF’nin uyarılarına rağmen 1 milyar dolar değerinde ve 10 yıl süre ile Bitcoin tahvilleri çıkarma kararı oldu.
Ekim ayında Bitcoin vadeli işlem kontratlarına dayalı ilk borsa yatırım fonu (ETF), New York Menkul Kıymetler Borsası'nda (NYSE) işlem görmeye başladı. İlk ETF Proshares’a aitti ve devamında birçok Bitcoin ETF’i onaylandı. Forbes’a göre 30 Kasım tarihinde 20,23 milyar dolar büyüklüğe ulaşan global kripto ETF pazarı 2020 sonuna göre %549 büyüme gösterdi.
Kasım ayında ABD Başkanı Biden’ın onayladığı 1,2 trilyon dolarlık altyapı paketinde kripto para sektöründeki işletmeler için “komisyoncu” tanımı yer aldı. ABD Milli Gelirler İdaresi, tasarının yasallaştırılmasıyla blockchain ağında faaliyet gösterenlerden rapor talep edebilecek ve bu faaliyette bulunanların kazançları üzerinden vergi alınmasının yolu açılmış olacak. Yasanın Ocak 2024’te hayata geçmesi; bu süre zarfında ise bazı değişikliklerin yapılabileceği öne sürülüyor.
Blockchain teknolojisiyle geliştirilen yeni iş modelleri ön plana çıkmaya başladı.
Piyasa değeriyle Bitcoin'in ardından ikinci sırada gelen Ethereum ağının akıllı sözleşmeler özelliğiyle, kişiler arası para transferine ek olarak; DeFi, NFT gibi öne çıkan trendlerin de bulunduğu birçok farklı iş modeli kurgulanmaya başladı. Yeni iş modellerinin gelişmesiyle beraber ağ üzerinde oluşan işlem yükü artınca daha ölçeklenebilir ve doğa dostu olan Proof-of-Stake modeline geçiş başladı. Ethereum 2.0 dediğimiz bu süreçle ilgili daha verimli mutabakat algoritmalarının hayata geçirilmesi ve blockchain ağları tarafından benimsenmesi pozitif karşılanıyor. Beklentiler ise tüm bu adımlarla beraber Web 3.0'a geçişin hızlanacağı yönünde.
Yıl boyunca metaverse dışında en çok duyulan kavramlardan biri de DeFi oldu. Geleceğin bankacılık sektörü olarak tanımlanan DeFi’daki büyüme, 2020’de 600 milyon dolardan 2021’nin sonunda 300 milyar dolara yaklaştı.
ABD’nin kripto varlıklar ve blockchain üzerine yapılan çalışmaların önemli bir merkezi haline gelen Wyoming eyaletinde merkeziyetsiz otonom organizasyonlar olan DAO’ların mevcut regülasyon çerçevesinde tanımlanabilmesi için bir düzenleme teklifi sunuldu. Yasanın hayata geçmesi durumunda DAO’lar birer tüzel kişilik olarak tanımlanabilecek. Böylelikle, DAO’ların istihdam sağlama, bankada hesap açma ve imza yetkisi gibi hakları olacak. Bunlara ek olarak DAO’lar, fiziksel varlıklara sahip olabilecek ve ilgili DAO'ya ait akıllı sözleşmelerin işleyiş süreci ve katılımcıların hakları koruma altına alınacak.
“NFT” yılın kelimesi oldu, “Metaverse” merak uyandırdı
2021’in ilk aylarında duymaya başladığımız NFT’lerin popülerliği o kadar hızlı arttı ki, Collins Dictionary “NFT”yi “yılın kelimesi” olarak belirledi. Mart ayında ABD’li sanatçı Beeple’ın “Everydays: The First 5000 Days” adlı NFT eseri 69,3 milyon dolara alıcı bulunca tüm dünyanın dikkatini çekti. Yıl boyunca sanatın birçok farklı dalında, dünyanın her yerinden sanatçılar binlerce eserini NFT haline getirerek sattı. Aralık ayında, Türk sanatçı Murat Pak’ın farklı 312,686 eseriyle oluşturduğu ve 28 bin koleksiyoncunun katıldığı oyunlaştırılmış satış stratejisi sayesinde 91 milyon dolarlık satış gerçekleştirerek bir rekora imza attı.
NFT’ler başlangıçta sanatın dijitalleşmesi olarak karşımıza çıktı ancak takip eden aylarda farklı sektörlerdeki yeni kullanım alanlarıyla “dijital varlık” olarak çok daha önemli bir yere geldi.
Metaverse ise her sektörden dünyanın önde gelen şirketlerinin yatırım yaptığı bir alan haline geldi. Huobi Ventures da 2021 yılı içinde ayırdığı 9 milyon dolarlık fonla GameFi ve metaverse dünyasına yatırım yapan önemli şirketlerden biri oldu.
Metaverse şirketlerin yanı sıra sanat dünyasında da önemli bir karşılık budu. Metaverse’ün potansiyelini son dönemin en popüler çevrimiçi oyunlarından biri olan Fortnite ile örneklendirebiliriz. Oyunun sezon kapanışında oyun evreni içerisinde ünlü rap sanatçısı Travis Scott’ın verdiği konsere 12 milyondan fazla kişi katıldı. Dünyanın en büyük müzayede evlerinden olan Sotheby’s ise yine bu dünyada bir müzayede evi açtı.
Peki, 2022’de bizi neler bekliyor?
Tüm bu alanlarda görülen gelişmelerin 2022'de benzer şekilde yakından takip edileceğini; kripto para sektöründe yaşananların sadece Bitcoin fiyatlamasıyla kalmayacağını düşünüyorum.
Gelecek haftaki yazımda 2022’de öne çıkmasını beklediğimiz trendlerden bahsedeceğim.
- BIST
- DOLAR
- EURO
- ALTIN